İsrail’i durduracak İslam NATO’sunu beklerken
Yine de şahlanıyor aman, kolbaşının yandım da kıratı...
Pakistan, İslam NATO’su kurmaya çağırmış da...
İran’la Mısır; İslam ordusu gibi, NATO benzeri bir askeri ittifak önermiş de...
İslam İşbirliği Teşkilatıyla Arap Ligi, İsrail saldırısına uğrayan Katar’la dayanışmak için Doha’da toplandı ya...
Boşa toplanıp dağılmamışlar bu kez; oradan kınama dışında dişe dokunur, somut bir sonuç çıkmış gibi gösterecekler güya.
Hamâset atını sadece sosyal medya mücahitleri mahmuzlamıyor. Cengâver gazeteler bile dün ortak manşetle dört nala cenge koşturuyordu.
Gerçi... “Erdoğan Doha’da İslam dünyasına seslendi: İsrail’i durduracak güce sahibiz” manşetlerinden İsrail pek etkilenmemiş olmalı ki durmadı. Aynı gün Gazze’ye kara harekâtı başlattı. “Gazze yanıyor” küstahlığıyla damara basarak üstelik.
Ancak zaten hamâsi şahlanışlar da İsrail’i değil kendi halkımızı etkilemeyi amaçlıyor. Sırf oyalamak ve acziyeti saklamak için, milleti boş yere ‘ümmet uyanıyor’ beklentisine sokuyorlar. İsrail bilmiyor, anlamıyor mu bunu?
Sonra da sözümüz niye caydırıcı değil, diye hayıflanıyoruz.
“Adıyaman’da, Küresel Sumud Filosu’na destek için Atatürk Barajı’nda teknelerle tur” düzenleyerek Sumud Filosu’na katılmış kadar olur muyuz?
Bu haberi köpürtenler, “Sumud Filosu İtalya’dan, İspanya’dan, Tunus’tan yola çıkıyor da Türkiye’den Gazze’ye niye bir tekne kalkmıyor” diyenlere cevap olsun diye köpürtüyor.
Yoksa baraj gölünde temsili Sumud Filosu yüzdürerek ona katılmış kadar olacağımızı tabii ki sanmıyorlar. Ama öyle sanılsın istiyorlar. Öyleymiş duygusu uyandırmak için şanslarını deniyorlar işte.
İsrail’i soykırımdan Güney Afrika, savaş suçlarından Londra ve New York merkezli insan hakları örgütleri yargılatır; Gazze’ye insani koridor için filoyu da Batılı sivil toplum kaldırırken... En birinci sizmişsiniz, Gazze için sizden fazlasını yapan çıkmamış gibi davranmak kolay mı?
Her şeyin bir bedeli var, altı boş manşetlerin de. Yapmayacağınız şeyleri söyler, manşetlerinizin altını doldurmaz, yağmayacağınız hâlde esip gürlerseniz olacağı bu. Caydırıcılığınız kalmaz. Başka ne olacaktı?
Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı, İslam dünyasında İsrail’i durduracak güç potansiyelini bulursunuz. Fakat gerçekleşmemiş ihtimaller, eyleme geçirilmemiş kuru sözler İsrail’in gözünü korkutmaya yetmiyor.
Bırakın onu, İslam Ordusu toplamayı bir süreliğine başarıp güç gösterisi yapsanız dahi Siyonist saldırganlığı durdurmuyor.
İslam NATO’su rüzgarı ilk kez estirilmiyor. Bir keresinde kurulduğunu da gördük ama yürümedi. Arkası gelmedi, getirilemedi. Ve akıbetini açıklama gereği bile duymadılar.
Yeri geldi, bir daha tekrar edeyim...
Ümmetin ordusu toplansa, İsrail’e haddini bildirse kim istemez.
2015’te büyük hayâllerle kurulan İslam Ordusu’na ne oldu, sordunuz mu?
Merkez karargahı Riyad’daydı, terörle mücadele edecekti, ümmetin askeri ittifakı olacaktı, Sünni dünyanın ortak düşmanlarıyla savaşacaktı, 40 kadar İslam ülkesi katılıyordu, Türkiye de başı çekenler arasındaydı...
Hatta 200 bin seçkin askerle ilk ortak tatbikatını yapmış, Kuzeyin Gök Gürültüsü adıyla dostlarına güven, düşmanlarına korku salmıştı...
Manşetlerden esen rüzgârı, 3 hafta dinmemişti. İsrail’in uykularını kaçıracak bir güç gösterisi olarak sunuluyordu.
Lâfta, göz boyamakla kalmayacaktı. Bir İslam NATO’su doğuyordu.
Günü kurtarma propagandalarından başka hangi imdada yetişti?
Ümmetin ordusunu bekleyen beklesin de, kendimizi kandırmaktan vazgeçelim, ayağımız yere değsin artık.
