Coğrafi işaretli Taşköprü sarımsağının hasadı, Temmuz sıcağına rağmen tüm hızıyla devam ediyor. Tarlalarda saatlerce çalışan kadınlar, hem alın teri döküyor hem de geçimlerini bu işten sağlıyor. Sıfır maliyetle işe başlayan kadın işçiler, günlük 1.200 TL'ye varan kazançlarıyla hem ceplerini dolduruyor hem de üretimin lokomotifi olmayı sürdürüyor.
SABAHIN İLK IŞIKLARIYLA TARLADALAR
Gün doğmadan yola çıkan kadınlar, serinliğin ardından öğle saatlerine kadar kavurucu sıcaklıkla mücadele ederek çalışıyor. Ortalama 37 dereceyi bulan hava sıcaklığına rağmen üretimden kopmayan işçiler, tarlayı adeta ikinci evleri olarak görüyor.
“TATİLE GİDER GİBİ TARLAYA GELİYORUZ”
Günlük çalışan işçilerin başında yer alan Aliye Güllü, tarla çalışmalarını bir zorunluluktan çok bir yaşam tarzı olarak benimsediklerini ifade ediyor. “Sabah kalkınca sanki pikniğe gidiyormuş gibi hazırlanıyoruz. Ev sahipleri bizi bunaltmadan çalıştırıyor, ikramlarda bulunuyor. Hem emeğimizin karşılığını alıyoruz hem de keyifle çalışıyoruz” sözleriyle süreci anlatıyor.
Güllü, kadınların tarladaki başarısının göz ardı edilemeyeceğini vurgulayarak, “Kadınlar detaylara daha çok dikkat ediyor, düzenli ve sabırlı çalışıyorlar. Erkeklerse başka işlerde çalışabildikleri için tarlada bu kadar kalıcı olmuyorlar” dedi.
YILLARIN VERDİĞİ TECRÜBEYLE SICAĞA MEYDAN OKUYORLAR
Sarımsak tarlalarında 15 yıldır çalışan Hacer Topçu ise sıcağın artık kendileri için engel olmadığını dile getiriyor. “Alıştık artık bu şartlara. Üstelik yevmiyelerimizi zamanında alıyoruz, işimizi bilen insanlarla çalışıyoruz. Bizi zorlamadan yönlendiriyorlar. Bu da işi daha katlanılır kılıyor” diyor.
KASIM ORTASINA KADAR MESAİ DEVAM EDECEK
Hasat dönemi sadece tarlayla sınırlı değil. Eylül ayı sonuna kadar sürecek sarımsak toplama çalışmalarının ardından ürünlerin temizlenmesi ve kurutulması süreci başlayacak. Kadın işçiler, bu yoğun tempoyu kasım ortasına kadar sürdürecek.
Taşköprü’nün bereketli topraklarında emek veren bu kadınlar, yalnızca sarımsak üretmiyor, aynı zamanda dayanışmayı, azmi ve emeğin değerini yeniden hatırlatıyor. Gölgesiz tarlalarda, sıfır sermayeyle çıktıkları yolda günlük kazançlarıyla hayata tutunuyorlar.
