Osmanlı mutfağının izlerini günümüze taşıyan kestane kabağı, hem sağlık açısından sunduğu faydalar hem de gastronomik değeriyle dikkat çekiyor. Bebeklerin sindirim sistemine yardımcı olması nedeniyle annelerin sıkça tercih ettiği kestane kabağı, Düzce’de coğrafi işaretle tescillenmiş özel bir ürün olarak öne çıkıyor. Bu kabaktan hazırlanan tarifler, hem ev mutfaklarında hem de gurmelerin sofralarında önemli bir yere sahip.
“LEZZETİN SIRRI SABIRDA”
Düzce’nin ödüllü aşçısı Raşit Sorgül, bölgenin coğrafi işaretli kestane kabağından yapılan ünlü kabak tatlısının püf noktalarını paylaştı. Sorgül, özellikle pişirme süresinin ve ateşin şiddetinin tatlının lezzetini doğrudan etkilediğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Kestane kabağını temizleyip ayıklıyoruz. Ardından şekere yatırıp yaklaşık 4–5 saat kısık ateşte pişiriyoruz. Kaynatırken sadece tarçın kullanıyoruz.”
Sorgül’e göre bu sade ama özenli tarif, kabak tatlısının aromasını ortaya çıkaran en önemli aşama.
KISIK ATEŞTE PİŞİRMEK ŞART
Her aşçının kendine göre bir pişirme yöntemi olsa da kestane kabağında temel kuralın değişmediğini belirten Sorgül, kabağın mutlaka kısık ateşte pişirilmesi gerektiğini söyledi.
Kısık ateş, hem kabuğun hem de iç dokunun dengeli şekilde yumuşamasını sağlayarak tatlının doğal tadını öne çıkarıyor.
5–6 GÜN TAZELİĞİNİ KORUYABİLİYOR
Hazırlanan kabak tatlısının dayanıklılığına da değinen Sorgül, tatlının doğru şekilde saklandığında oldukça uzun ömürlü olduğunu belirtti:
“Dolapta muhafaza edildiğinde 5–6 gün tazeliğini korur.”
Bu özelliği, kestane kabağını hem pratik hem de ekonomik bir tatlı haline getiriyor.
