Klinik Psikolog Serra Kamış, tatil sonrası sendromunun doğru yönetilmediğinde verimliliği düşürdüğünü, tükenmişliği artırdığını ve yaşam doyumunu azalttığını belirtti. Kamış, özellikle keyifsizlik, işe gitme isteksizliği, yorgunluk, uyku düzensizliği ve konsantrasyon güçlüğü gibi belirtilere sahip kişilerin dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Kamış, tatilde beynin ödül sisteminin aktifleştiğini, yeni yerler görmek, dinlenmek ve sosyal etkileşimlerin dopamin ve serotonin seviyelerini artırdığını söyledi. Ancak tatil bitip sorumluluklar devreye girdiğinde, bu dopaminerjik aktivitenin azalmasının ve stres hormonunun yükselmesinin, özellikle stresle başa çıkma becerisi zayıf olan bireylerde tatil sonrası sendromunu yoğunlaştırabileceğini ifade etti.
Araştırmalar, tükenmişlik düzeyi yüksek, iş-yaşam dengesi bozulmuş, mükemmeliyetçi kişilik özelliklerine sahip ve tatili gerçekten zihinsel-fiziksel bir kopuş olarak yaşayan bireylerin bu süreçte daha fazla zorlandığını ortaya koyuyor.
Kamış, tatil sonrası süreci kolaylaştıracak öneriler de paylaştı:
- İşe hemen başlamamak, dönüşten 1-2 gün önce tatili bitirmek
- Uyku düzenini yeniden oturtmak
- Rutinlere kademeli dönüş yapmak
-Kısa ve ulaşılabilir hedefler belirlemek
-Pozitif anıları hatırlamak ve öz-şefkat uygulamak
Kamış, bu belirtiler iki haftadan uzun sürerse veya yoğun anksiyete ve depresyon eklenirse mutlaka klinik psikologdan destek alınması gerektiğini söyledi. Tatil dönüşleri, sadece bir bitiş değil, sürdürülebilir bir yaşam tarzı kurmak için bir fırsat olarak görülmeli.
