Enerji uzmanı Necdet Pamir uyardı: Türkiye gaz bulamama sorunu ile karşı karşıya

Enerji uzmanı Necdet Pamir uyardı: Türkiye gaz bulamama sorunu ile karşı karşıya

Enerji fiyatlarındaki yükseliş Avrupa başta olmak üzere dünya genelinde yüksek zamları beraberinde getirirken Türkiye'de ise yüksek zamlar beraberinde gaz bulamama sorununu da beraberinde getirecek. Enerji Uzman Necdet Pamir, gaz bulamayacak olan Türkiye'nin spot piyasadan gaz almak zorunda kalacağını açıkladı. Bu durumda da fatura kaçınılmaz olarak çok yükselecek diyen Pamir yeni zamların yolda olduğunu belirtti.

HAVA ASAL

KARAR'a konuşan Enerji Politikaları Uzmanı Necdet Pamir, Türkiyenin önümüzdeki kış yeterli gaz bulamama sorunu ile karşı karşıya olduğunu ve bunu çözmeye çalışan hükümetin spot piyasaya yöneleceğini açıkladı. Çok yüksek olan faturaların daha da katlanacağını söyleyen Pamir, pahalı doğal gaz, elektrik üretim maliyetlerine de yansıdığı için, çarpan etkisiyle, halk yoksullaşacak diyerek BOTAŞ’ın Türkiye Varlık Fonu’ndan çıkarılıp, özerk bir kurum olması ve gene Varlık Fonu’na bağlı hale getirilen TPAO ile birleştirilmesini önerdi. İşte Enerji Politikaları Uzmanı Pamir'in açıklamalarının detayları...

necdet-pamir-001.jpgEnerji Politikaları Uzmanı Necdet Pamir

BOTAŞ, %99’unu ithal ettiği doğal gazı yurt içinde satarken; konutlara Rusya’dan ithal edilen gaz fiyatına göre biraz daha düşük fiyatla (sübvanse ederek) satarken, sanayi kesimine, Rusya’dan alınan gazın fiyatının az üzerinde, santrallara ise sanayi sektörüne uyguladığından az daha yüksek bedelle satıyor. Ancak ithal edilen doğal gaz, Rusya ile sınırlı değil. Boru hatları ile Azerbaycan ve İran’dan gaz ithal edilirken, Cezayir ve Nijerya’dan uzun vadeli kontratlarla LNG de alınıyor. Bunların yanı sıra, son yıllarda giderek artan miktarlarda (2020’de 8,2 milyar metreküp. Toplam gaz ithalatının %17’si) spot piyasadan da LNG alınıyor.

botas-dolar.jpg

BOTAŞ'IN ZARARI KATLANARAK BÜYÜYOR

Son dönemde, spot piyasada gaz fiyatları çeşitli nedenlerle birkaç kat arttı. Buna bağlı olarak, Türkiye’nin doğal gaz faturası da (ortalama toplam bedel) ciddi boyutlarda yükseldi. Bir diğer ifadeyle, ortalama gaz ithalat fiyatı, Rusya ya da Azerbaycan ve İran’dan boru hatlarıyla ithal edilen gaz fiyatının çok daha üzerine çıktı. Dolayısıyla, sübvansiyon miktarını ya da bunun BOTAŞ’a maliyetini, Rusya’dan alınan gazın fiyatı ile kıyaslamak yanıltıcı olacaktır. BOTAŞ’ın zararı da bu koşullarda katlanarak büyümektedir. Bu gelişmeleri öngöremeyip, enerji ve elektrik tüketiminde yıllardır, ağırlıklı olarak (tamamı ithal edilen) doğal gaza bağlı bir “politika” yürütmek, ciddi bir yönetim zaafı olarak öne çıkmaktadır.

dogalgaz-faturasi.jpg

YANLIŞ POLİTİKALARIN BEDELİNİ VATANDAŞ ÖDÜYOR

Konutlara uygulanan sübvansiyon ve yönetsel yetersizlikler nedeniyle zarar eden BOTAŞ’ın bu zararı, Türkiye Varlık Fonu’na devredildikten sonra çok ciddi boyutlara yükseldi. Ve ne yazık ki iktidarın bu yanlış politikalarının bedelini, artan tarifelerle, toplumun geniş ve sürekli yoksullaşan kesimleri ödemek zorunda bırakılıyor. Gaz fiyatları (konutlar için) sübvanse ediliyor olsa da satın alma gücü iyice gerileyen geniş halk kesimlerinin, doğal gaz ve bunun yanı sıra elektrik, su, telefon, internet gibi zorunlu faturaları, ücretliler/emekliler açısından ödenemez seviyelere ulaşmış durumda.

