Özel gereksinimli bir çocuğa bakmak, sevgi dolu olduğu kadar zorlu bir yolculuktur. Bu yolculukta anneler, çoğu zaman tek başlarına mücadele etmek zorunda kalır. Sultanbeyli Gündüzlü Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, bu annelerin yanında olmak ve onlara psikolojik destek sağlamak için eşsiz bir projeye imza attı. Projenin kalbinde, kırılanı onarmanın ve daha da değerli kılmanın felsefesini taşıyan "Kintsugi" sanatı yer alıyor.
‘İÇSEL YOLCULUK’ TERAPİSİ BAŞLADI
Sultanbeyli Gündüzlü Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, özel gereksinimli çocukların annelerine yönelik "İçsel Yolculuk" adını verdikleri bir terapi programı başlattı. Bu program, çocukları eğitimdeyken bekleme salonlarında vakit geçiren annelerin, klinik psikolog eşliğinde kendi iç dünyalarına bir yolculuk yapmalarını sağlıyor. Japon sanatı Kintsugi, projenin ilham kaynağı oldu. Kırılan seramiklerin altınla birleştirilerek onarıldığı ve bu sanat ürünleri daha da değerli hale getiriyor. Bu metaforik yaklaşım, annelerin yaşadığı duygusal zorlukları ve yaraları sembolik olarak onarmayı amaçlıyor.

KIRILAN HAYATLAR ALTINLA ONARILIYOR
Terapinin temelinde, bir tabağın çekiçle kırılması ve ardından parçalarının özel bir yapıştırıcıyla birleştirilmesi yatıyor. Klinik psikolog Zeynep Betül Topçu'nun açıkladığı gibi, kırılan tabak, hayatın zorlu anlarını ve yaşanan kırılmaları temsil ediyor. Parçaların birleştirilmesi süreci ise, içsel kaynakların ve ilişkilerin yardımıyla tekrar ayağa kalkma, iyileşme ve kendini onarma çabasını sembolize ediyor. Anneler bu atölyede, kırıklarıyla, kusurlarıyla ve zorluklarıyla daha otantik ve parlak bir benlik inşa etmeyi öğreniyor.

İÇSEL DUYGULARI DIŞA VURUYOR
Terapi, annelerin kendilerini güvende hissettikleri bir ortamda duygularını özgürce ifade etmelerini sağlıyor. Annelerden Zemzem Duman, terapinin içe dönük duygularını dışarıya çıkarmalarına yardımcı olduğunu belirtirken, bir diğer katılımcı Güler Karagülle, yalnız olmadığını ve benzer zorlukları yaşayan başka annelerin de olduğunu görmenin kendisine iyi geldiğini ifade ediyor. Bu süreç, sadece bireysel iyileşmeyi değil, aynı zamanda ortak bir deneyimi paylaşmanın getirdiği güçlenmeyi de beraberinde getiriyor. Önümüzdeki 8 hafta boyunca devam edecek olan bu atölyeler, annelerin psikolojik dayanıklılıklarını artırmayı ve geleceğe umutla bakmalarını sağlamayı hedefliyor.
