Mukabele nedir? Mukabele nasıl yapılır?

Mukabele nedir? Mukabele nasıl yapılır?

Ramazan aylarında hayatımıza giren dini kavramlardan biri de mukabele. Peki Mukabele nedir, nasıl yapılır? Nelere dikkat edilir? Karşılaşmak, yüz yüze olmak, karşılıklı okuyup tatbik etmek anlamlarına gelen Mukabele, Ramazan boyunca camilerde ve evlerde toplu olarak Kur'an okumaktır.

Mukabele oruç ibadetinin tamamlayıcısı olarak görülüyor. Mukabele ibadeti evlerde ve camilerde idrak edilir. Mukabele Hatmi, Kuran'ı Kerimi karşılıklı olarak okuma yani bir kişinin sesli olarak okuyup diğerlerinin dinlemesi anlamına gelen bir hatim şeklidir.

19-04/22/mukabele-nedir-mukabele-nasil.jpg

MUKABELE NE ANLAMA GELİR?

Mukabelenin sözlük anlamı karşılık vermek, karşılıklı okumak, yüz yüze olmaktır. Halk arasında ise İslam dininin kutsal kitabı olarak kabul edilen Kur'an-ı Kerim'i ezberden ya da yüzüne bakarak okuyan bir kişiyi takip etmenin adı, mukabeledir. Ramazan ayı boyunca gerçekleştirilen bu gelenek, iki kişiyle yapılabileceği gibi kalabalık bir grupla da yerine getirilebilir. Mukabele esnasında Kur'an-ı Kerim'i dinleyen kişilerin sessiz olmaları ve okuma esnasında saygılı bir şekilde dinlemeleri gerekir.

MUKABELE NASIL ORTAYA ÇIKTI? 

İslam'ın son peygamberi olan Hz. Muhammed'e inen vahiy 610 senesinden 632 senesine kadar yavaş yavaş ve kademeli olarak gelmişti. Yirmi üç yıl boyunca devam eden bu vahiy gelişi süresince vahyi getiren melek olan Cebrail, Peygamber Hz. Muhammed'e Kur'an ayetlerini okudu. Cebrail'in okuduğu ayetleri dinledikten sonra kendisi de tekrar eden Hz. Muhammed de Cebrail tarafından dinlendi. Böylelikle bir taraf Kur'an-ı Kerim'i okurken diğeri dinledi ve karşılıklı olarak Kur’an-ı Kerim okumuş oldular. Bu şekilde Kur'an ayetlerinin unutulmasının önüne geçildi.

19-04/22/mukabele-nedir-mukabele-nasil-ortaya-cikmistir-1555931872.jpg

MUKABELE GELENEĞİ

Müslümanlar tarafından devam ettirilen mukabele Ramazan'da bir gelenek haline gelmiştir.  Bu geleneğe ortak olmak isteyenler, ramazan ayı için bir mukabele grubu bulur ve bu gruba katılırlar. Böylelikle mukabeleye katılanlar ramazan sonunda hem Kur'an'ı hatmetmiş hem de tamamını dinlemiş olurlar.

Mukabele grupları pek çok farklı şekilde oluşturulabilir. Bir araya gelerek aynı ortamda yüz yüze mukabele yapılabileceği gibi mukabelelerin yapıldığı camilere giderek ya da televizyon programlarında gerçekleştirilen mukabelelere eşlik ederek de aynı gelenek devam ettirilebilir.

MUKABELE FARKLI ŞEKİLLERDE OLABİLİR Mİ? 

Mukabele grupları pek çok farklı şekilde oluşturulabilir. Bir araya gelerek aynı ortamda yüz yüze mukabele yapılabileceği gibi mukabelelerin yapıldığı camilere giderek ya da televizyon programlarında gerçekleştirilen mukabelelere eşlik ederek de aynı gelenek devam ettirilebilir.

19-04/22/mukabele-ne-zaman-yapilir-mukabele-nedir-ramazanda-mukabele-hatmi.jpg

MUKABELE SADECE RAMAZAN'DA MI YAPILIR?

Ramazan ayında Kur'ân-ı Kerîm'i mukâbele tarzında okumak ve yapılan tilâveti takip etmek Hz. Resûlullah'ın (asm) ve Hz. Cebrâil'in (as) amelinden; Allah Resûlünün (asm) sünnetindendir.Müslümanlar genelde Ramazan ayında mukabele yapsa da yılın diğer zaman dilimlerinde de mukabele yapılabilir.

