Muhammed Rahmi Mikyas, Siirt'in Kurtalan ilçesinde arılarıyla kurduğu eşsiz bağ ile dikkat çekiyor.
Muhammed Rahmi Mikyas, koruyucu ekipman kullanmadan, çıplak elle arılarına müdahale edebilmesiyle 'Arı Adam' lakabını aldı.
Muhammed Rahmi Mikyas, Siirt'in Kurtalan ilçesinde arılarıyla kurduğu eşsiz bağ ile dikkat çekiyor.
Muhammed Rahmi Mikyas, koruyucu ekipman kullanmadan, çıplak elle arılarına müdahale edebilmesiyle 'Arı Adam' lakabını aldı.
Arıcılık sektöründe bu tür yaklaşımlar, arı sevgisi ve deneyimin birleşimi olarak görülüyor.
Yaklaşık 15 yıldır babadan kalma bu mesleği sürdüren Muhammed Rahmi Mikyas, arı kovanlarına herhangi bir koruyucu ekipman kullanmadan yaklaşarak arılara çıplak eliyle dokunuyor.
Bu durum, hem arıcılık dünyasında hem de genel kamuoyunda büyük bir şaşkınlık ve ilgiyle karşılanıyor.
Muhammed Rahmi Mikyas, arılarla arasında özel bir bağ olduğunu ifade ediyor.
Çevresindeki arkadaşları tarafından 'Arı Adam' olarak anılan Muhammed Rahmi Mikyas, arıların sadece bal üreten canlılar olmadığını, aynı zamanda doğanın hassas dengesini sağlayan önemli varlıklar olduğunu vurguluyor.
Muhammed Rahmi Mikyas, doğuştan beri arıların içinde büyüdüğünü ve onları çok sevdiğini belirtiyor.
Arılarla kurduğu bu eşsiz güven ilişkisinin, onların kendisine zarar vermemesinin temelini oluşturduğunu ifade ediyor.
Muhammed Rahmi Mikyas, arıların sabır gerektiren hayvanlar olduğunu ve Allah'ın bir mucizesi olarak gördüğünü dile getiriyor.
"Temiz hayvanlardır. Allah, bu güzel hayvanları biz insanlar için yaratmıştır" diyen Muhammed Rahmi Mikyas, arılardan korkulmaması gerektiğini özellikle vurguluyor.
Korkunun arıları saldırganlaştırdığını ve ölümcül sonuçlara yol açabileceğini belirtiyor. Ancak aynı zamanda, arı sokmasının şifalı olduğuna inanıyor.
"Bir arının ısırığı bin iğneden daha şifalıdır. Beni sokmuyorlar, ama sokmasını istiyorum" sözleriyle, arı zehrinin faydalarına olan inancını dile getiriyor.
Bu durum, apiterapi (arı ürünleriyle tedavi) gibi alanlara olan ilgiyi de artırıyor.