Erdoğan'dan 'müsilaj' talimatı: Bir de Karadeniz'den yayılırsa bu bela büyür

Erdoğan'dan 'müsilaj' talimatı: Bir de Karadeniz'den yayılırsa bu bela büyür

Dünya Çevre Günü'nde konuşan Erdoğan, Marmara Denizi'nde su yüzeyini ve artık derinleri de saran deniz salyası (müsilaj) ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na talimat verdiğini açıkladı. 'Haliç'te başardık' diyen Erdoğan, "Bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Benim korkum Karadeniz. Karadeniz'den yayılır Marmara'ya gelirse bu bela büyür" sözlerini kaydetti.

Marmara Denizi geçen yılın sonundan bu yana su yüzeyini ve derinlerini saran ve "deniz salyası" olarak adlandırılan müsilajla boğuşuyor. Müsilaj oluşumu, özellikle denizin derinliklerindeki hareketsiz canlıların üzerini sararak yaşamlarını tehdit ediyor. Denizin yüzeyinde görülen tabakalar ise altlarında yer alan deniz canlılarının oksijen almalarını engelleyerek ölmelerine sebep oluyor.

5 Haziran Dünya Çevre Günü Toplu Açılış Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a talimat verdiğini açıkladı.

Erdoğan, "Gecikmeden, İBB, İzmir, Konya niye yapmıyor demeyeceğiz, Bakanlık olarak bu işi koordinasyonunuza alacaksınız, başta Marmara olmak üzere müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Benim korkum bu Karadeniz'e yayılır, Marmara'ya girdisi olursa bela büyüktür" dedi.

mmm.jpg
Marmara Denizi kıyılarını kaplayan, halk arasında "deniz salyası" olarak da bilinen "müsilaj", Anadolu Yakası'nda bazı bölgelerde görülmeye devam ediyor

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Hastanelerimiz nasıl bu salgın döneminde milletimizin sağlığının korunmasında hayati öneme sahip olmuşsa, Millet Bahçelerimiz başta olmak üzere yeşil alanlarımız da insanlarımıza adeta nefes borusu olmuştur.

'KARADENİZ SAHİLİNİ KORDON BOYU OLARAK BİTİRECEK PROJE'

Çevre alanında gerçekleştirdiğimiz hizmetleri millet bahçeleri projelerimiz ile taçlandırıyoruz. 324 millet bahçesi yapma için kolları sıvamıştık. 61'ini tamamlayarak hizmete sunduk. 80 millet bahçesi ise yapım aşamasındadır. 183 millet bahçemiz ile ilgili çalışmalar ise ihale aşamasındadır. İnşa ettiğimiz her millet bahçesi ile sosyal, kültürel ve ekonomik değer katan cazibe merkezleri oluşturuyoruz. Çoğu millet bahçemiz insanlarımıza yürüme mesafesinde, depremlerde toplanma alanı olarak hizmet sunabilecek. Uzun Mehmet Camii ile birlikte oradan itibaren Karadeniz sahilini kordon boyu olarak bitirecek bir projeyi de hayata geçireceğiz.

'ÇEVRE BİZİM İŞİMİZ, YEŞİL BİZİM İŞİMİZ'

İBB Başkanlığı görevini devraldığımda İstanbul'da ağaç falan yoktu zaten. Görevi devraldık orta refüjlere kadar ağaçlandırdık. Fidan dikmedik, ağaç diktik. Fidanlar zaman alırdı. Ağaç ithal ederek 10 yaş 15 yaş grubundan ağaçlarla orta şeritleri ve yol kenarlarını ağaçlarla döşedik. Geçmişte şehir merkezlerindeki alanları milletimize kapatan anlayışı silmekle kalmadık, şehirlerimizi çok daha yeşil alanla buluşturduk. Çevre bizim işimiz, yeşil bizim işimiz. Bundan sonra da bunu yapmakla kalmayacağız, özellikle ağaçlandırmayı hızlandıracağız.

'EDİRNE'DEN HAKKARİ'YE KADAR BİSİKLETLE GİDİLEBİLECEK'

Şehirlerimizde bisiklet kullanımı teşvik ediyoruz. Tıpkı Konya gibi. Giderek yaygınlaştırdığımız bisiklet yolları ile bisiklet kullanımı artırıyoruz. Bisiklet Yolu Master projemiz tamamlandığında Edirne'den Hakkari'ye kadar güvenli ve kolay bir şekilde bisikletle gidebilecektir.

Pendik ve Kartal'ı metan gazı tehlikesinden biz kurtardık. Katı atık toplama tesislerimiz nüfusumuzun 70 milyonuna hizmet veriyor. Atık su arıtma tesisi sayısını 145'ten bin 175'e çıkardık. Artık atık suyun pek çok farklı alanda ullanma ihtimali doğmuştur. Bu tür yatırımları destekliyoruz.

'BU BELADAN DENİZLERİMİZİ KURTARACAĞIZ'

Son dönemde Marmara'da karşımıza çıkan müsilaj gibi sorunların kaynağı arıtılmadan denizlere bırakılan atık sulardır. Bu konuda Çevre Şehircilik Bakanıma talimatı verdim. Hiç gecikmeden 'İstanbul Büyükşehir Belediyesi niye bunu yapmıyor, İzmir niye yapmıyor, Konya bunu niye yapmıyor, şu niye yapmıyor, bu niye yapmıyor?' demeyeceğiz. Çevre Şehircilik Bakanlığı olarak bu işi koordinasyonuna alacaksınız, üniversitelerle beraber el ele verip bütün başta Marmara olmak üzere, bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Biz bunu yapar mıyız? Yaparız. Biz bunu Haliç'te yaptık mı? Yaptık. Haliç'i nasıl temizlediysek ki daha büyük bela idi, inşallah müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız.

'KARADENİZ'DEN YAYILIRSA BELA BÜYÜK'

Tabii benim korkum şimdi bu Karadeniz'e yayılır, Karadeniz'den bir de Marmara'ya bunun bir girdisi olursa bela büyüktür. Hiç gecikmeden bu adımı atmamız lazım. Tabii iklim değişikliği sebebiyle deniz suyu sıcaklığındaki artışın da bu tabloda önemli bir payı var. Bakanlığımız 300 kişilik bir ekiple Marmara'nın 91 ayrı noktasında, karada da tüm atık su arıtma, katı atık tesisleriyle kirlilik kaynağı olabilecek her yerde şu anda denetimlerini sürdürüyor. Müsilaj istilası ancak belediyelerden üniversitelere ve özel sektörümüze kadar tüm kurumlarımızın ortak gayretiyle çözülebilecek bir sorundur. Hazırladığımız eylem planıyla tüm kurumlarımızın katkısını alarak bu meselenin üstesinden geleceğimize inanıyorum."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (17)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
17 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN