BÜŞRA CEBECİ
Menzil tarikatında Şeyh Abdülbaki Elhüseynî’nin 2023’teki vefatının ardından başlayan liderlik çekişmesi hem sokaklara hem mahkeme dosyalarına taşınmış durumda. Üç erkek oğul, farklı kollar oluşturarak kendi çevrelerinde şeyhlik ilan etmişti. Bu ayrışmayla birlikte tarikat tabanı da ikiye bölündü: Semerkand grubu (Fettah ve Mübarek Elhüseynî cephesi) ve Serhendi grubu (Sâkî Elhüseynî cephesi). Yıllardır aynı çatı altında ibadet eden müritler arasındaki anlaşmazlıklarda geçen hafta ilk kez kan döküldü. Tartışmanın temelinde İstanbul Sancaktepe’deki tarikat mensuplarının bağışlarıyla inşa edilip dergâh olarak kullanılan ama bölünme sonrası paylaşılamayan iki bina var.
Tapuları geçmişte bazı kişilerin üzerine yapılmış binaların kağıt üstündeki sahiplerinden biri, Semerkand grubuna geçti. Bu kişi, yapıların kendisine ait olduğunu ileri sürerek ‘Serhendi’ye mensup müritlerin “mülkünü işgal ettiğini” iddia edip kaymakamlığa şikâyette bulundu; “Din istismarcılığı yapıyorlar” dedi. Kaymakamlık, iddiaları incelemek üzere bir memur görevlendirdi. Bu süreçte iki grup bina önünde karşı karşıya geldi; tartışma kısa sürede silahlı saldırıya dönüştü. Semerkand grubundan, Fettah Elhüseynî’nin müridi olduğu belirtilen bir kişinin ateş açması sonucu 4 kişi yaralandı. Kavganın merkezindeki mülklere ilişkin tahkikat ise tamamlandı.
KARAR’ın ulaştığı kaynaklara göre; şikâyetçinin talebi reddedildi. Fezlekede “Binalar, tapuda şikayetçi adına kayıtlı ama yaklaşık 5 yıldır vakıf adına, umuma açık biçimde kullanılıyor. Bina sahipleri, bu süre boyunca herhangi bir başvuru ya da itirazda bulunmamıştır. Yalnızca son iki yılda ‘kullanım hakkı’ nedeniyle anlaşmazlık çıktığı tespit edilmiştir. Bir taşınmazın fuzulen işgal sayılabilmesi için sahibinin rızası dışında zorla el konulması gerekir. Ancak bu olayda kişilerin herhangi bir zor kullanarak taşınmaza girmediği, yerin uzun yıllardır umumun kullanımına ait olduğu anlaşılmıştır” ifadelerine yer verildi.
