Yıllardır web sitesi kurmak isteyenlere ücretsiz barındırma hizmeti de sunan WordPress platformu, kurucu ortakları arasındaki hukuki çekişmeyle sarsılıyor. Kriz, barındırma hizmeti sağlayıcısı WP Engine şirketinin, WordPress'in kurucusu Mark Mullenweg’i hedef alan bir dava açmasıyla başladı.
WP Engine, Mullenweg'i güç istismarı, şantaj ve açgözlülükle suçladı ve Automattic'in kendilerinden aylık gelirlerinin yüzde 8’i oranında telif ücreti talep ettiğini öne sürdü. Bu süreçte Mullenweg’in sergilediği agresif tutumun, 100’den fazla Automattic çalışanının istifa etmesine yol açtığı iddia edildi. WP Engine, açtığı bu dava neticesinde mahkemeden geçici bir tedbir kararı almayı başardı.
AUTOMATTİC'TEN KARŞI HAMLE: "MARKA KARMAŞASI YARATILIYOR"
WP Engine’in davasının hemen ardından, WordPress'in sahibi olan Automattic cephesinden karşı bir dava hamlesi geldi. Automattic’in ana iddiası, yatırım şirketi Silver Lake'in 250 milyon dolarlık yatırım yaparak WP Engine’in kontrolünü ele geçirmesinden sonra şirketin, hızlı bir çıkış (satış) planlamak amacıyla değerini şişirdiği yönündeydi.
Automattic, WP Engine’in bu amaçla kendini "WordPress Technology Company" olarak tanıtmaya başladığını iddia etti. Karşı davada öne sürülen diğer önemli iddialar şunlar:
WP Engine’in iş ortaklarının “WordPress Engine” adını kullanmasına izin vererek markayı bilinçli olarak karıştırdığı.
Şirketin “Core WordPress” ve “Headless WordPress” gibi ürün adları kullanmasının da kullanıcıları yanıltmayı hedeflediği.
Automattic, karşı davasında, WP Engine ile adil bir marka lisansı konusunda uzlaşmaya çalıştıklarını ancak WP Engine’in bu görüşmeleri yalnızca zaman kazanmak için sürdürdüğünü belirtti. Bu süreçte Silver Lake’in, WP Engine şirketini 2 milyar dolarlık bir değerlemeyle satmaya çalıştığı ve bu konuda Automattic’e yaklaştığı da iddialar arasında yer aldı.
AÇIK KAYNAK KATKISI TARTIŞMASI VE WP ENGİNE SAVUNMASI
Hukuki savaşta bir diğer cephe ise açık kaynak projesine katkı taahhütleri oldu. Automattic, WP Engine’in sözleşmede yer alan açık kaynak WordPress projesine katkı taahhüdünü de yerine getirmediğini ileri sürdü.
Öte yandan, WP Engine şirketinin sözcüsü iddialara yanıt verdi. Sözcü, WordPress markasını açık kaynak yazılımına atıfta bulunmak için kullandıklarını ve bunun yerleşik endüstri uygulamalarıyla ve marka hukukuyla tamamen uyumlu olduğunu savundu.
Bu karşılıklı davalarla birlikte, web sitesi kurmak isteyen milyonlarca kullanıcının temelini oluşturan WordPress platformundaki belirsizlik sürmeye devam ediyor.
