İngiliz hükümeti Almanya ve Fransa’yı Rusya’ya karşı yeteri kadar sert davranmamakla suçluyor. Bir İngiliz hükümeti temsilcisi “Burada ve özellikle Kiev’de, Fransa ve Almanya’nın Putin'le anlaşma yapmaları halinde aşırı mutlu olacak olmasından endişe duyuyoruz“ açıklamasında bulundu.
KARAR ALMANYA
Resmi olarak açıklamasa da İngiliz hükümeti Fransa ve Almanya’nın Rusya’ya karşı yeteri kadar sert davranmamasından rahatsız. Londra, Berlin ve Paris’in arabuluculuk çabaları ve barış görüşmelerinde ısrarlı davrandığını ve bunun Putin için “kolay çıkış“ imkanı sağladığını düşünüyor.
Frankfurter Allgeimeine Zeitung’a konuşan bir İngiliz hükümeti temsilcisi “Burada ve özellikle Kiev’de, Fransa ve Almanya’nın Putin'le anlaşma yapmaları halinde aşırı mutlu olacak olmasından endişe duyuyoruz“ dedi.
İngiliz Dışişleri Bakanı Liz Truss, daha önce Times gazetesine yaptığı açıklamada Almanya ve Fransa aracılığı ile Kırımın işgalinden sonra, Rusya ve Ukrayna arasında yapılan Minsk Anlaşması’na benzer bir anlaşma yapılmasından endişe ettiğini söylemişti. Truss Putin’in barış görüşmelerini, iğrenç vahşetlerini sürdürmek için kılıf olarak kullandığını söyledi.
Times’da ismi açıklanmayan bir hükümet yetkilisinin açıklamasında “Rusya ile yapılacak her müzakere, olabilecek en güçlü konuma sahip olunarak yapılmalı. Putin için rahat çıkış olmamalı‘‘ ifadesi yer aldı.
Britanya Hükümeti’nin savaş başladıktan sonra da Emmanuel Macron ve Olaf Scholz’un Putin’le telefon görüşmelerinde devam etmesinden çok rahatsız. İsmi açıklanmayan İngiliz yetkili “Erken tavizler vermemeliyiz. Barışı sağlamak için sert olmalıyız.‘‘ dedi.
Londra, Rusya ve Ukrayna’nın direk birbirleriyle müzakere etmesi gerektiğine inanıyor. Başka bir hükümet yetkilisi Ukrayna’nın görüşmelere hazır olması gerektiğini ve görüşmelerde üçüncü bir tarafın olamayacağını söyledi.
Frankfurter Allgemeine Zeitung’a konuşan İngiliz hükümeti yetkilisi ise Başbakan Boris Johnson’un Zelenskiy ile günlük telefonda görüştüğünü ve Zelensiky’in Scholz ve Macron’a güvenmediğini söyledi . Yetkili Kiev’in AB’yi değil ABD ve İngiltere’yi garantör olarak görmek istediğini ve anlaşmalarda bu iki ülkenin de yer alması gerektiğini söyledi.
