Osmanlı mutfağının vazgeçilmez tatlısı Ramazan ayıyla birlikte sofralarda yerini alıyor! Yılların ustası güllaç için en önemli püf noktasını paylaştı. O olmazsa olmaz...
Ramazan ayının en sevilen tatlılarından güllaç, hafifliği ve kendine has lezzetiyle iftar sofralarındaki yerini alıyor. Osmanlı mutfağından günümüze uzanan bu geleneksel tatlı, özellikle sütlü ve hafif olmasıyla dikkat çekiyor. Ustalar, güllacın püf noktalarına dikkat çekerken, merdiven altı üretimlere karşı da vatandaşları uyarıyor.
RAMAZAN AYINDA GÜLLAÇ TEZGAHLARDA YERİNİ ALDI
Osmanlı saray mutfağından günümüze miras kalan güllaç, Ramazan ayında iftar sofralarının vazgeçilmez tatlıları arasında yer alıyor. Hafif ve sütlü yapısıyla tercih edilen bu özel lezzet, tatlı ustalarının yoğun mesaisiyle tezgahlarda yerini almaya başladı. Ceviz, fındık ya da Antep fıstığı ile zenginleştirilen güllaç, nar ve çeşitli meyvelerle süslenerek göze hitap eden bir sunumla iftar sofralarına konuk oluyor.
Tatlı ustası İbrahim Taşdemir, güllacın yapımındaki püf noktalarına değinerek, "Güllacın olmazsa olmazı süt, sütün içerisine şeker, 1 yemek kaşığı gül suyu ekliyoruz. 1 litre süte 300 gram şeker olacak şekilde güllacın her katmanını sütle yumuşattıktan sonra isteğe bağlı olarak güllaç arasına fıstık, ceviz ve fındık gibi çeşitleri ana malzeme olarak ekleyebiliriz" dedi.
GÜLLACIN VAZGEÇİLMEZİ GÜL SUYU
Güllaç, Osmanlı döneminde saray sofralarında yer alan nadir tatlılardan biri olarak biliniyor. Günümüzde ise özellikle Ramazan aylarında daha fazla tüketiliyor. Usta tatlıcılar, güllacın orijinal tarifine sadık kalınması gerektiğini vurgularken, güllacın en önemli bileşenlerinden birinin gül suyu olduğunu belirtiyor.
Tatlı ustası Taşdemir, "Güllacın içerisinde süt var, şeker ve olmazsa olmaz gül suyu var. İçerisinde ceviz, üzerinde ise meyve çeşitleri var. Portakal, nar, kivi ve çilek gibi meyvelerle süslenebilir. Her Ramazan bu lezzete talep oluyor, talepleri karşılamaya çalışıyoruz. Sütlü tatlı olduğu için biraz daha ilgi diğer tatlılara göre fazla. Yeni jenerasyon biraz daha seviyor bu tür tatlıları. Onun için biz de bu şekilde hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Ortalama olarak 8-10 tepsi güllaç satışlarımız oluyor. Güllacın olmazsa olmazı gül suyu. Vanilya katanlar var ama ben güllaç içerisinde gül suyunu tercih ediyorum" ifadelerini kullandı.
HAFİFLİĞİYLE TERCİH EDİLEN LEZZET
Konya Pastacılar Esnaf Odası Başkanı Kadir Kağnıcıoğlu ise güllacın son yıllarda daha fazla ilgi gördüğünü belirterek, "Güllaç son zamanlarda Ramazan aylarının olmazsa olmaz lezzeti haline geldi. Eskiden güllaç pek tercih edilmezdi. Bunun tercih sebebi de sütlü ve hafif olması yönünden çok tercih edilen bir lezzet. Ramazan aylarında özellikle daha çok satılan bir ürün ve hafif, midede ekşime yapmadığı için tercih ediliyor, herhangi bir sıkıntısı yoktur. Sadece süt ve hamur yaprağından oluşan bir tatlı" diye konuştu.
VATANDAŞLARA MERDİVEN ALTI ÜRÜN UYARISI
Güllaç alırken dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu belirten Kağnıcıoğlu, merdiven altı üretimlere karşı vatandaşları uyararak "Vatandaşlarımıza özellikle bildikleri yerlerden almasını tavsiye ediyoruz. Merdiven altı üretilen alışveriş yapılırsa sağlığımızı da tehlikeye düşürebilir. Vatandaşlarımız bilinen yerlerden alırsa bir sıkıntı durumunda haklarını da arama şansları olur. Merdiven altı ürünlerde karşılarında muhatap bulamazlar" dedi.
Ramazan ayının vazgeçilmez tatlarından biri olan güllaç, hem hafifliği hem de lezzetiyle iftar sofralarında yerini alırken, uzmanlar geleneksel tariflerin korunmasını ve güvenilir yerlerden alışveriş yapılmasını öneriyor.