Usta şair Namık Kemal'in kendisi kadar başarılı oğlunun, hayatı yolculuklar ile geçmiş, başarılı mertebelere ulaşmasının yanı sıra yazarlık kariyerinde de çok başarılı olmuştur.
ALİ EKREM BOLAYIR KİMDİR?
Ali Ekrem Bolayır 1867 yılında dünyaya gelmiş, Osmanlı Devleti'nin son zamanlarında yetişmiş başarılı bir devlet adamı ve şairdir. İlk öğretimini bitirmesinin ardından bir sene Fatih Askeri Rüşdiyesi'nde eğitimine devam etti. Özel dersler alarak bu başarıya ulaşan Bolayır, tahsilini tamamladı. Babası Rodos Mutasarrıflığı yaparken oda bu sayede Arapça, Farsça ve Fransızca öğrendi. Babası Namık Kemal oğlunun asker olmasını çok istiyordu ve bu nedenle Sultan İkinci Abdülhamit'e bir dilekçe yazdı. Fakat dedi bunu hiç istemedi ve Hariciye Nezaretine veya Şurayı Devlet'te çalışmasını istedi. Dönemin sultanı bu iki müracaatıda yok sayarak, Ali Ekrem Bolayır'ı Mabeyn tayin etti.
Mabeynde görev yapmaya başladığında Ali Ekrem henüz 20 yaşındaydı. Onsekiz sene mabeynlik yaptı. 1906 yılında önce Kudüs Mutasarrıflığına, daha sonra Meşrutiyetin ilanı ile Beyrt Valisi olarak atandı. Bu görevinde üç gün kadar çalışan Bolayır görevinden istifa etti. 1908 senesinde Cezayir-i Bahr-i Sedif (Akdeniz Adaları)'na atandı. Bir sene sonra ise görevinden alındı ve bu nedenle İstanbul'a geri döndü. 1910 yılında Darülfünun'da Edebiyat Müderrisliği yaptı. 1912 senesinde yeniden Akdeniz adalarına tayini çıktı. Balkan savaşlarında Yunanlılara esir düştü. Esaretinin ardından İstanbul'a tekrar taşındı. Darülfünunda yeniden Müderris olarak işe başladı. 1919 senesinde edebiyat dersi kaldırılınca, Galatasaray Lisesi'nde Edebiyat Öğretmeni olarak göreve başlaması istendi. Ali Ekrem bu isteği kabul etmedi. Said Bey'in Maarif Nazırı olarak tayin edilmesinin üzerine Bolayır, gelen teklife olumlu yanıt verdi. 1922 yılında Yahya Kemal'in inancı üzerine üçüncü kez Darülfünunda işe başladı. Birkaç ay sonra asil kadrosunda işe başlayarak ders veren Bolayır, okulun üniversiteye dönüştürülmesinden 1933 senesine kadar görevini devam ettirdi. Darülfünundan ayrılmasından sonrada görevine devam etti. Ali Ekram Bolayır 27 Ağustos 1937 senesinde hayatını kaybetti ve naaşı Zincirlikuyu Asri Mezarlığına defnedildi.
Henüz on yaşındayken şiirler okumaya başlayan Ali Ekrem Bolayır, babasının izinden devam etti ve bu konuda babasından çok destek aldı. Önce Ayın Nadir daha sonra ise İlham isimlerini kullanarak eserlerini yayınladı. Servet-i Fünun'da yazmaya başlamasıyla kendi benliğine kavuşan Bolayır, Tevfik Fikret ile yaşadığı fikir ayrılığı nedeniyle Servet-i Fünun'dan ayrılarak, Malumat'ta yazmaya başladı.

ALİ EKREM BOLAYIR'IN ESERLERİ
1) Zilal-i İlham (1909): 1888-1908 seneleri arasında yazdığı şiirleri içine alan bir eserdir.
2) Kaside-i Askeriye (1908): Namık Kemal’in Hürriyet Kasidesi’ne nazire olarak yazılmış 41 beytlik bir kasidedir.
3) Ana Vatan (1921): Hece vezni ile yazılmış milli duyguyu işleyen şiirlerden meydana gelmiştir.
4) Şiir Demeti (1925): Küçük çocuklar için dini, milli ve eğitici mahiyette şiirlerin yer aldığı bir eserdir.
5) Ruh-ı Kemal (1908),
6) Kırmızı Fesler (1908),
7) Lisan-ı Osmani (1914),
8) Ordunun Defteri (1918),
9) Vicdan Alevleri,
10) Lisan-ı Nazm,
11) Lisan-ı Nesr,
12) Mesalik-i Edebiye,
13) Tair-i İlahi,
14) Barıa,
15) Engel,
16) Sükut,
17) Eğlenirken.
Şiirlerinden bir örnek
KÜÇÜK ALİM
Sakarya’nın suyu berrak
Aynasında Türk yüzü ak,
Durma, durma coşkun su ak;
Müjde götür Türk ilinden
Cennetteki Alime sen.
…….
Sakarya’nın suyu kara
Gece urmuş ak yollara …
Zeyneb kimden kimi sora?
Ey Sakarya bana bildir,
Küçük Alim sende midir?
..........
Köyde bir gün dedi bana:
Gitmek düştü nişanlına
Gelemezsem… benden yana
Sakın dökme gözyaşını,
Sulanamaz şehid kanı!
…….
Sakarya’nın suyu kızıl,
Akar durur harıl harıl.
Sakarya pek yaman bu yıl:
Her dalgası bir kefendir,
Dudağından kan belirir!
…….
Ey Sakarya, sularından
Küçük Alim zaman zaman
Bana gülüp diyor: Vatan!
Koca ırmak, gök aynası
Ne güzelsin kuruyası!
