Sırrı Süreyya'nın etkilendiği Hasta şiiri

Nereden çıktı, hangi vesileyleydi, nasıl ve ne üstüne oldu, hatırlamıyorum. Sırrı Süreyya Önder, bir gün heyecanla Mehmet Akif'in Hasta şiirinden bir dörtlüğe dikkatimi çekti.

Şu dizelerden çok etkilenmişti:

"O kadar sa'y-i beliğin (çok emeğin) bu sefalet mi sonu/ Biri evvelce eğer söylemiş olsaydı bunu/ Çalışıp ömrümü çılgınca heba etmezdim/ Ben bu müstakbele mazimi feda etmezdim!..."

Yıllar geçti, şimdi hastanede. Sevenleri, hayata tutunması için dua ediyor.

Oysa emekleri zayi olanlardan değil. Filmlerden senaryolara, gazete yazarlığından siyasete ömrünün şimdiye kadarki kısmını bereketli geçirdi. Allah uzun ömürler versin, daha da yapacağı çok işler var. Bunu da atlatıp hasta yatağından kalktığında kaldığı yerden devam edecektir, pes etmek ona göre değil, emin olabiliriz.

Ömrünü boşa harcamaktan hayıflandığı için mi o dizelerden etkilenmişti? Hayır.

Yaşarken heykelini yontanlardandır Sırrı Süreyya. Değecek bir hayat yaşayıp yaşamamak çok umurundaydı. Eyyamcılar gibi gününü gün ederek, dünyalık peşinde koşturarak, sığ bir yaşam sürmediği için hayatını sürekli sorguluyordu. Yoksa niye o kadar dokunsun Akif'in Hasta şiiri?

Çileyle, zorluklarla, yolu cezaevlerinden geçen mücadelelerle dolu bir hayattı şimdiye yaşadığı.

DEM'in son İmralı heyetindeydi. İlk Çözüm Süreci'ndeki rolünden dolayı ödediği bedel, onu ne küstürdü ne de barış için çalışmaktan alıkoydu. Bir daha tövbe, deyip bir kenara çekilebilirdi; çekilmedi.

Türkiye onu dili, tavrıyla folklorik, kendine özgü bir kişilik olarak tanıdı.

Bazılarını sadece uzaktan tanımış olmayı yeğlersiniz, yakından tanıyınca hayâl kırıklığı yaşarsınız. Sırrı Süreyya öyle değildir, göründüğü gibidir. Hınzır zekâsı, işlek ve kuvvetli hafızasıyla bulunduğu her mecliste ilgiyi hemen üstünde toplamayı başarır.

Meclis Başkanvekili olarak çıktığı kürsüye, yönettiği oturumlara kendi rengini nasıl verdiğini gördünüz.

Evet, hazır cevap ve nüktedandır, güldürerek anlatır. Şeytan tüyü var, denilenlerden. Ondan bahsederken gülen yüzü canlanır gözünüzde. Hastane kapısında endişeyle, iyi haberlerini bekleyerek hakkında konuşurken bile.

Ama o gülen yüzün altında derin bir hüzün duygusu da sezersiniz. Yaprak dökümlerinden, hazan mevsimleri görmüşlükten, feleğin çemberinden geçerkenki hayâl kırıklıklarından, çekilmiş acılardan süzülen ince bir hüzün. Bakışlarından başlayarak yüz hatlarına vurur.

Hak ve özgürlük mücadelesi veriyordu, hayat-memat mücadelesi veriyor bugün.

Adıyamanlı bir Türk olarak en büyük dileği; Kürt meselesinin çözüme kavuşması, akan kanın durması, ülkeye barışın gelmesiydi. Dilemekle de kalmadı. "Kalbi elinde" dolaşma pahasına, gövdesiyle sorumluluğun altına girdi. Bunca yaklaşmışken gerçekleştiğini, emeklerinin boşa gitmediğini görmeyi hak ediyor.

Önceki gece yarısı gelen kötü haber, herkes gibi beni de hazırlıksız yakaladı. Kalbinden rahatsızlanmış, hastaneye kaldırıldığı söyleniyordu. Aort damarı yırtılmış...

Yollarımız, siyasete girmesinden önce hem Radikal gazetesi hem 24 TV'de kesişmişti. Münasebetimiz kopmadı. Dostluk bâki olsa da bir süredir karşılaşmamıştık. İlk hatırladığım şey, yıllar evvel nereden icap ettiğini bilemediğim bir sebeple Hasta şiirine sardırması olmuştu. Sağlığı henüz bozulmamıştı da.

Başka konularda yazmaya şevkim yok. Tez zamanda atlatarak aramıza dönmesi, kaldığı yerden mücadeleye devam etmesi için Allah'tan şifa diliyorum.

YORUMLAR (42)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
42 Yorum