Ordu’da yaşayan Ersin ve Kübra Saraç çifti, altı yıldır Türkiye’yi karış karış gezerek cami duvarlarını geleneksel motiflerle süslüyor. Uyumlu bir ekip olan çift, şimdiye kadar 150 camiye sanatlarını taşıdı.
Trabzonlu nakkaş Ersin Saraç, 12 yıl önce başladığı bu sanatı önce tek başına, son altı yıldır ise eşi Kübra Saraç ile birlikte sürdürüyor. El emeğiyle adeta dantel gibi işledikleri cami duvarları, Saraç çiftinin özverili çalışmalarıyla hayat buluyor.
NAKKAŞLIĞA MATBAADAN GEÇİŞ
49 yaşındaki Ersin Saraç’ın sanata olan ilgisi, yıllar önce matbaada çalışırken başladı. Nakkaşlığa duyduğu hayranlık, onu meslek değiştirmeye yöneltti. 12 yıl önce radikal bir karar alarak matbaadaki işinden ayrıldı ve bir nakkaş ustasının yanında çıraklığa başladı. Yıllarca sabırla öğrenerek zanaatın inceliklerine hâkim oldu.
Altı yıl boyunca tek başına çalışan Ersin Saraç, edindiği birikimi eşi Kübra Saraç’a da öğretti. Kısa sürede ustalaşan Kübra Saraç, bu sanatı tutkuyla benimsedi ve çift, mesleklerini birlikte icra etmeye başladı.
SIRT SIRTA TÜM TÜRKİYE’Yİ GEZİYORLAR
Saraç çifti, Türkiye’nin dört bir yanından aldıkları talepler doğrultusunda şehir şehir dolaşıyor. Camilerin iç mimarisine uygun olarak motifler hazırlayan çift, her projeye özel bir tasarım planlıyor.
Yaptıkları çalışmalarda yüksek kaliteli boya kullandıklarını vurgulayan Ersin Saraç, süslemelerin en az 30 yıl dayanıklılığını koruduğunu söylüyor. İşlerinin ince işçilik gerektirdiğini belirten Saraç, çalışma sürelerinin işin kapsamına göre bir hafta ile üç ay arasında değiştiğini ifade ediyor.
Bugüne dek 150 camide duvar süslemesi gerçekleştirdiklerini dile getiren Saraç, yurtdışında da iz bıraktıklarını söylüyor. Kosova’daki bir caminin iç süslemelerini de üstlendiklerini belirten Saraç, bu sanatı uluslararası boyuta taşımaktan gurur duyduklarını aktarıyor.
KÜBRA SARAÇ: “BU MESLEĞİ BU KADAR SEVECEĞİMİ DÜŞÜNMEZDİM”
39 yaşındaki Kübra Saraç, eşine destek amacıyla başladığı bu yolda kendisini sanatın içinde buldu. Zamanla nakkaşlığa büyük bir ilgi duymaya başladığını anlatan Saraç, “Ama bu işi bu kadar seveceğimi hiç tahmin etmezdim. Şimdi severek ve gururla yapıyorum,” diyor.
Nakkaşlığın kadınlar için uygun bir zanaat olduğunu düşünen Kübra Saraç, kadınların elinin değdiği her işin güzelleştiğine inanıyor. “Eşimle birlikte yaz-kış demeden cami cami geziyoruz. Sırt sırta çalışıyoruz. Onu hiçbir zaman yalnız bırakmadım,” diye konuşuyor.
Çalışmalarını gören genç kadınların kendisinden ilham aldığını belirten Saraç, ileride kurslar açarak bu sanatı öğretmeyi ve yeni ustalar yetiştirmeyi hedefliyor.
ÇIRAK YETİŞMİYOR, DESTEK BEKLİYORLAR
Ersin Saraç, mesleğe olan ilginin azaldığını ve özellikle gençlerin bu sanata yönelmediğini dile getiriyor. Nakkaşlık gibi geleneksel zanaatların devamı için destek gerektiğini ifade eden Saraç, belediyeler tarafından açılacak kurslara gönüllü olarak katkı vermeye hazır olduklarını söylüyor.
Zanaatla hayatlarını birleştiren Saraç çifti, hem kültürel mirası yaşatıyor hem de duvarlara nakış gibi işlenen desenlerle camilere yeni bir ruh kazandırıyor.
