Türkiye'nin önde gelen site ve apartman yönetimi platformu Apsiyon, 22 binden fazla bina ve 1,5 milyonu aşkın konutu kapsayan 'Toplu Yaşam Alanlarında Aidat ve Yönetim - 2025 Veri Analizi' raporunu yayımladı.
Türkiye'nin önde gelen site ve apartman yönetimi platformu Apsiyon, 22 binden fazla bina ve 1,5 milyonu aşkın konutu kapsayan 'Toplu Yaşam Alanlarında Aidat ve Yönetim - 2025 Veri Analizi' raporunu yayımladı.
Raporun çarpıcı sonuçlarına göre, 2022-2025 yılları arasında ülke genelindeki aidatlar ortalama yüzde 367 gibi rekor bir oranda artış gösterdi.
Bu hızlı yükselişin arkasında, küresel ekonomik dalgalanmaların yanı sıra artan personel ve bakım giderleri gibi birçok faktör yer alıyor.
Yayımlanan veriler, Türkiye'deki toplu yaşam maliyetlerindeki büyük uçurumu gözler önüne seriyor.
Rapora göre, ortalama aidat tutarı 8 bin 710 TL'ye ulaşan Muğla, aidat ortalamasının en yüksek olduğu il unvanını aldı.
Muğla'yı sırasıyla 6 bin 629 TL ile İstanbul, 5 bin 49 TL ile Ankara ve 4 bin 919 TL ile İzmir takip etti. Listenin diğer ucunda ise, 1061 TL'lik ortalama aidatıyla Uşak, en düşük aidat seviyesine sahip il oldu.
Bu illeri sırasıyla Hatay, Ordu, Aksaray ve Mersin izledi.
Apsiyon CEO'su Kudret Türk, "Muğla'daki ortalama aidat seviyesinin, Uşak gibi illerin neredeyse yedi katına çıkması, ekonomik uçurumun en çarpıcı göstergesi" açıklamasında bulundu.
Rapordaki en dikkat çekici detaylardan biri de yüksek aidatların sebep olduğu nüfus hareketliliği oldu.
Apsiyon verilerine göre, 2025'in ilk yarısında yalnızca İstanbul'da 117 binden fazla konut değişikliği gerçekleşti.
Bu durumun, hane halklarının bütçelerini dengeleyebilmek için daha uygun fiyatlı yaşam alanları arayışına girdiğinin somut bir kanıtı olduğu belirtildi.
Özellikle İstanbul'un Beşiktaş, Sarıyer ve Şişli gibi merkezi ilçelerinde aidatların 10 bin TL'yi aşması, orta gelirli aileler üzerinde büyük bir maddi baskı oluşturuyor.
Apsiyon Akademi Direktörü Ozan Özen, aidatlardaki rekor artışların nedenlerini detaylandırdı.
Ozan Özen'e göre, personel maaşlarındaki artışlar, temizlik ve bakım giderlerinin enflasyona bağlı olarak yükselmesi, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, profesyonel site yönetimi zorunluluğu, iş güvenliği düzenlemeleri ve havuz gibi özel tesislerin işletme maliyetleri bu artışları tetikleyen başlıca unsurlar oldu.
Aynı dönemde tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) yüzde 310, brüt asgari ücretin ise yüzde 419 artış gösterdiğine dikkat çekildi.
Bu durumun tüm işletme giderlerine yansıdığı vurgulandı.
Ozan Özen, artışların kontrol altına alınabilmesi için şeffaf ve gerçekçi bütçe planlaması, gereksiz harcamalardan kaçınma ve kat maliklerinin genel kurullara aktif katılımı gibi adımların önemine işaret etti.