Adana’da yaşayan 75 yaşındaki Vahap Akşen, 45 yıl önce başladığı fotoğrafçılığı ilerleyen yaşına rağmen ilk günkü tutkuyla sürdürüyor. Onlarca sergi açan, 30’dan fazla ödül kazanan Akşen, sokak sokak gezerek anı ölümsüzleştirmeye devam ediyor.
GENÇLİK MERAKI MESLEĞE DÖNÜŞTÜ
Merkez Seyhan ilçesinde yaşayan Vahap Akşen, gençlik yıllarında fotoğrafçılığa merak sardı. 1980 yılında ilk fotoğraf makinesini ailesinin desteğiyle satın aldı. O yıllarda, babasının inşaat malzemeleri dükkanında çalışırken, boş zamanlarını sokak fotoğrafçılığına ayırdı.
DERNEKLE GELİŞTİ, EĞİTİMLER VERDİ
Fotoğrafçılık tutkusunu ilerletmek isteyen Akşen, Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği’ne üye oldu. Burada hem kendini geliştirdi hem de üç dönem boyunca dernek başkanlığı yaptı. Ayrıca dernek bünyesinde düzenlenen kurslarda genç fotoğrafçılara eğitimler verdi.
30’DAN FAZLA ÖDÜL, SAYISIZ SERGİ
Vahap Akşen, 45 yıllık fotoğrafçılık hayatında çok sayıda kişisel ve karma sergiye imza attı. Fotoğraflarıyla 30’un üzerinde ödül kazanan Akşen, özellikle insan hikâyelerine odaklanmayı tercih etti.
“Benim dünyam insan” diyen Akşen, fotoğrafın bir sanat olmasının yanı sıra, insanlara dokunabilme gücüne sahip olduğunu vurguladı.
“DEKLANŞÖRE İNSANLAR İÇİN BASIYORUM”
Akşen, her fotoğraf karesinde bir yaşam izi yakalamaya çalıştığını belirterek şu sözleri kullandı:
“Fotoğraf makinesini her elime aldığımda ilk günkü heyecanı yaşıyorum. Yıllardır deklanşöre, insanlara bir nebze olsun dokunabilmek için basıyorum. Hiç kimse aynı olmak zorunda değil, istediğin kurguyu yaparsın ama benim dünyam insan.”
GENÇLERE TAVSİYESİ: KENTİNİZİ FOTOĞRAFLAYIN
Gençlere fotoğrafçılığı sevdirmek isteyen Akşen, özellikle yaşadıkları şehirleri belgelemeleri gerektiğini söyledi.
“Hem tanıtıma katkı sağlarlar, hem de kültürel bir miras oluştururlar. Bu da kendileri için bir anlam bırakır,” diyen Akşen, fotoğrafın bir görsel hafıza olduğunu ifade etti.
FOTOĞRAF MAKİNESİ HEP YANINDA
Vahap Akşen, bir an olsun fotoğraf makinesini yanından ayırmadığını söylüyor. “Ömrüm yettiğince insanların yaşamına dokunmaya ve fotoğraf çekmeye devam edeceğim” diyen Akşen, tutkunun yaşla sınırlı olmadığını kanıtlıyor.
