CHP İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, Çatalca’nın İhsaniye Mahallesi’nde 231 hektarlık orman ve tarım arazisini kapsayan bölgede kurulması planlanan kuvars kum ocağı ve yıkama-kurutma tesisine tepki gösterdi. Projenin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinin 26 Eylül 2025 tarihinde başlatıldığını hatırlatan Rızvanoğlu, konuyu Meclis gündemine taşıyarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması için soru önergesi verdi.
“SU HAVZASI RİSKE ATILIYOR”
Rızvanoğlu, proje alanının orman ve 2/B statüsündeki arazileri kapsadığını, içinde Dikimce Deresi ve yan kollarının bulunduğunu belirtti. En kritik noktanın ise, bölgenin İstanbul’un içme suyu kaynaklarından Büyükçekmece Barajı havzası içinde yer alması olduğuna dikkat çekti. CHP’li vekil, İSKİ’nin proje hakkında olumsuz görüş bildirdiğini ve barajın kapasitesi ile jeolojik yapısının ciddi tehdit altında olduğunu vurguladı.
“TARIM ARAZİLERİ VE GÖÇ RİSKİ”
Çatalca Belediyesi’nin projeye ilişkin değerlendirmelerini hatırlatan Rızvanoğlu, tarımsal niteliği korunacak alanlarda yapılacak madencilik faaliyetlerinin toprakları verimsizleştireceğini, erozyonu artıracağını ve kırsaldan kente göçü hızlandıracağını söyledi. “Bu gelişmeler, tarım arazilerinin üretim dışına itilmesine ve özel ürün, dikili ve sulu arazilerin amaç dışı kullanılmasına neden olacaktır” dedi.
“ORMANLAR, TRAFİK VE ÇEVRE TAHRİBATI”
Projenin sadece tarım topraklarını değil, bölgenin doğal yaşamını da tehdit ettiğini ifade eden Rızvanoğlu, faaliyetler sırasında orman alanlarında bozulma yaşanacağını, ağır kamyon trafiğinin bölge ulaşımını olumsuz etkileyeceğini kaydetti. Gürültünün yaban hayatını, titreşimlerin yeraltı sularını, toz emisyonlarının ise bitki örtüsünü tahrip edeceğini aktardı.
“ANAYASAL HAK İHLALİ”
Rızvanoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 56. maddesine atıf yaparak, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamanın temel bir hak olduğunu hatırlattı. Çatalca Belediyesi ve İSKİ’nin olumsuz görüşlerine rağmen ÇED sürecinin başlatılmasını eleştiren CHP’li vekil, “Bu karar İstanbul’un su güvenliği, halk sağlığı ve doğal yaşam açısından ciddi soru işaretleri yaratmaktadır” dedi.
Rızvanoğlu, Bakan Murat Kurum’un yanıtlaması için şu soruları yöneltti:
Çatalca Belediyesi ve İSKİ’nin olumsuz görüşleri neden dikkate alınmamıştır?
Büyükçekmece Barajı koruma alanı içinde kalan bir proje nasıl onaylanmıştır?
İçme suyu havzalarını koruyan mevzuat neden uygulanmamaktadır?
Tarım arazilerinin kaybı ve kırsaldan kente göç gibi sosyal etkiler hesaba katılmış mıdır?
Çatalca’daki madencilik faaliyetlerinin bütüncül etkilerine dair bir çalışma yapılmakta mıdır?
Rızvanoğlu, “İstanbul’un suyu ve toprağı sahipsiz değil. Bu projeler kentin yaşam kaynaklarını ve halk sağlığını tehdit ediyor” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.
