Türkiye’nin büyük emeklerle yetiştirdiği hekimlerin yurt dışına gidişi en ciddi sorun haline geldi. Vahim tablonun ardında yatan asıl nedenleri ise çareyi yurt dışında bulan hekimler anlattı...
GÜLCAN ASLAN
-Acil Doktoru Çağrı Koral: 9 ay önce Almanya’ya geldim. Kendimi güvende hissediyorum. Burada 24 saatlik nöbetten sonra çalışma yasak. Hastalarımıza da daha fazla vakit ayırabiliyoruz. Türkiye’deyken kavga gürültü, beyaz kod doktorların rutiniydi.”
‘HASTANEDE EVRAK İŞLERİNE 10 SAAT HASTA BAŞINA 5 DAKİKA AYIRIYORDUK’
-Üroloji Uzmanı Özel Ural Çakıcı: Branşımla ilgisiz başvuruları yanıtladığım için 10 saatin bir saatini hastalara ayırabiliyordum. Sağlık sistemi baştan tasarlanmalı, yeterli ücretler verilmeli. Şiddete önlem alınmalı.
- Ç.Ü. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Özcengiz: Sağlıkçılar mutsuz. Meslek saygı görmüyor. Çalışma şartları ağır. 5 dakikada muayene hatayı getiriyor, hekimler davalarda ödeyemeyecekleri para cezalarıyla karşı karşıya kalıyor.
Doktorların göçü durdurulamıyor
Türkiye’de hekim ve sağlık çalışanları istifa etmeye devam ediyor. Fırsatı bulan ise yurt dışına çıkıyor. Giden doktorlar, ağır çalışma koşulları, belirsiz gelecek, sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet ve hastanelerdeki liyakatsizliğe vurgu yaparken vahim tabloyu TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut KARAR’a değerlendirdi. Bulu, Aralık ayı itibariyle 1260’a yakın doktorun ülkeyi terk ettiğini, son 18 ayda 8 bine yakın hekimin ise görevinden istifa ettiğini söyledi.
AK Parti iktidarının salgın sürecinde hekimlerin giderek ağırlaşan sorunlarına kayıtsız kalması 9 binin üzerinde hekimin istifa etmesine neden oldu. Ayrıca bazı hekimler yaşanılan sorunlardan dolayı ülkeden göç etmeye başladı. Sağlıkçılar yaşadıkları zor çalışma şartlarından dolayı seslerini duyurmak için sosyal medyadan #hekimleristifediyor hastagı açtı.
Çağrı Koral
TÜRKİYE’DE LİYAKAT YOK:
2019 yılında Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olan 26 yaşındaki Çağrı Koral, 9 ay önce çalışma şartlarından dolayı istifa edip Almanya’ya gidenler arasında. Almanya’da Klinikum Chemnitz Hastanetesi’nde dahiliye asistanı olarak çalışmaya başlayan Koral, daha güvende olduğunu söyledi. Koral istifa sürecini şöyle anlattı:
“İstifa sebebim ağır çalışma koşullarından, Türkiye’nin belirsiz siyasi geleceği , sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet, sağlık kurumlarındaki liyakatsizlik. Tüm bunlar üst üste gelince 9 ay acil serviste çalıştıktan sonra istifa edip Almanya’ya geldim.”
DÖNMEYİ DÜŞÜNMÜYORUM:
Türkiye’de şartların düzeleceğine dair umudunun olmadığını söyleyen Koral, artık dönmek istemediğini belirtti. Özellikle hekimlerin sorun yaşadığı nöbet saatleri ve hasta sayılarının Almanya’da daha sistemli olduğunu vurgulayan Koral “Burada bir doktorun 24 saatlik nöbetten sonra çalışması yasak. Hatta araba sürmesi bile yasak. Kişi başına düşen hasta sayısı çok az, bu da hastalarımıza çok daha fazla zaman ayırıp işimizi daha güzel ve keyifle yapıyoruz. Sevk sistemi oturmuş, aile hekimleri sadece gerekli hastayı uzamana, 3. basamağa sevk ediyor. Acillere gereksiz başvuru yok denecek kadar az” dedi.
