Her eve 12 bin lira fatura

Her eve 12 bin lira fatura

Türkiye, MB rezervlerinin akıbetine ilişkin gündeme kilitlendi. Ekonomistler “Satışın yapıldığı dönem ile bugünkü dolar kuru arasında 2 lira fark var. Yani kayıp 250 milyar TL. Bu da aile başı 12 bin TL ediyor” dedi. Eriyen rezervin, doğrudan 83 milyonun cebine fazladan yük getirdiğini ortaya koyan en çarpıcı ‘tarif’, hassas konuda soru işaretlerinin bir an önce giderilmesine yönelik kamuoyundaki beklentiyi artırdı.

Merkez Bankası rezervlerine yönelik hükümet kanadından yapılan her açıklama çabası yeni soru işaretlerini beraberinde getirdi. Belirsizliğin devam ettiği süreçte konuya ilk işaret eden isim olan Gelecek Partili Kerim Rota ‘yükün’ vatandaşın sırtında olduğuna dikkat çekti.

Rota “128 milyar dolar, yaklaşık 250 milyar TL demek. Kişi başı 3 bin lira kayıp var. İlk satış ise 2019’un Şubat’ında, pandemiden bir yıl önce yapıldı. Kritik nokta bu” dedi. 

CHP LİDERİ KILIÇDAROĞLU: KANUNSUZLUĞU SORDUK KORKUP AFİŞLERİ İNDİRDİLER  

Hangi yöntemle sattın. Hangi tarihlerde yaptın? Hangi kurdan sattın? Soruları sorduk, tatmin eden yanıt yok. Korktukları için seferber olup bizim afişleri indirdiler. Açıklamaların da tamamı tutarsız.  

İYİ PARTİ LİDERİ AKŞENER: 128 MİLYAR İÇİN 128 AYRI MASAL ANLATIYORLAR 

128 milyar doları açıklayacağız diye 128 ayrı masal anlatıyorlar. Milletin hazinesindeki dövizi 6.20’den satan bu iktidar bugün 8.1 lira olan kur dolayısıyla kimlerin cebine 250 milyar lira koydu?

SP LİDERİ KARAMOLLAOĞLU: NASIL SATILDI KAÇTAN SATILDI BİRİ AÇIKLASIN 

128 milyar birilerine gitmiş. Sürekli çelişen farklı açıklamalar yerine çıkın tek bir ağızdan olup bitenleri tüm gerçekliğiyle anlatın. Hangi süreçler işletildi, kur oranları neydi, şimdiki durum nedir?  

DEVA PARTİSİ LİDERİ BABACAN: PROTOKOL 2018’DE DEĞİŞTİ SATIŞ BAŞLADI 

MB ile Hazine’nin 2017’de imzaladığı protokol bir yıl sonra Berat Albayrak’ın gelişiyle değiştiriliyor. Rezervin piyasaya sürülmesinin önü açılıyor. Ocak 2019’dan Eylül 2020’ye kadarki süreçte 130 milyar dolarlık döviz eritiliyor.  

karar-manset-22-nisan.jpg

Merkez Bankasının harcanan rezervlerini bir kez daha anlatan Gelecek Partili Kerim Rota, ortaya çıkan zararı paylaştı. Yabancı yatırımcılara o dönemde 6.28 TL üzerinden rezerv satıldığını söyleyen Rota, sadece kur farkından zararın 250 milyar TL olduğunu aktardı. Rota, kişi başı zararın ise 3 bin lira olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Ne yapacaktık, böyle davranmayıp da, başımıza gelenlere rıza mı gösterecektik?” dedi. 

Türkiye’nin ekonomi gündeminde aylardır geniş yer tutan ‘128 milyar dolar nerede?’ hem siyasiler hem de ekonomistler tarafından tartışılmaya devam ediyor. Muhalefet rezervin nasıl ve ne kadarının harcandığını tek tek anlatırken, hükümet tarafından yapılan açıklamalar hep aynı. Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, KARAR TV’de bir kez daha harcanan rezervi detaylandırdı.  

Yabancı yatırımcılara ‘ucuz’ sayılabilecek fiyatlarla döviz satıldığını belirten Rota, bu rakamın 6.28 civarında olduğunu ifade etti. Dün ise dolar\TL karşısında 8.20 seviyelerine kadar çıktı. Böylece sadece kur farkından zarar 250 milyar liraya yaklaştı. Dolar başına 2 lira zararın olduğunu aktaran Rota, kişi başı 3 bin TL, aile başına da 10-12 bin TL’lik kayıp olduğunun hesabını yaptı. 

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 102 milyar dolar rezerv ile ekonominin başına geçtiğini hatırlatan Rota, şunları söyledi: “Bunun 70 milyar doları bankalara ve piyasaya borçtu. 32 milyar dolar ise Merkez Bankası’nın kendi parasıydı. 6 Kasım 2020’de Berat Bey ayrıldığında durum şuydu: Bu 102 milyar dolar rezerv, 82 milyar dolara düşmüştü. 17 milyar dolarlık bir düşüş, aslında çok büyük bir düşüş değil. Ancak Merkez Bankası’nın 70 milyar dolarlık borç, 130 milyar dolara çıkmıştı.”  

28 milyar doların nasıl ortaya çıktığını anlatan Rota şunları söyledi: “Merkez Bankası aylık olarak ihracatçılardan döviz alır. Bu ayına göre değişir. 2019 başından Berat Bey’in bıraktığı güne kadar MB net olarak ihracatçıdan/ithalatçıdan 32 milyar dolar döviz satın aldı. Yani bilançosuna aldığı 33 milyar doları da satın aldı. Dolayısıyla bu 80’in üzerine 33 milyarı da ilave etmemiz gerekiyor. Bununla bitmedi, daha önce döviz iç borçlanması sıfırlanmıştı.  

O iki senelik dönemde 27 milyar dolarlık ek borçlanma oldu. Bununla beraber 140 milyar dolar ekliyoruz. Ama bundan 12 milyar dolar düşürüyoruz, niye? Hazine’nin satılmamış tek döviz mevduatı. Türkiye 2019’un Mart’ı ile 2020 Kasım arasındaki 20 aylık dönemde 128 milyar dolar Türk Lirası’na karşı Merkez Bankası bilançosuna sattılar.”  

Yabancı yatırımcılara ‘ucuz’ sayılabilecek fiyatlarla döviz satıldığını belirten Rota, bu rakamın 6,30 civarında olduğunu ifade etti. Yatırımcılar için çok karlı bir dönem olduğunu belirten Rota, bu işlemin gerçekleştiği usulü de anlattı: “Merkez Bankası rezerv yönetme yetisini, bir protokolle Hazine ve Maliye Bakanlığı’na devretmiş.

MB elindeki rezervi Hazine’ye vermiş, bu dövizi de Hazine en büyük kamu bankasına veriyor. O da piyasaya satmaya başlıyor, artık o piyasaya ne kadar sattığı ise günün sonunda hesaplaşıyorlar. Aslında bu işlemlerle kamu bankaları aracı ile yapıldı. Olay bu.”  

‘KRİZ İÇİN DEĞİL SEÇİM İÇİN SATTILAR’ 

Protokolden sonra ilk satışın tarihini de veren Kerim Rota “İlk satış 2019’un Şubat ayında yapıldı. Pandemiden bir yıl önce, yerel seçimlerden 1.5 ay önce. Kritik nokta odur. Türkiye 2018’de çok büyük bir kriz yaşadı, dolar 4 liradan 7 liraya fırladı. Merkez Bankası o dönemde tek kuruş döviz satmadı. Yerel seçimlerden 1.5 ay önce sattılar. Bu da bu dövizlerin siyasi saiklerle satıldığını gösteriyor.” 

