PKK lideri Abdullah Öcalan’ın dinlenmesi yönündeki taleplerin ardından hükümetin, bölgedeki çözüm sürecine yönelik hukuki ve idari hazırlıklara ekim ayının ortasında başlaması bekleniyor. Yasal düzenlemeler üç aşamalı bir yol haritası izleyecek ve "Eve Dönüş" projesiyle entegre edilecek.
DEM Parti'den 'Komisyon Öcalan'ı dinlesin' çağrısı: Sürecin başarısı için belirleyici önemde
BİRİNCİ AŞAMA: SİLAH BIRAKAN ÖRGÜT TANIMI
Sürecin ilk ve en kritik aşaması, Türk Ceza Kanunu (TCK) ile Terörle Mücadele Kanunu'nda (TMK) yapılacak olan "kod kanun" düzenlemesi olacak.
Amaç: Silah bırakan terör örgütlerinin ve bu örgütlere üye olup suça karışmayan kişilerin hukuki tanımlarının netleştirilmesi.
Kapsam: Teröre sadece fikirsel destek veren, yardım ve yataklık eden ancak doğrudan suça karışmayan kişilerin hukuki statüleri bu aşamada belirlenerek tasfiye edilecek.
Kurtulmuş'tan Öcalan'ın dinlenmesi talebine yanıt: Kararı nitelikli çoğunluk verecek
İKİNCİ AŞAMA: İNFAZ VE PİŞMANLIK DÜZENLEMESİ
İlk aşamada belirlenen kriterlere uyan kişiler için infaz düzenlemesi devreye girecek. Terör örgütü üyelerinin, işledikleri suçların niteliğine göre 'etkin pişmanlık', 'denetimli serbestlik' ve 'koşullu salıverilme' gibi infaz hükümlerinden yararlanmaları sağlanacak.
DEM Parti’den “umut hakkı” açıklaması: AİHM kararları uygulanmalı
Hatimoğulları'ndan Öcalan'la görüşme çağrısı: “PKK silah bıraktı, devlet somut adım atmadı”
ÜÇÜNCÜ AŞAMA: KORUCULUK SİSTEMİ DEĞİŞİYOR
Silahların tamamen bırakılması ve hukuki süreçlerin tamamlanmasının ardından projenin en kapsamlı idari aşamasına geçilecek.
Koruculuk Sisteminin Sonu: Bölgede yaklaşık 29 yıldır devam eden 66 bin kişilik koruculuk sistemi kademeli olarak kaldırılacak.
Statü Değişikliği: Mevcut korucular mağdur edilmeyecek; önemli bir bölümünün statüsü özel güvenlik görevlisi olarak değiştirilecek veya bölgeye yatırım yapacak şirketlerin güvenlik personeli kadrolarına kaydırılmaları sağlanacak.
Örgüt Yöneticileri: Terör örgütü yöneticilerinin hukuki durumları ise ilk iki aşamadan sonra ve Türkiye’de yaşamak istemeleri halinde ayrı bir değerlendirmeye tabi tutulacak.
