Sadece CHP’liler susuz kalmayacak

Geçen ay, Ankara’nın 3 aydan az içme suyu kalmıştı.

İstanbul’da barajların doluluk oranları yüzde 30’un altına düştü.

İzmir ve Bursa için de alarm zilleri çalıyor. Bütün yaz, kaç günlük sularının kaldığı haberleriyle geçti.

Bu belediyeleri CHP aldığı için mi yağmur yağmıyor? Böyle sanılsın isteyenler, kuraklık için el ovuşturanlar varsa haberler onlar için de kötü.

Gereken tedbirler daha geç olmadan alınmaz, beklenen yağışlar gelmezse kuraklık ve su kesintileri hepimizin kapısında. AK Parti’li, CHP’li diye ayırmayacak.

CHP’nin beceriksizliği ve bereketsizliği yüzünden yağmur yağmıyor, onları seçenler de bu yüzden cezalandırılmayı hak etti, bedelini ödesinler mi? Öyle diyenin belediyesi suyu nasıl akıtacak?

CHP’nin kaybetmesi için milletin susuz kalmasına seviniyor görünmek de cabası. Kendisi su derdindeyken oy derdinde koşulduğu izlenimine ne der sonra millet?

Hem yıllardır muhalefeti, AK Parti’nin kaybetmesi için Türkiye’nin kaybetmesine bile sevinmekle suçlamıyor muydular?

Kendi yönettikleri şehirlerde sel, kuraklık sorunlarından dış güçleri sorumlu tutan, iklim silahıyla düşmanın saldırdığı savunmalarına sığınan kimdi?

Bırakalım çocukluğu. Ortada hepimizin uykusunu kaçırması gereken yalın bir gerçek var. Meseleyi ‘bulutlarımızı çaldılar, yağmur hırsızlarının işi’ vesair savunmalarına bağlamadan, hep birlikte yaklaşan kuraklığa çözüm aramazsak hepimizin suyu birlikte kesilecek.

Su kaynaklarını doğru kullanıyor muyuz, sulama planlamamız nedir, tedbir alınamaz mıydı? Bunu sormak yerine kuraklık tehlikesini, iktidarla muhalefetin birbirini suçlamasında kullanmanın barajlara, akmayacak musluklara faydası yok.

Geç olmadan, kayıkçı kavgasında kime yarar diye bakmayı bırakıp aklımızı başımıza alma zamanı.

Kayıkçı kavgası yağmur yağdırmaz. CHP’liler kadar AK Parti’lilerin de susuzluğunu gidermeyecek bu.
Dün Nefes’te çıktı, Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Prof. Dr. Murat Türkeş uyarmış.

Diyor ki; “Türkiye’nin çok büyük bölümünde ekimle beraber çok şiddetli kuraklığa girmiş olacağız.”

Yine diyor ki; “verimsiz sulama yöntemleri nedeniyle su kaynaklarımız hızla tükeniyor.”

Ve ekliyor: “Türkiye’nin içme, tarım ve enerji için mevcut sistemleri 2 yıldan uzun süren kuraklığa dayanamaz. Sonbahar ve kış yağışları beklendiği gibi gerçekleşmezse Türkiye, son 50 yılın ardından üçüncü kez üst üste kurak yıl yaşamış olacak.”

Kuraklığı siyaseten nasıl kullanırız, sığlıklarını tersleyip sularımızı doğru yönetmesi için siyasete baskı yapmazsak işimiz zor.

Hâlâ “CHP’li belediye susuz bırakacak” hesabı yapanlara rastlıyorum. ‘Hadi inşallah, kuraklık yetişiyor, faturayı onlara keseriz’ der gibi.

Barajları nasıl boşalttık peki? Sulama planlamamız nerede tıkandı? Su asıl tarıma gidiyor. Muslukta israfı önlemek yetmez, yüzde 80’ini tüketen tarımsal sulamada tasarruf gerek.

İktidar-muhalefet fark etmeksizin, su güvenliği milli güvenlik meselesi olarak ele alınmalı.

Siyaset, kendi sorunlarını değil de halkın sorunlarını çözmek için yapılmıyor muydu?

‘Dış güçler iklim silahıyla saldırıyor’ ya da ‘düşmanın yağmur hırsızları bulutlarımızı çaldı’ düzeyinde komplo teorileri, hiçbirimizi kurtarmaz. Bulutları da geri getirmez. Yapacağımız iş, sistemin nerede su kaçırdığını tespit edip onu onarmak, suyu adil ve akılcı yönetmektir.

Suçu yıkacak günah keçisi bulmanın rehavetiyle, yönettiği şehirlerde su kesilirse CHP’li belediyeleri sorumlu tutma erketesine yatanlar, bir daha düşünsün.

YORUMLAR (127)
127 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.