10-001.jpg

DOĞAL GAZA TALEP HIZLA ARTYOR

Türkiye, mevcut politikalar çerçevesinde; tükettiği enerjinin %25,7’sini doğal gazla karşılıyor ve başta da vurguladığımız gibi, bunun da neredeyse tamamını ithalatla karşılayabiliyor. Elektrik üretiminde ise doğal gazın payı %22,7 (2020 yılı). 2021 yılı içinde, özellikle spot piyasada birkaç kat yükselen doğal gaz fiyatları, toplam doğal gaz ithalat faturasını büyük oranda yükselten faktörlerin başında geliyor. Ancak olumsuzluklar bununla sınırlı kalmıyor. Görece kurak geçen bir yıl olan 2021’de hidroelektrik santralların elektrik üretimindeki katkısının düşmesi, taş kömürü fiyatlarının yükselmesine bağlı olarak tüketimin doğal gaza daha fazla yüklenmesi gibi nedenlerle de fiyatı yükselmesine karşın, doğal gaza talebi büyük oranda arttırdı.

bos-cuzdan.jpg

ÇARPAN ETKİSİ İLE HALK YOKSULLAŞTIRILDI

Spot piyasalarda doğal gazın fiyatı, daha önceki yıllarda, küresel gaz arzı fazlası ve talep düşüklüğüne bağlı olarak, çok düşük bir seyir izlemekteydi. Avrupa ülkeleri, özellikle Rusya ile yaptıkları uzun erimli gaz alım-satım anlaşmalarına, spot fiyatları da ağırlıklı olarak sokmayı başardıkları için, yıllarca Türkiye’ye oranla çok daha düşük fiyatla gaz satın almayı başardılar. Dolayısıyla Türkiye, özellikle uzun erimli gaz alım-satım kontratları tamamen petrol ürünlerine endeksli formüllerle bağıtlandığı için, 2021’e gelene kadar bu nedenle de fahiş (Avrupa’ya göre) bedellerle gaz ithal etti. Bunun da faturası toplumun omuzlarına yüklendi. Pahalı doğal gaz, elektrik üretim maliyetlerine de yansıdığı için, çarpan etkisiyle, halk yoksullaştırıldı.

Tüm bu olumsuzluklara, ekonominin de yönetilememesi ve buna bağlı olarak doların TL karşısında “önlenemeyen” yükselişi eklenince, faturalar iyice ödenemez boyutlara geldi. Dolar TL karşısında değer arttırdıkça, TL bazında ödenen faturalar aldı başını gitti.

dolar-botas-001.jpg

Rusya ve Süresi Bitecek Diğer Kontratlar İçin Yapılacak Yeni Anlaşmalarda Tarafların Kullanmaları Beklenen Kozlar; Sonuç ve Öneriler

-Küresel piyasalarda doğal gaz fiyatları çok yüksek seyrediyor. Türkiye’nin talep artış beklentisi yüksek (geçen yıl 48 milyar metreküp, bu yıl 60 milyar metreküp tahmin edildi). Dolayısıyla, Rusya’nın eli, Türkiye’nin darboğazlarını ve seçeneklerini iyi bildiği için, müzakerede daha avantajlı.

-Türkiye, fueloil ve motorinle çalışan (çift yakıtlı) santralları devreye sokacağını duyurarak, müzakere pozisyonunu güçlendirmeye çalışıyor. Ancak bu santralların toplam kapasiteleri de sınırlı. Bu seçeneğin, 42 milyar metreküpten, 60 milyar metreküpe çıkacağı açıklanan yıllık talebimizi karşılamada yetersiz kalacağı söylenebilir. Bu tür haber ya da niyetlerin, müzakerede lehimize kullanılma potansiyeli fazla değil.

