23 Nisan'daki Silivri ve 10 Ağustos'taki Sındırgı depremlerinin yer ve büyüklüklerini önceden bilen ve bu yüzden "deprem kahini" olarak anılan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki fay hatlarına dair yeni bir değerlendirme yaptı. YouTube kanalından paylaştığı analizde, beklenen büyük İstanbul depreminin sanılanın aksine bazı faylarda gerçekleşmeyeceğini öne sürdü.
BİLİNEN FAYLAR HAKKINDA ÇARPICI TESPİTLER
Prof. Dr. Üşümezsoy, yaptığı açıklamada kamuoyunda aktif olduğu düşünülen bazı fayların "ölü" olduğunu iddia etti. Üşümezsoy'un açıklamalarına göre;
- Herkesin deprem beklediği Avcılar ile Büyükçekmece ve Yeşilköy arasında herhangi bir fay hattı bulunmuyor.
- Benzer şekilde, Adalar fayı olarak bilinen kısım da aktif değil.
- 1999 ve 1894 depremlerine neden olan fay, Çınarcık çukurunun güneyinde yer alıyor, yani İstanbul'un güney kıyılarında bir stres biriktirmiyor.
- 6.2 büyüklüğündeki Kumburgaz depremi, Avcılar'a doğru bir stres yüklemedi.
BÜYÜK DEPREM TEZLERİ BİLİM DIŞI
Balıkesir Sındırgı'da 3.5 büyüklüğünde deprem
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, 'Depremden kaçış yok, tek çare bu' diyerek uyardı!
Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki fayların yapısına dikkat çekerek, Silivri ile Yeşilköy arasındaki 50 kilometrelik hattın tek parça olmadığını, aslında iki parçadan oluştuğunu belirtti. Bu nedenle, bu faylar üzerinde 7'nin üzerinde bir depremin meydana gelmesinin mümkün olmadığını savundu. Ona göre, eğer bu iki parça kırılacaksa, bu iki ayrı 6.5 büyüklüğünde depremle gerçekleşebilir.
POTANSİYEL TEHLİKE SİLİVRİ ÇUKURU'NDA
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Kumburgaz depreminin ardından geriye kalan ve Batı'ya doğru uzanan fay hattında bir deprem potansiyeli bulunduğunu ifade etti. Üşümezsoy, bu hattın Silivri çukurundaki derinliğin 20 kilometreye ulaştığı için, burada meydana gelebilecek 6.2'lik bir depremin, Kumburgaz'daki 10 kilometre derinliğindeki depremle benzer enerji açığa çıkaracağını açıkladı. Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki durumun karmaşıklığını basitleştirerek anlatanları eleştirerek, fay hatlarının bilimsel verilerle incelenmesi gerektiğini vurguladı.