Özel Ural Çakıcı
İSTİFAMIN NEDENİ DEĞERSİZLİK OLDU:
2010 yılında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Üroloji Uzamanı Özel Ural Çakıcı ise 2019 yılında devlet hastanesindeki görevinden istifa edenler arasında. İstifa sürecini ‘değersizlik’ diye nitelendiren Çakıcı şöyle anlattı:
“Günde on saat hastanede geçirirken hastalarıma bir saat zor ayırıyordum. Bilgisayarı aç, sisteme giriş yap, sisteme bir şeyler yaz, diğer sistemden yanıt bekle, onu yaz, bunu kopyala… Günümün büyük kısmı bununla geçiyordu. Bu süreçte hastalarıma da istediğim kalitede sağlık hizmeti veremiyordum. Sürekli sinirliydim, sürekli gergindim. Bu şekilde hekimlik yapılamaz dedim ve ayrıldım. Nihayetinde tek istediğimiz can güvenliğimizin olduğu bir ortamda, hastalarımıza yeterli vakit ayırarak, güzel bir sağlık hizmeti vermek. İstediğimiz bu kadar basit, bu kadar insanca. Ne ilginçtir ki bunu yapmamız öncelikle sistematik biçimde, bazen de bizzat hastalarımız veya yakınları tarafından engelleniyor.”
HÜKÜMETİN DÜZENLEMELERİ YAMA:
Hükümetin sağlık çalışanlarına yönelik yaptığı düzenlemeleri yama olarak değerlendiren Çakıcı, sistemin baştan tasarlanması gerektiğini yönünde olduğunu söyledi. AK Parti iktidarının şehir hastaneleri projesine de değinen Çakıcı, şehir hastaneleri ile yatırımlar yapılarak sistemin temelinin kötü yapıldığını söyledi.
SOKAKTA ÖLÜM RİSKİMİZ VAR:
Çakıcı devlet ve özel hastaneler arasındaki ayrıma da değindi. “En ufak organizasyonlar devlet hastanelerinde yok” tepkisi gösterdi. Hem özel de hem de devlette emeğinin karşılığını alamadıklarını belirtti. Görevde yaşadıkları şiddete değinen Uzaman hekim, “Şiddet hayatımızın her noktasına nüfuz etti” diyerek, sokakta bile ölüm risklerinin olduğunu ifade etti. Mesleğini icra edebilmek için istifa ettiğini belirten Çakırcı, Şu an muayenesinde mutlu olduğunu ve huzurla evine gittiğini belirtti.
Prof. Dr. Dilek Özcengiz
HEKİMLER MUTSUZ VE HAYAL KIRIKLIĞI YAŞIYOR
Çukurova Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Yoğun Bakım Uzmanı ve aynı zamanda hukukçu olan Prof. Dr. Dilek Özcengiz, sağlık çalışanlarında genel bir mutsuzluk ve hoşnutsuzluk olduğunu ifade etti. Tıp öğrencileri ve hekimlerin derin bir hayal kırıklığı yaşadığını ekleyen Özcengiz, yaşanılan süreçle ilgili şunları kaydetti:
“Bu sadece ekonomik sebeplerle de iniltili değil. Meslek artık değer ve saygı görmüyor. Çalışma şartları çok ağır. Bu çalışma şartlarının ne maddi ne manevi bir karşılığı var. Mevcut çalışma koşulları ve hasta sayısı manevi tatmini ciddi bir şekilde etkiliyor. Kaotik bir durum oldu. 5 dakikada hasta bakılıyor. Ve bu sürede bir hekimin hata yapmaması çok zor. Bunun sonucunda yüklü malpraktis davalarına muhatap oldu bir çok hekim. Ve aldıkları para cezaları da yüklü hayatları boyunca ödeyemeyecekleri meblalar. Bunların nedeni ise çok uzun çalışma saatleri”
Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Vedat Bulut
ARTIK GEÇİNEMİYORLAR
Sağlık çalışanlarını istifasına yönelik açıklamalarda bulunan Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Vedat Bulut ise istifa süreciyle ilgili hekimlerin satın alma gücünün 3’te 1’e düştüğünü belirterek sağlık çalışanların artık geçinemediğini söyledi. Sağlık çalışanlarının iş güvencesi olmadığını belirten Bulut “Bir komisyon oturuyor bir akşam karar veriyor ve sabah kalktığınızda KHK ile işinizi kaybetmiş duruma geliyorsunuz. Bir akşam vakti yine bir WhatsApp mesajıyla Şırnak ya da Hakkari’de göreve gönderiliyorsunuz. WhatsApp ile görevlendirmeler ile tamamen ciddiyetini kaybedilmiş durumda. Sağlık durumları ile ilgili kayıtlara bile bakılmıyor. Bundan dolayı da o kesimdeki hekimler istifa etti” dedi. Son 7 günde 20 evrak daha aldıklarını söyleyen Bulut, Aralık ayı itibarıyla 1260’a yakın doktorun yurt dışına gittiğini ifade etti. Bulut, son 18 ayda 8 bin civarında doktorun ise istifa ettiği söyledi. Sağlık Bakanlığı’nı gerçek rakamları gizlediğini belirten Bulut ekledi: “Gidenlerin yerini tayinlerle kapatmaya çalıyorlar. Bir türlü tutturamıyorlar.”
