Turpunan şalgamınan Kanal İstanbul'unan

İBB'de bini aşkın teftişe rağmen İBB bütçesinden bile fazla bir para çalınmış, yargısız infaz mangasındaki sipsipullahlar öyle diyor.

Kim hesapladıysa tam rakam da veriyorlar, iç edilen para 560 milyar liraymış!

Ama 560 milyar liralık yolsuzlukla kasa tamtakır boşaltılırken maaşlar, hizmet ve yatırımlar hangi parayla ödenmeye devam etmiş, hepsinden fazlası soyulurken müfettişler niye yakalayamamış, fark edilmeyecek gibi mi; onu soran yok.

Kesin bilgi diye yayılıyor bu söylentiler. Nereden çıkarıyorlarsa. Daha soruşturma aşaması tamamlanmadı bile.

Fakat hadi savcılıktan bir düzeltme, bir açıklama yahut bir doğrulama gelmedi...

Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymaktan hadi kimseye soruşturma da açılmadı...

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi ne güne duruyor?

İmamoğlu, X hesabından Kanal İstanbul'la ilgili bir iddiada bulunmuştu. "Yokluğumu fırsat bilip Kanal İstanbul denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa yakasının en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar" diyordu.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, anında yalanladı. Demelerine göre proje 2021'de onaylanmış, 24'te ihalesine çıkılmış, dolayısıyla İmamoğlu'nun tutukluluğunu fırsat bilmekle ilgisi olmadığı gibi Kanal İstanbul'la da alâkası yokmuş, dar gelirlilere yönelik bir TOKİ projesiymiş. Peki barajla, İstanbul'un su kaynağına zarar verme riskiyle alâkası?

Ayrıca...

Bu bilgilendirmeyi halkı aydınlatmak, gerçeğin ortaya çıkmasına hizmet için yapıyorlarsa aynı cevvalliği, İmamoğlu soruşturmasıyla ilgili de sergilemeleri gerekmez miydi?

Öyle ya; maksat muhalefetle değil de yalanla, dezenformasyonla mücadele olsa kimin söylediğine, kimin yaydığına, kime yaradığına bakacak değiller.

Ne ki aynı duyarlılığı ve titizliği, İmamoğlu ya da CHP karalandığında görmüyoruz, göremiyoruz.

Güya yanlış bilginin dünyayı kırk kere turlamasını beklemeden doğrusunu dolaşıma sokma gayretkeşliği, sadece ucu zülfüyare dokunuyorsa devreye giriyor..

Oysa yayılanlar yalan yanlışsa, aslı astarı yoksa soruşturmanın inandırıcılığına halel getirir, amacın gerçekleri ortaya çıkarmak olduğuna ikna etmek zorlaşır.

Hem yalanlanacakları, size yarayan ve yaramayan diye ayırırsanız... Dezenformasyonla mücadelede amacın, halkı yanıltıcı bilgiyle mücadele olduğuna kimi, nasıl inandıracaksınız?

Olmayanı varmış, turpun hâlâ aranan büyüğünü bulunmuş gibi anlatmak için ufak atmaksızın yumurtlanan yaveler; yolsuzluk iddialarını güçlendiriyor mu, zayıflatıyor mu? Emin misiniz, karşıdan belli olmadığını mı sanıyorsunuz?

Öyleyse Yozgatlı çiftçiye "turpunan, şalgamınan devlet idare edilmez; adaletle idare edilir, hukukla idare edilir" sözlerini söyleten ne?

YA ARINÇ HAKLIYSA

Bülent Arınç, Özgür Özel'in cunta söylemini de İmamoğlu'nun babasının bedduasını da eleştirirken iğneyi kendilerine batırıyor...

İmamoğlu'nun diploma iptaline hayret ediyor meselâ, haksız buluyor, kumpas değerlendirmesine hak veriyor.

Erdoğan ve Erbakan'la kendisi geçmişte nasıl tutuksuz yargılandıysa Demirtaş'la İmamoğlu gibi siyasilerin de tutuksuz yargılanması gerektiğini savunuyor.

Turp söylemini boş görüyor, gırgıra alıyor.

Hatta 13 yıl sonra Gezi'den yargılamalar için, cinnet ve akıl tutulması dahi diyor.

Ne beklersiniz, AK Parti'nin kurucu trio'sundan bir aksakal olarak dediklerine kulak verilmesini...

Ama hayır! Arınç bunları söylüyorsa iktidarın hayrına, iyiliği için söylüyordur, demediler.

İktidar fedaisi geçinen ne kadar yeniyetme zıpçıktı, sonradan yanaşma abullabut varsa hurra saldırıya geçti.

'Urun, söyletmen' anlayışsızlığı; hiçbir aykırı sese, Arınç bile olsa hiçbir aksi görüşe tahammül edemiyor.

Bülent Arınç, geçmişte de hedefe konmasına sebep olan Demirtaş'ın tutuklukuğu gibi bazı konularda şimdi dediğine gelindiğini hatırlattığı hâlde böyle.

Arınç dayanamayıp 'yanlış yapıyorsunuz' diye uyarıyorsa bu içeriden, dost uyarısıdır. Karşıdan atılmış taş gibi karşılanır mı? Ya zaman yine Arınç'ı haklı çıkarırsa! Bir durup üstüne düşünülmez, dinlenmez mi yahu?

YORUMLAR (75)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
75 Yorum