İş insanı Murat Ülker, Ahmet Güneştekin’in Roma’daki çağdaş sanat sergisine dair izlenimlerini kişisel internet sitesinde paylaştı. Güneştekin’in “Yoktunuz / Eravate Assenti” başlıklı kişisel sergisi, Roma Ulusal Modern ve Çağdaş Sanatlar Galerisi’nde (GNAMC) açıldı. Sergi, sanatçının uzun yıllara yayılan sanat yolculuğunda uluslararası çapta önemli bir dönemeç niteliğini taşıyor.
Ahmet Güneştekin’in “Yoktunuz” sergisi Roma’da ziyarete açıldı
Sanatçının Feshane’de devam eden sergisi ve Venedik’te 2026”a açılması planlanan sanat sarayı hazırlıkları süredurken, bu defa Roma”a açılan kişisel sergisiyle dikkat çekmesi, sanatçının tüm bu güzergâhta istikrarla ilerlediğini gösteriyor. Paola Marino ve Sergio Risaliti'nin küratörlüğünde, Angelo Bucarelli'nin organizasyonu ve müze direktörü Renata Cristina Mazzantini'nin katkılarıyla düzenlenen sergi, sanatçının tüm estetik ve tematik çizgisini kapsayacak şekilde tasarlandı.
"SANAT İYİLEŞTİRİR"
Ahmet Güneştekin, "Sanat, iyileştirmek, onarmak, felaketleri ve kötülükleri sarmak, insanın iç sıkıntısına bir çıkış yolu vermektir" diyerek sanat anlayışını tanımlarken, bu kavrayışın ürünü olan eserleriyle de izleyiciyi sarsmayı, gerçeklikle yüzleştirmeyi ama aynı zamanda onarmayı hedefliyor.
TARTIŞMA YARATAN ENSTALASYON: HAFIZA TEPESİ
Sergideki "Picco di Memoria" (Hafıza Tepesi) adlı enstalasyon, yaydığı koku nedeniyle kimi müze görevlilerinden tepki görünce, sendika aracılığıyla kaldırılması talep edildi. Bu durum, Roma gibi sanatın kalbi kabul edilen bir kentte sansür şüphelerini gündeme getirirken, Güneştekin bu tepkilere saygı duyarak eseri galeriden kaldırdı ancak onu fotoğraflarla yeniden yorumladı.
Sanatçı, bu eseriyle yoksulluğun, sürgünün ve çalışan sınıfın hayat gerçekliğini ifade ettiğini, kokunun ise gerçekliği sarsıcı şekilde hissettirmeyi amaçladığını belirtti. Güneştekin, "Ben turistik kartpostallar taşımadım, her gün yaşadığımız gerçekleri Romaekleri Roma\u201ya getirdim" diyerek serginin esas mesajını özetledi.
MURAT ÜLKER’İN GÖZÜYLE SERGİ
Murat Ülker ise yazısında, Ahmet Güneştekin’in “Ü” ve “Ş” harflerini koruyarak uluslararası kimlikte yer almasından, göç temalı eserlerinden etkilenmesine kadar pek çok noktaya dikkat çekti. "Fatih’in Ejderhası" tablosunun Roma’da sergilenmesini de Doğu Roma’nın sonunu simgeleyen anlamıyla değerlendirdi.
Murat Ülker'in dedesinin 93 Harbi sırasında yaşadığı göç deneyimini aktardığı bölümler ise Hafıza Tepesi’nin yoksulluk ve sürgün kokusunu daha yakından anlamlandırmasına imkan veriyor.
SANAT TARİHİNE ATIFLAR VE KÜRATÖRYEL ÇERÇEVE
Serginin küratörleri, Michelangelo'dan Goya'ya kadar pek çok sanatçının tarihsel tanıklığını hatırlatarak, Güneştekin’in eserinin bu zincirin bir parçası olduğunu vurguluyor. "Guernica" ile tanınır hale gelen Picasso’nun, “Bunu kim yaptı?” sorusuna verdiği “Siz yaptınız!” yanıtı gibi, Güneştekin’in de sanat aracılığıyla tarihsel sorumluluğu hatırlattığı bir sergi bu.
"Yoktunuz" sergisi, sadece bir estetik deneyim değil, aynı zamanda hafızanın, tarihsel travmaların ve toplumsal görünürlüğün sanatsal ifadesidir. Roma gibi bir sanat başkentinde dahi sansür tartışmalarının yaşandığı böylesi bir ortamda, Ahmet Güneştekin’in sesi sadece bir sanatçının değil, çağın tanığının sesi olarak yankılanıyor.
