Crowding Out Effect

Hazine’nin aşırı borçlanmasının oluşturacağı “Crowding Out Effect”i yani “dışlama etkisi”ni bir örnekle anlatmaya çalışayım.

Bankalarda kredi olarak verilebilecek sadece 150 milyar TL para olduğunu varsayalım. Bankalar bu parayı tüketim harcamaları yapmak için gerçek kişilere, yatırım harcamaları yapmak için işletmelere veya harcamalarını finanse etmesi için devlete kredi olarak verebilir.

Hazine ihtiyacı olan parayı istediğinde, ödeyeceği faizleri artırarak alır.

İşte Hazine’nin, bankalarda işletmelere kredi olarak verilebilecek bu fonları, banka müşterilerini dışlayarak kendisinin almasına “crowding out effect” yani “dışlama etkisi” deniyor.

Hazine’nin iştahlı bir taleple fon piyasasına girmesi, genelde, faiz oranlarını yükselteceğinden, bazı kişi ve kuruluşların fon kullanma talebi tedricen azalır.

Teoriye göre faizlerin yükselmesi iktisadi faaliyet azaltır ve bazı özel sektör müşterilerini fon piyasasının dışına atar; örtük olarak da, özel sektör eliyle yüksek büyümeyi hedefleyen hükümetlerin böyle bir şey yapmamasını tavsiye eder.

Teorinin bilimsel anlatısı bittikten sonra da, para politikası yapıcısı olarak merkez bankaları, teorinin anlatmadığı veya teori bittikten sonra da devam eden ardışık adımların, yani artan fon arz ve para talebinin dolaylı etkilerini dikkate alırlar.

Örneğimize dönelim ve fon olarak daha önce özel sektöre kullandırılan 150 milyar TL’nin 100 milyar TL’lik kısmının, artık, Hazine’ye kredi olarak verildiğini varsayalım. Hazine de borç aldığı bu paraları memurların hesaplarına maaş olarak yatırmış olsun. Böylece bankalardaki vadesiz mevduat anlık olarak 100 milyar TL artmış olur.

Memurların bu parayı harcama dönemi önemli değil çünkü memurların harcaması, sonraki adımda önce başkasının geliri sonra da mevduatı olur.

Yani örneğimizdeki işlem sonucunda-zorunlu karşılığı ve diğer bazı dinamikleri dikkate almazsak-sadece teorik olarak değil fiiliyatta da ülkedeki toplam mevduat 100 milyar TL artmış olur.

Bankalar bu 100 milyar TL tutarı, ardışık bir adım olarak, tekrar kamuya borç verebilecekleri gibi diğer müşterilere de kredi olarak verebilir.

Kredi alanların harcamaları her zaman başkasının geliri olduğundan; neredeyse her yeni kredi, yeni bir mevduat ve kredi artışı döngüsü başlatır. Bankalardaki mevduatlar belirli oranlarda, belirli bir süre ve çevrim sürecinden sonra, yine, yeni bir kredi kaynağına dönüşür, dönüşebilir.

Dışlama etkisi teorisi Hazine’nin aşırı borçlanmasının, özel sektör kredilerinde bir büzülme bir daralma etkisi oluşturacağını ima ettiğini yukarıda açıkladık. Hâlbuki ardışık işlem adımlarını takip ettiğimizde, fiili sonuçların, teorinin anlattığı etkilerin tam tersi sonuçlar verdiğini görüyoruz.

Amacım teoriyi yanlışlamak değil, teori sadece belirli bir andaki durumu analiz ediyor ve amaçladığı anlatıyı da hakkıyla başarıyor. Crowding out teorisinin, ekonomiyi öğrenmeye çalışanların kavrayışlarını ve analiz yeteneklerini geliştirmesi bakımından öğretilmesinin yararına inanıyorum.

Elbette bu anlatı merkez bankalarının zorunlu karşılık, sterilizasyon ve diğer dengeleyici bazı çabalar göstereceğini ve olumsuzluğu azaltmaya çalışacağını ihmal ediyor.

Bu işlemler öncelikle para arzını kontrolsüz olarak arttırdığından; sadece faizleri değil enflasyonu da artırır, çevrim, bütçe açığının artmasıyla sonuçlanır. Elbette bütçe açığı daha fazla borçlanmayı gerektirir ve nihayetinde kendi kendini besleyen olumsuz bir döngü ortaya çıkar. Biz bu olumsuz döngüyü 1970’li 80’li ve 90’lı yıllarda hep yaşadık.

Tekrar 2020 bütçesine döner ve aşırı borçlanma etkisinin tehdidi altında daha odaklı bir soru soralım. Giderlerini azaltamayan hükümet, ürün ve hizmetlere zam mı yapsın? Yoksa “dışlama etkisi”ne ve dolaysıyla enflasyon tehdidine aldırmadan yüksek meblağları borçlansın mı? Ya da TCMB’nin döviz ve altın varlıklarının değerlemesinin yapıldığı “değerleme hesabı bakiyesi”ni Hazine’ye mi aktarılsın? Konuyu tartışmayı bitiremedim.

YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum