Her ne kadar yaşımız ilerlese de bazılarımız, o ilk heyecanı, merakı ve bitmek bilmeyen enerjiyi içinde taşımaya devam eder. Onlar, Zodyak'ın 'çocuk ruhlu' üyeleri; hayatı bir oyun alanı, her günü ise yeni bir macera olarak görenlerdir. Peki, bu eşsiz enerjiyi daima canlı tutan burçlar hangileri? Gelin, çocukluk neşesini yetişkinliğe ustaca taşıyan burçların sırrını mercek altına alalım.

KOÇ
Koç burçları, Zodyak'ın başlangıcıdır ve bu da onlara bir 'ilk çocuk' enerjisi verir. Koçun en belirgin özelliği, spontane ve fevri yapısıdır. Tıpkı bir çocuğun o an canının istediği şeyi anında yapmak istemesi gibi, koçlar da kararlarını hızla alır ve maceralara atılmaktan çekinmezler. Bitmek bilmeyen enerjileri, onları sürekli hareket halinde tutar. Bir koç, yeni bir oyun, spor ya da meydan okuma bulduğunda, o anki heyecanı gözlerinden okunur. Tıpkı küçüklerin her şeyin hemen olmasını istemesi gibi, koçlar da sabırsızdır. Bu sabırsızlık, onları girişimci ve öncü yapar; durup beklemek yerine hemen harekete geçerler. Ağızlarından çıkanı kulağı duymaz misali, koçlar dürüstlükte sınır tanımazlar. Bu bazen patavatsızlık gibi algılansa da, aslında çocuk saflığındaki temiz kalplerinden gelir.

ASLAN
Aslan burçları, güneşi temsil eder ve doğal olarak dikkat çekmek isterler. Onlar için hayat, herkesin izlediği büyük bir sahnedir. Bir çocuğun en sevdiği oyuncağı gösterirken duyduğu gurur gibi, aslanlar da başarılarını, yeteneklerini ve hatta yeni kıyafetlerini sergilemekten büyük keyif alırlar. Aslanlar, eğlencenin ve neşenin olduğu her yerde olmayı severler. Onlar için en büyük zevk, sevdiklerini bir araya getirip bol kahkahalı, gösterişli partiler düzenlemektir. Tıpkı yaptıkları bir resmi annelerine gösterip "Aferin!" bekleyen çocuklar gibi, aslanlar da övgü ve takdirle beslenirler. İlgi odağı olmak, onların çocuk ruhunu canlı tutar. Bir çocuğun en sevdiği şekerini paylaşması gibi, Aslanlar da çevrelerindekilere karşı son derece cömert ve koruyucudur. Onların sevgisi, sıcak ve koşulsuzdur.

YAY
Yay burçları, iyimserlikleri, neşeleri ve bitmek bilmeyen öğrenme arzularıyla gerçek bir 'çocuk ruhu' simgesidir. Onlar için dünya, keşfedilmeyi bekleyen dev bir atlas, her insan ise yeni bir kitaptır. Yaylar, sürekli bir arayış içindedir. Yeni felsefeler, yeni kültürler, yeni yerler... Tıpkı bir çocuğun bilinmeyene duyduğu saf merak gibi, Yaylar da özgürlük ve bilgi peşinde koşarlar. Bir yay, sorunları büyütmek yerine hemen çözüme odaklanır. Onların hayat felsefesi, her şeyin iyi olacağı yönündedir; bu da onları karamsarlıktan uzak, daima pozitif tutar. Şakaları, kahkahaları ve bazen biraz sakarlıklarıyla yaylar, bulundukları ortamın enerjisini anında yükseltirler. Hayatı çok ciddiye almamak, onların genç kalma sırrıdır.
