Lübnan hükümeti, Kıbrıs ile 2007 yılında imzaladığı ancak bugüne kadar onaylamadığı deniz sınırlarının belirlenmesine ilişkin anlaşmayı resmen yürürlüğe koydu.
Karar, 23 Ekim'de Cumhurbaşkanı Jozef Aun ve Başbakan Nevaf Selam'ın katılımıyla düzenlenen bakanlar kurulu toplantısında alındı.
Lübnanlı yetkililer, bu adımı Kıbrıs, İsrail ve Suriye ile yaşanan deniz sınırı anlaşmazlıklarının çözülmesi ve enerji sektörüne yabancı yatırım çekilmesi yönünde stratejik bir hamle olarak değerlendirdi.
Enerji Bakanı Jozef Sadi, anlaşmayı “deniz sınırlarının netleştirilmesi için önemli bir adım” sözleriyle tanımladı.
"BÜYÜK BİR STRATEJİK HATA" OLARAK YORUMLANDI
Bununla birlikte hükümetin kararı, ülke içinde ciddi tartışmalara neden oldu.
Direniş eksenine yakın siyasetçiler ve hukuk uzmanları, onayın Lübnan’ın yaklaşık 5 bin kilometrekarelik deniz yetki alanından vazgeçmesi anlamına geldiğini savundu.
El-Ahbar gazetesi, yayımladığı bir araştırma dosyasında gelişmeyi “büyük bir stratejik hata” olarak niteledi. Gazete, Aun-Selam hükümetini 2007 anlaşmasını zayıf hukuki temellerle savunmakla eleştirdi.
Haberde ayrıca, anlaşmanın Lübnan'ın 2011'de Birleşmiş Milletler’e sunduğu ve deniz sınırlarını yeniden gözden geçirme hakkını koruyan kararnameleri dikkate almadığı vurgulandı.
ÜLKENİN ELİNİ ZAYIFLATABİLİR ENDİŞESİ
Öte yandan Islamic World News, Lübnan’ın Kıbrıs-İsrail-Yunanistan enerji eksenine yaklaşmasının, gelecekteki müzakerelerde ülkenin elini zayıflatabileceği uyarısında bulundu.
Uzmanlara göre Beyrut, 2010 yılında Kıbrıs ile İsrail arasında imzalanan münhasır ekonomik bölge (MEB) anlaşmasının Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 74 ve 83’üncü maddelerini ihlal ederek Lübnan’ın haklarını görmezden geldiğini ileri sürmüştü.
Ancak Lübnan yönetimi, elindeki yasal itiraz mekanizmasını bugüne kadar işletmedi.