erdogan-dogal-gaz.jpg

ERDOĞAN ELİNİ GÜÇENDİRMEYE ÇALIŞIYOR

-Enerji Bakanlığı ve Erdoğan, Karadeniz’deki gaz keşfini (bulgusunu) olabildiğince yüksek göstererek, elini güçlendirmeye çalışıyor. Ancak Rusya, bu konuları da profesyonel olarak değerlendirebilecek kadroları sahip. Birincisi, iddia edilen “rezerv” rakamları, uluslararası standartlara uygun olarak henüz kanıtlı değil. Daha doğrusu, henüz rezerv değil, “bulgu” ya da “kaynak” konumunda. Kaldı ki, gaz talebi acil ve özellikle/öncelikle bu yıl için gerekli. Karadeniz’de açılacak yeni kuyular ve uzun süreli testlerle yeterli “rezerv” olduğu ortaya çıksa bile, 4-5 seneden önce üretim sağlanamaz.

idlip.jpg-Rusya ile İdlib ve Libya başta olmak üzere, ciddi çatışma potansiyeli var. ABD’ye karşı Rusya’ya “şirinlik çabaları” da ne ABD’de ne Rusya’da inandırıcı olmuyor, ülkemiz yararına sonuç üretemiyor. BM Genel Kurulu’nda Ukrayna lehindeki ve Kırım konusunu bir kez daha “ilhak” olarak tanımlayan açıklamalar, Rusya’da bir kez daha “not edildi”. Türkiye, ABD (NATO) ve Rusya arasında bi-namaz konumda. Ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranamıyor. Bu konumda Rusya’dan gaz fiyatı dahil “bir şeyler” koparması pek olası gözükmüyor. Rus tarafı büyük olasılıkla, spot piyasada, Rus gazına ödediğimizi fiyatın çok üzerinde fiyatlar olduğunu öne sürmektedir.

boru-dogal-gaz.jpg

-Türk Akım’a transfer edilen Batı Hattı özel şirket payları konusu da bir başka sorun. 2,5 milyar dolar alacağını, Batı Hattı’nda kontrat devri ile hissedar olan özel şirketlerden tahsil edemeyen Rusya, hoşnut değil… Bu şirketler yerine Kalyon, Rönesans gibi şirketler devreye sokulmaya çalışılsa da Rusya, tahkimde de kaybedip, gene de parayı ödemeyen bu şirketler yerine, hisselerin yeni özel şirketlere değil, yeniden BOTAŞ’a devrini isteyebilir.

dogalgaz-boru-hatti.jpg

GAZ BULAMAMA SORUNU İLE KARŞI KARŞIYAYIZ

-Sonuç olarak, Türkiye hem genelde kış için yeterli gaz bulamama, hem de Rusya’dan uygun koşullarda yeni bir anlaşma koparma konularında fazla şanslı bir konumda değil. Bu durumda spot piyasadan gaz almak zorunda kalınacağından, fatura kaçınılmaz olarak çok yükselecek ve yeni zamlara zemin oluşturacaktır.

15.jpg

ELEKTRİĞE VE DOĞAL GAZA BİRDEN FAZLA ZAM YAPILACAK

-Doğal gaz, her 3 ayda bir hesaplanan formüller çerçevesinde, ithal edildiği ülkelere ödeniyor. Doğal gaz fiyat formülü, fueloil ve gazyağı gibi ürünlerin fiyatlarına endeksli. Gerek petrol fiyatlarının artması ve gerekse doların TL karşısında hızla yükselmesi, ciddi ekonomik risk oluşturuyor. Bu yıl sonuna kadar gerek doğal gaza ve gerekse elektriğe birden de fazla kez zam bekleniyor. Zira su seviyelerinin düşük seyri nedeniyle, elektrik üretiminde doğal gazın payı artıyor. Tüm bu yükün, tüketiciye ve doğal gaz kullanan sanayiciye ilave yük bindirmesi kaçınılmaz.

10.jpg

BOTAŞIN ZARARI 856 MİLYON DOLAR

-Çözüm, enerji tüketimimizde, potansiyeli yüksek yenilenebilir (yerli) kaynakların paylarının ve enerji verimliliğinin arttırılması…Liyakatli ve ehliyetli kadroların işin başına getirilmesi. BOTAŞ’ın Türkiye Varlık Fonu’ndan çıkarılıp, özerk bir kurum olması ve gene Varlık Fonu’na bağlı hale getirilen (özelleştirilmeye çalışılan) TPAO ile birleştirilmesi. BOTAŞ’ın 2020 yılı başından bugüne kadar, Türkiye Varlık Fonu yönetimindeyken zararı 856 milyon dolar!

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (24)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
24 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN