ZEYNEP ORHAN
Girit Adası açıklarında meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki deprem sonrası, Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş'tan dikkat çekici bir analiz geldi. Bektaş, güneyden kuzeye doğru bir "deprem göçü" yaşandığını belirterek, bu durumun Uşak ve çevresindeki fayları daha büyük depremler üretmesi için zorladığı uyarısında bulundu.
Ege ve Akdeniz'deki sismik hareketlilik devam ediyor. Bu akşam Girit Adası açıklarında meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki deprem, bölgede yaşayan vatandaşları endişelendirirken, konuya ilişkin en çarpıcı yorumlardan biri Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) eski öğretim üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş'tan geldi.
Sosyal medya hesabından paylaştığı harita ile durumu analiz eden Bektaş, son dönemde yaşanan depremlerin güneyden kuzeye doğru bir "deprem göçü" şeklinde ilerlediğini ve bu göçün, Türkiye'nin batısındaki daha büyük fay hatları üzerinde bir baskı oluşturduğunu belirtti.

DEPREM GÖÇÜ NEDİR VE NEREYİ TEHDİT EDİYOR?
Prof. Dr. Bektaş'ın teorisine göre, 14 Mayıs'tan bu yana Girit-Rodos deprem kuşağında yaşanan sismik aktivite, kuzeye doğru ilerleyerek Ege Bölgesi'ndeki fayları etkiliyor.
Paylaşılan haritaya göre, 2025 yılında Girit-Rodos hattında meydana gelen M6 ve M5.8 gibi depremler, bu göçün en önemli kanıtları.
Bu sismik enerji, Muğla ve çevresini 5 ila 6 büyüklüğündeki depremlerle tehdit etmeye devam ediyor.

ASIL TEHLİKE: UŞAK DEPREM KÜMESİ BÜYÜYEBİLİR
Bektaş'ın dikkat çektiği en önemli tehlike ise bu "deprem göçünün" daha kuzeydeki, tarihsel olarak büyük depremler üretmiş bir bölgeyi zorlaması.
Prof. Dr. Bektaş, 1969 ile 2002 yılları arasında 5 adet 6 ila 7 büyüklüğünde deprem üretmiş olan "UŞAK DEPREM KÜMESİ" olarak adlandırdığı bölgeye işaret ediyor.
Güneyden gelen bu sismik baskının, Uşak ve çevresindeki (Denizli, Aydın, Nazilli, Afyon) fayların çevreye doğru genişleyerek daha da büyük depremler üretmesi için bir zorlama oluşturduğu uyarısında bulunuyor.
Bu analiz, Girit ve Rodos açıklarında yaşanan her sarsıntının, aslında Ege Bölgesi'nin iç kesimlerindeki sismik riski artırabileceği anlamına geliyor. Prof. Dr. Osman Bektaş'ın bu uyarısı, bölgedeki deprem tehlikesinin sadece kıyı şeridiyle sınırlı olmadığını ve daha geniş bir coğrafyanın dikkatli olması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