BİR CİHAZDAN MUKABELE YAPILABİLİR Mİ?

Son dönemde gelişen teknoloji ile beraber dini sorular ve yöntemler de değişti. Bir şahısla karşılıklı mukabele yapma şansı bulamayanlar ya bilgisayardan ya da ellerindeki telefondan Kur'an'ı dinleyip takip ediyorlar. Bunun mukabele olarak kabul edildiğini savunanlar da var gerçek bir mukabele olamayacağını belirtenler de var.

HAZRET-İ CEBRAİL İLE PEYGAMBER EFENDİMİZ BİRLİKTE MUKABELE YAPARLARDI

Bilindiği gibi Hazret-i Cebrâil (as) her Ramazan ayında Resûl-i Ekrem Efendimiz'e (asm) gelir ve Kur'ân-ı Kerîm'in o âna kadar nâzil olan âyetlerini baştan sona, karşılıklı, mukabele tarzında okurlardı. Peygamber Efendimiz'in (asm) vefât edeceği yılın Ramazan ayında Hazret-i Cebrâil (as) iki defa geldi ve Kur'ân-ı Kerîm'i baştan sona iki defa mukabele tarzında karşılıklı tilâvet buyurdular.

19-04/22/mukabele-ne-zaman-yapilir-mukabele-nedir-1555929845.jpg

PEYGAMBERİMİZ KUR'AN'I BAŞKALARINDAN DİNLEMEYİ SEVERDİ

Peygamber Efendimiz (asm) Kur'ân'ı başkasından dinlemeyi de severdi. Başkasından dinlerken mübarek gözyaşlarını tutamazdı.

İbn-i Mes'ud (ra) anlatıyor: Resûlullah (asm) bana hitaben:

"Bana Kur'ân oku!" buyurdu. Ben:

"Ya Resûlallah! Kur'ân sana indirildiği halde, sana Kur'ân'ı ben mi okuyacağım?" dedim.

Allah Resûlü (asm):

"Ben Kur'ân'ı kendimden başka birisinden dinlemeyi hakikaten severim" buyurdu. Bunun üzerine, Resûl-i Ekrem'e (asm) Nisâ Sûresinden okumaya başladım. Nihâyet; "Her ümmetten birer şâhit getirdiğimiz ve ey Muhammed, onların üzerlerine de seni şâhit olarak getirdiğimiz zaman onların hâli nice olur?"1 âyetine geldiğimde, Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm):

"Şimdilik yeter!" buyurdu. Dönüp baktığımda, bir de ne göreyim, Resûl-i Ekrem Efendimiz'in (asm) iki gözünden yaşlar akıyordu.

Kur'ân'ı dinlemek aynı zamanda Kur'ân'ın da emridir. Cenâb-ı Hak: "Kur'ân okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki, merhamet olunasınız" buyurur.

Şu halde, okunan Kur'ân'ı dinlemek farzdır.

Hazret-i Cebrâil (as) ile Hazret-i Peygamber Efendimiz'in (asm) Ramazan aylarında yaptıkları Kur'ân'ı karşılıklı okuma ibâdetini model alan Müslümanlar, asırlardan beri güzel sesli hafızların refakatinde her Ramazan ayında bu geleneği sürdürmüşler; Kur'ân'ı mukabele tarzında tilâvet ederek hatimler indirmişlerdir. Yani tek amel içinde farzı da, sünneti de ihyâ etmişlerdir.

Mukabeleye baştan sona iştirak etmekte İnşaallah hatim sevabı vardır. Mukabeleyi takip ederken mümkünse okunan harfleri içimizden tekrar etmeli, yani biz de okumalıyız. Mümkünse okunan Kur'ân üzerinde tefekkür etmeli, anlamlarını bildiğimiz âyetlerin emirleri üzerinde düşünmeliyiz.

Üçte birlik bölümünü geride bıraktığımız mübârek Ramazan ayında mukabele sünnetini ihyâ edenler, Kur'ân'ı dinleme, okuma ve üzerinde tefekkür etme farziyetini yerine getirmişler, Allah Resûlünün (asm) şefkatini, şefaatini ve Allah'ın mağfiretini İnşallah hak etmişlerdir.

Ebû Ümâme (ra) der ki: Resûlullah'ın (asm) şöyle buyurduğunu işittim: "Kur'ân okuyunuz! Çünkü Kur'ân, kıyâmet günü, kendi yârânına (kendisini okuyan ve amel edenlere) şefaatçi olarak gelecektir."

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN