Başkan olursam Ukrayna'ya barışı bir günde getiririm' diyen Trump, 20 Ocak'ta göreve başladı ve 28 Şubat'ta Beyaz Saray'da Zelenski’yi ağırladı. ABD'nin 350 milyar dolar destek verdiğini söyleyip karşılığında Ukrayna liderinden ülkenin nadir elementlerini istedi ve Rusya'yı memnun edecek bir anlaşmaya zorladı. Savaşı Kiev'in çıkardığını belirtip övgü dizdiği Rus lider Putin'le 15 Ağustos'ta Alaska'da buluştu. Ancak konuşulanların açıklanmadığı zirve sonrası Trump, politikasını tamamen değiştirip Rus petrol şirketlerine yaptırım kararları aldı.
28 MADDEDE UKRAYNA’NIN TESLİMİYETİ
Türkiye dahil müttefiklerini yaptırıma zorlayan Trump'ın yeni tutumu da uzun sürmedi. Bir ay geçmeden Kiev'in önüne ağır bir anlaşma koydu. Donbas ve Kırım'ı Rusya'ya bırakan, Ukrayna'nın NATO üyeliğini imkansızlaştıran anlaşmanın imzalanması için Trump perşembeye kadar süre tanıdı. Zelenski 'Onur ve özgürlüğümüzden vazgeçmeyiz.' dedi. Gelişmeden memnun olan Putin ise 'Ukrayna’nın ABD planını kabul etmemesi gerçekçi değil' ifadesini kullandı.

ZELENSKİ: UKRAYNA TARİHİNİN EN ZOR SEÇİMİYLE KARŞI KARŞIYA
BAŞ DÖNDÜREN U DÖNÜŞLERİ
Trump, göreve döndüğünden beri Rusya’ya destek ile Ukrayna’ya destek arasında gidip geliyor. Dünyanın gözü önünde Zelenski’yi azarlayan Trump daha sonra Rusya’ya ‘kağıttan kaplan’ diyerek yaptırım uygulamıştı. Son olarak Ukrayna’yı bir tür ‘teslim’ anlaşmasına zorluyor. Zelenski ise ‘ya onurumuzu ya önemli bir ortağı kaybedeceğiz’ dedi.
Trump yönetimi, Ukrayna’daki savaş konusundaki tutumunda bir tür sarkaç gibi davranarak, yıl boyunca Ukrayna yanlısı ve Rusya yanlısı tutumlar arasında gidip geldi. Bu hafta ise Moskova’ya doğru sert bir dönüş yaparak yine dünya kamuoyunu ve müttefiklerini şaşırttı. ABD Başkanı’nın ikinci dönemine başladığı bu yılın başında sık sık övdüğü Rus mevkidaşı Vladimir Putin’e yakın politikalar izlemesi bekleniyordu. Nitekim 28 Şubat’ta Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi Beyaz Saray’da ağırlayan Trump, yardımlar karşılığında 350 milyar dolarlık nadir elementi istedi. Ukrayna liderini kameraların önünde ‘kartın yok’ diye azarladı, ardından kovdu. Tüm dünyanın tepkisini çeken bu olaydan sonra 25 Nisan’da ikili bu kez Papa Francis’in cenaze töreni için geldikleri Roma’da kısa bir görüşme yaptı. Ağustos ayına gelindiğinde ise iki taraf tekrar Beyaz Saray’da bir araya geldi. Bu kez toplantıya sıcak hava damgasını vurdu, espriler havada uçuştu. Trump’a defalarca kez teşekkür eden Zelenski, nadir elementler konusunda ABD ile anlaşmaya vardıklarını duyurdu. Kısa süre sonra Trump bu kez Putin’le Alaska’da bir zirvede bir araya geldi. Trump, Ukrayna’nın toprak tavizi vermesinin kaçınılmaz olduğunu savundu. Ancak Eylül ayında Trump’ın tekrar ‘U dönüşü’ yapıp ‘Ukrayna, kaybettiği topraklarını geri alabilir’ diye açıklama yapması ve Rusya’yı ‘kağıttan kaplan’ diye nitelemesi Moskova’yı tedirgin etti. Trump da Putin’le Macaristan’da yapılması öngörülen ikinci zirveyi ‘zaman kaybı’ diye niteleyerek 23 Ekim’de Rus petrol şirketlerine yaptırım kararları aldı. Türkiye dahil NATO müttefiklerini de buna zorlayan Trump’ın yeni politik turumu da uzun süreli olmadı. Bu haftanın başlarında, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için Trump yönetimi 28 maddelik yeni bir plan hazırladı. Bunlar arasında, Donbas bölgesinin tam kontrolünü sağlayacak toprakların Rusya’ya devri de bulunuyor. Plana göre, Ukrayna ordusunun sayısı da bugünkü 900.000’den 600.000’e düşürülecek. Ayrıca Ukrayna, anayasasında NATO üyeliği peşinde olmayacağını ve topraklarında yabancı asker barındırmasının yasak olduğunu belirtmek zorunda kalacak, bu da Avrupa’nın barışı güvence altına alma planını fiilen bozacak. Ukrayna yetkilileri Financial Times’a, Amerikalıların Zelenski’nin perşembe Şükran Günü’ne kadar anlaşmayı imzalamasını istediklerini ve tüm sürecin Aralık ayı başlarında tamamlanması gerektiğini söylediler. ABD’li yetkililerin, Ukrayna’nın anlaşmayı kabul etmemesi halinde askeri yardımı ve istihbarat paylaşımını kesecekleri bildirildi. Zelenski ise, Ukrayna’nın “tarihinin en zor anlarından birini” yaşadığını ve “onurunu kaybetmekle önemli bir ortağı kaybetme riski” arasında acı bir seçimle karşı karşıya olduğunu belirtti.
PUTİN PLANINDAN MEMNUN: RUSYA'NIN YENİLMESİ BİR HAYAL
Vladimir Putin, Ukrayna’nın savaşı sona erdirmek için ABD’nin planını kabul etmemesinin gerçekçi olmadığını belirterek, “Ukrayna buna karşı çıkıyor. Görünüşe göre Ukrayna ve Avrupalı müttefikleri hala hayaller kuruyor ve savaş alanında Rusya’ya stratejik bir yenilgi yaşatmayı hayal ediyor” dedi. Rus liderin olumlu tepkisi, anlaşmanın “teslimiyet” anlamına geldiği yönündeki Avrupalı ve Ukraynalı yetkililerin görüşlerine ağırlık kazandırdı. Rusya’nın ulusal güvenlik konseyine hitap eden Putin, 28 maddelik planı, Ağustos ayında Donald Trump ile Alaska’da yaptığı zirve öncesinde ABD ile görüşülen planın “yeni bir versiyonu” ve “modernize edilmiş hali” olarak nitelendirdi ve Moskova’nın bu planı kabul ettiğini söyledi. Putin, planın “nihai barış anlaşmasının temelini oluşturabileceğini” belirtti.
