Milli eğitimde ‘Her bakanla sil baştan’ anlayışı terk edilmiyor. Oturmuş bir yapının en gerekli olduğu alanda açık liselerin kaldırılması ve sınav sisteminin değiştirilmesiyle başlayan furya bu kez kursların kapatılmasıyla sürdü. Merdivenaltı kurumlarla mücadele olumlu karşılandı ancak altyapısı oluşturulmadan günlük kararlarla hayata geçirilen uygulamalara artık son verilmesi gerektiği belirtildi.
Gelecek nesillerin yetiştirildiği milli eğitimde her bakanla sistemin değişmesi oturmuş bir yapı kurulmasını engelliyor. Bunun vahim sonuçları ise eğitimin kalitesini ölçen uluslararası endekslere yansıyor. Raporlar, Türkiye’nin geriye gidişini ortaya koyuyor. Eğitimcilerden ‘devamlılık şart’ uyarısı gelirken Milli Eğitim Bakanlığı’na Yusuf Tekin’in gelişiyle yine neşter çıktı. Açık liseler kapatıldı, ilköğretimde sınav sistemi revize edildi.
MEB’DEN RUHSAT ALMAYAN BİN 825 KAÇAK KURSUN FAALİYETİ BİTİRİLECEK
Son adım ise özel kurslar için geldi. MEB, bakanlığa bağlı olarak faaliyet gösteren kursların listesini yayımladı. Her kurumun tabelasına bir karekod yerleştirmesi zorunlu tutuldu. Listede bulunmayan ruhsatsız yerlerin ise kapatılacağı duyuruldu. MEB’e kayıt için verilen sürenin 18 Eylül’de dolmasıyla da kaçak kursların kapatılması için harekete geçildi. Hakkında ihbar bulunan bin 825 izinsiz kursa kilit vurulması için işlem başlatıldı.
