CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, Milli Savunma Bakanlığı ve TSK komuta kademesinin CHP lideri Özgür Özel’e açtığı manevi tazminat davasına tepki gösterdi. Taşcıer, davaların siyasi bir baskı aracı olduğunu savunarak, "TSK anayasal olarak siyaset üstü bir kurumdur, hükümet yargıyı baskı unsuru olarak kullanıyor" dedi.
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Genelkurmay Başkanı, Kara ve Deniz Kuvvetleri Komutanları ile Milli Savunma Bakanı’nın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e ayrı ayrı manevi tazminat davası açtığını duyurmuştu. Dava sürecine ilişkin CHP’den sert tepki geldi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) anayasal olarak siyaset üstü bir kurum olması gerektiğini vurguladı. Hükümetin yargı yoluyla baskı kurduğunu savunan Taşcıer, "Erdoğan rejimi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni kendi siyasal polemiklerinin odağına çekmektedir" ifadelerini kullandı.
"TSK, SİYASİ POLEMİKLERİN DIŞINDA TUTULMALIDIR"
Taşcıer, CHP lideri Özel’in Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında, TSK’dan ihraç edilen teğmenler başta olmak üzere çeşitli haksız uygulamaları gündeme getirdiğini hatırlatarak, "Genel Başkanımız, milletimizin gözbebeği olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin anayasal bir kurum olarak siyaset üstü konumda bulunması gerektiğini vurgulamıştır. Ancak hükümet, komutanları bir 'parti kadrosu' gibi hareket etmeye zorlayarak, yargıyı bir baskı unsuru olarak kullanmaktadır" dedi.
Açılan davaların siyasi bir baskı aracı olduğunu öne süren Taşcıer, "Devletin gücünü kişisel veya partizan çıkarlar adına kullanmak, hukuk devleti ilkesine temelden aykırıdır" değerlendirmesinde bulundu.
"HUKUKSUZLUKLARA KARŞI SESSİZ KALMAYACAĞIZ"
CHP’li Taşcıer, TSK’dan ihraç edilen teğmenler konusunda yaşananları eleştirerek, "Mustafa Kemal’in askeri olduklarını belirten teğmenlerin siyasi baskılarla ordudan ihraç edilmesine sessiz kalanların, hukukun çizdiği sınırlar içinde hareket etmesini beklemek en doğal hakkımızdır" dedi.
Özel’in gündeme getirdiği sorulara hukuki yollarla yanıt verilmek yerine sindirme politikası uygulandığını belirten Taşcıer, "Hesap vermesi gerekenler, hak arayanları susturamaz. Ne kadar tehdit edilirse edilsin, hakikat er ya da geç ortaya çıkacaktır" ifadelerini kullandı.