‘YILDA 33 MİLYAR DOLAR GİTTİ’ 

AK Parti’nin 18 yıllık iktidarı döneminde cari açık verilemeyen tek bir senenin olduğu ifade eden Kerim Rota “O da 2019 yılı. Ben de soruyorum: Cari açık vermediğiniz yılda 33 milyar doları niye sattınız? Cari açık vermediğiniz bir yılda, 33 milyarı cari açık için satmadığınız da ortaya çıkıyor. Bu bilgiyi de kenara koyalım” dedi. 

‘NACİ İLE GELDİ ŞAHAP İLE ÇIKTI’ 

Kasım 2020’den sonra elinde TL tutanları da hesaplayan Kerim Rota “55 milyar dolar. 16 ile toplayınca da 71 milyar dolara çıkıyor. İyimser bir rakamla 55-70 milyar arasını yabancılar aldı. 52 milyar civarındaki bir rakamı da Türkiye’deki yatırımcılar aldı. Yabancılara giden gitti, Naci Ağbal ile 70 milyarın 16’sı geri döndü. Şahap Bey geldikten sonra 10 milyar geri çıktı. Cari açığı da hatta bu hesapla ölçmezsiniz” diye konuştu. 

‘EKONOMİK SALDIRIYA SEYİRCİ Mİ KALACAKTIK’ 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Ortada 128 milyar dolar diye gerçekle ilişkisi olmayan bir rakam döndüğünü söyleyen Erdoğan “Yaygarası yapılan 128 milyar dolar ne buhar olmuştur ne de haksız ve hukuksuz yere herhangi birilerinin cebine girmiştir” diyerek şunları kaydetti: “Sahada terör örgütlerine, uluslararası alanda müstemlekeciler karşı verdiğimiz mücadeleyi, ekonomide de faiz-kur-enflasyon şer üçgenine karşı yürüttük.  

Bu mücadeleden dolayı bizi suçlayanlara soruyorum: Ne yapacaktık, böyle davranmayıp da, başımıza gelenlere rıza mı gösterecektik? Şanlı 15 Temmuz kıyamını adeta cezalandırmak için başlatılan ekonomik saldırıya seyirci mi kalacaktık?” 

‘NE RAKAM DOĞRU, NE DE KAMPANYA’ 

Kampanyanın ve rakamın doğru olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Baştan sona yanlış, baştan sona cehalet. Aslına bakarsanız ortada 128 milyar dolar diye bir rakam, gerçekle ilişkisi olan bir rakam yok. Son iki yılda, Merkez Bankası kaynaklarından 30 milyar dolar cari açığın finansmanı için kullanılmıştır.  

Yabancı sermaye çıkışı için kullanılan rakam 31 milyar doları bulmuştur. Reel sektörün döviz cinsinden borcunu azaltmak için talep ettiği kaynak da 50 milyar dolara ulaşmıştır. Vatandaşlarımız da 54 milyar dolar karşılığı döviz ve altın alarak, tasarruf tercihlerinde değişikliğe gitmiştir. Gördüğünüz gibi, sadece 4 kalemde 165 milyar dolarlık bir rakam ortaya çıktı” ifadelerini kullandı. 

‘YER DEĞİŞTİRDİ YURTİÇİNDE KALDI’ 

Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Nereye harcandı diye yaygarası yapılan 128 milyar dolar, ne buhar olmuştur, ne de haksız ve hukuksuz yere herhangi birinin cebine girmiştir. Bu para ve çok daha fazlası, ekonominin aktörleri ve vatandaşımız arasında dolaşıma girmiş, yani yer değiştirmiş, ama sonuçta çoğu yine ülkemizin değeri olarak yurt içinde kalmıştır. Bu rezervi turşusunu kurmak için değil, ülkemizin ihtiyaç duyduğunda kullanması için büyütmüştük; o günler geldiğinde de kullandık.” 

‘OLAN DÖVİZİN TAMAMI EMANET’ 

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, KARAR TV’de önceki gün rezervlere ilişkin açıklamalarda bulundu. Her şeyin 2018’de imzalanan protokol ile başladığını belirten Babacan, şunları kaydetti: “Merkez bankası ile Hazine arasında 2017’nin Şubat ayında bir protokol yapılıyor. 26 Kasım 2018’de bu protokolde değişiklik yapılıyor.

