Türk Lirası emsallerinden pozitif ayrışır

Türk Lirası emsallerinden pozitif ayrışır

Jeopolitik riskler ve referandum sonrası Türk Lirası’nın emsallerinden pozitif ayrışması bekleniyor. Ekonomistler, “Risk primindeki iyileşmeler ve doğrudan yatırımlar, hızlı bir değer kazanma sürecinin fitilini ateşleyebilir” değerlendirmesi yaptı.

Yurt içi ve yurt dışında gündemin “normalleşmesi” ile Türk lirasının emsallerinden pozitif yönde ayrışarak değer kazanma sürecine gireceği beklentileri yükseliyor. Ziraat Bankası Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, enflasyon ve nominal kur gelişmelerine göre hesaplanan reel kur endeksinin Şubat ayında 88,8’e gerilediğini hatırlatarak, TL’nin, 2003 yılından beri reel anlamda en düşük seviyesinde olduğunu kaydetti. Yılmaz, kısa vadede sermaye hareketlerinin nominal kur hareketleri üzerinde ciddi şekilde belirleyici etkiye sahip olduğuna dikkati çekerek, uzun vadede TL’nin hak ettiği değere yakın seyredebilmesi için ülkenin dış dengesinde iyileşmenin sürmesi ve enflasyonun hedefe doğru yakınsaması gerektiğini dile getirdi. Buna karşın jeopolitik ya da siyasi açıdan risk priminde iyileşmelerin, gerek portföy gerek doğrudan yatırımlar sayesinde TL’de hızlı bir değer kazanma sürecinin fitilini ateşleyebileceğini ifade eden Yılmaz, Moody’s kararı sonrasındaki sermaye hareketlerine bağlı hızlı değer kaybı sürecinin benzerinin, ters yönde görülebileceğini tahmin etti. Yılmaz, değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Siyasi risklerin Fransa seçimlerinin ardından Mayıs ayında ortadan kalması Avro’da güçlenmeyle sonuçlanabilir. Dış ticaret kompozisyonu hem kullanılan para birimi hem de pazar anlamında Avro’ya daha hassas Türkiye için Avro’nun değer kazanması pozitif değerlendirilebilir.”

Turkey Macro View (TMV) Consulting Yönetici Direktörü İnanç Sözer kendi hesaplamaları ile TL’nin, yılbaşında reel olarak Ekim 2002’den beri en düşük seviyesine gerilediğini kaydederek, “61 ülke para biriminin reel değerleri 15 yıllık ortalamaları ile kıyaslanıp sıralandığında, TL’nin en ucuz üçüncü para birimi olduğu görülmektedir. Dolayısıyla hangi metrikle bakılırsa bakılsın, TL’nin aşırı ucuz olduğu aşikar” dedi. Riskler bertaraf edilerek yatırımcı algısını düzeltecek yapısal reformların hızla hayata geçirilmesinin TL’nin kayda değer bir şekilde değerlenmesini sağlayabileceğine değinen Sözer, 16 Nisan referandumunun belirsizliklerin azalması bakımından oldukça önemli olduğunu dile getirdi. Enflasyonun yıl ortasında gerileyebileceğini belirten Sözer, “Cazibesi yüksek Türk tahvillerine sermaye girişleri görebileceğimizi düşünüyoruz” dedi.

PUSULA FED

DenizBank Yatırım Hizmetleri Grubu Yönetmeni Orkun Gödek, Suriye ile ilgili Cenevre ve Astana süreçlerinin işlemeye başlaması ile birlikte TL’deki negatif ayrışmanın yerini dengelere dönme çabasına bıraktığını söyledi. ABD’de maliye politikası ile ekonomiye nasıl bir ek katkı sağlanacağı konusunun hala belirsiz olduğunu kaydeden Gödek, vergi indirimi ile sağlanmak istenen konfor alanının en erken 2017’nin ikinci yarısına ya da 2018’e kalacak gibi göründüğünü ifade etti. Gödek, doların değeri açısından pusulanın Fed olacağını, TL’nin de emsalleri ile hareket etmesinde bir sorun görmediğini dile getirdi.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN