UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Gülistan Sarayı (Golestan Palace), İran'ın başkenti Tahran'ın kalbinde, Kaçar Hanedanlığı'nın 400 yıllık ihtişamını ve Pers sanatının benzersiz estetiğini yansıtıyor. Özellikle sarayın mimarisinde ışık ve ayna işçiliğinin kullanımı, yapıyı sadece tarihî bir yapı olmaktan çıkarıp, adeta göksel yansımayı temsil eden, sonsuzluğun parıltısını sunan bir sanat eserine dönüştürüyor
IŞILTISI GÖZ KAMAŞTIRIYOR
Gülistan Sarayı'nın temelleri, Safevi dönemine (16. yüzyıl) kadar uzanır, ancak bugünkü ihtişamına 18. ve 19. yüzyıllarda, özellikle de Kaçar Hanedanlığı döneminde ulaşmıştır. Saray, Kaçar krallarının resmî ikametgâhı ve hükûmet merkezi olarak kullanılmış, ülkenin en kritik tarihî olaylarına tanıklık etmiştir. Sarayın adı Farsça'da "Gül Bahçesi Sarayı" anlamına gelir.
Saray, geleneksel Pers mimarisi ile 19. yüzyılda Batı Avrupa sanat ve mimari etkilerini birleştiren nadir örneklerdendir. Özellikle Şemsü'l-İmare (Güneş Binası) ve Mermer Taht Salonu (Takht-e Marmar), bu iki kültürün sentezini en iyi yansıtan bölümlerdir.
IŞIĞIN VE AYNANIN SEMBOLİZMİ
Sarayı diğerlerinden ayıran en çarpıcı özellik, iç mekanlardaki ayna işçiliğidir. Pers sanatında ayna, sadece bir süsleme değil; ilahi estetiği, göksel parıltıyı ve sonsuzluğu temsil eden mistik bir unsurdur.
Her duvarda parıldayan aynalar, gündüz güneş ışığını, gece ise mum ışığını binlerce parçaya ayırarak kırar ve sarayda adeta zamansız ve sürekli bir parıltı yaratır. Bu teknik, ışığı mimarinin ana unsuru haline getirir ve sarayın içini sürekli değişen, dinamik bir atmosfere sokar.
GÜLİSTAN SARAYI NEREDE, NASIL GİDİLİR?
Gülistan Sarayı, İran'ın başkenti Tahran'ın merkezinde, Panzdah-e Khordad Meydanı yakınında yer almaktadır. Saraya ulaşım oldukça kolaydır. Tahran Metrosu'nun 1. hattındaki Panzdah-e Khordad (15 Khordad) İstasyonu en yakın duraktır. Buradan kısa bir yürüyüşle saraya ulaşılabilir.
Saray, genellikle sabah 9:00'dan akşam 17:00'ye kadar ziyarete açıktır, ancak saatler mevsimlere göre değişebilir. Önemli bir nokta, sarayın tek bir biletle gezilememesidir. Ziyaretçiler, ana giriş ücretini ödedikten sonra, gezmek istedikleri her salon (müze) için ayrı ayrı bilet almak durumundadır. Ücretler, güncel döviz kuruna göre değişmekle birlikte, yerel para birimi (Tümend) üzerinden belirlenir.