Bu değişiklikle Merkez Bankası’nın döviz rezervi Hazine’nin kamu bankaları nezdinde piyasa sürülebilmesinin önü açılmış oluyor. Pandeminin başladığı ay Merkez Bankası’nın net döviz pozisyonu sıfırlanmış durumda.  

1 milyar altına düşmüş, Nisan’da da direkt eskiye düşüyor. Bugüne geldiğimizde, Merkez Bankası’nın internet sitesinde açıklanan rakamlara baktığımızda 89 milyarlık brüt döviz rezervi var. Bankanın zorunlu karşılıkları swapları ve Hazine’nin mevduatını düştüğümüzde eksi 62 milyar dolara düşmüş oluyor.  

Merkez Bankası ‘Benim bu kadar dövizim var’ diyor ama bu dövizin tamamı emanet hatta üstüne 62 milyar dolar Merkez Bankası piyasaya döviz borçlanmış durumda. Hatta şöyle olmuş; borçlanmış. Borçlandığını da satmış, harcamış. Onun için eksiye düşmüş, onun için elindekinden daha fazla piyasaya borcu var. Daha önce sattığı dövizler piyasadan borç alıyor, satıyor ve TL’ye çeviriyor. Nette Merkez Bankası piyasaya 62 milyar dolar döviz borçlu.”

‘BADİ EKREM İLE İNEK ŞABAN EL ELE VERDİ’ 

İYİ Parti lideri Meral Akşener de “Sayın Erdoğan’ın becerikli ellerinde ülke bir kayıplar ülkesi oldu” dedi. Akşener, şunları kaydetti: “Aşılar kayıp, gri pasaportla yurt dışına gönderilenler kayıp. Ege’de adalar, Mısır’da Rabia kayıp. Uçan ekonomi masalları anlatılırken 128 milyar dolarlık rezerv kayıp. Kayıpların peşine derdine düşenler için adalet kayıp. Milletin derdine düşenler için demokrasi kayıp. Milletimiz için hak kayıp, hukuk kayıp, huzur kayıp.”

Merkez Bankası’nın 128 milyar dolar rezervinin neden ve ne kadara satıldığını sorduklarını dile getiren Akşener “Bu defa cevap geldi. ‘Öyle bir para hiç olmadı arkadaşlar’ diyor. Biri çıkıyor ‘dağıttık’ diyor. Bir başkası çıkıyor ‘milletin cebinde’ diyor. MB Başkanı çıkıyor ‘bozdurulduğunu’ söylüyor. Sonra bakan çıkıyor ‘MB milleti bilgilendirilmeli’ diyor. 128 milyar doları açıklayacaklar diye 128 ayrı masal anlatıyorlar” açıklamasını yaparak şunları ekledi: “Ekonominin İnek Şaban’ı ile Badi Ekrem’i el ele verip döviz kurunu baskılamak için Hazine’deki dövizi sattı.”

‘MADEM KİME GİTTİĞİ BELLİ AÇIKLAYIN’

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da “128 milyar dolar kime satıldı, hangi süreçler işletildi, o zaman kur oranları neydi, şimdiki durum nedir?” diyerek kamuoyunun bu soruları sormaya hakkı olduğunu söyledi. Ayrıca açıklamasında “128 milyar dolar birilerine gitmiş. Merak edilen; o birileri kim? Para ne oldu değil, kime gitti?” ifadelerine de yer verdi.

Karamollaoğlu şöyle devam etti: “128 milyar dolar Merkez Bankası’ndan hazineye, hazineden devlet bankalarına, devlet bankalarından birilerine gitmiş. İstenen şu; O birileri kim? ‘Listeleri var biliyoruz.’ E tamam açıklayın. Var diyorlar rakamlar, açıklayın o zaman. Kimlere gitmiş, kimler kullanmış bunu. Çünkü arada büyük bir rant var. Para ne oldu değil, kime gitti.”

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (13)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
13 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN