İbrahim Turhan kimdir? Ekonomist Turhan MB Başkanı'nın görevden alınmasını yorumladı

İbrahim Turhan kimdir? Ekonomist Turhan MB Başkanı'nın görevden alınmasını yorumladı

İbrahim Tuhan hakkında "kimdir, nerelidir, kaç yaşındadır?" soruları Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın görevden alınması ile ilgili yorumları sonrasında sıkça sorulmaya başlandı. İbrahim Turhan 2008-2011 yılları arasında TCMB Başkan Yardımcısı olarak görev yapmıştı. Geçtiğimiz yıl ise siyaseti bıraktığını duyurmuştu. İşte İbrahim Turhan'ın biyografisi ve merak edilen diğer detaylar...

"İbrahim Mustafa Turhan kimdir, nerelidir, kaç yaşındadır?" Türk ekonomist ve akademisyen Turhan hakkında merak edilen bu sorular Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın görevden alınması kararının ardından, yaptığı açıklamalarla gündeme geldi.

Borsa İstanbul eski Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan, Çetinkaya'nın görevden alınması ile ilgili Twitter hesabından "Merkez Bankası kurumsallığı, bağımsızlığı ve para politikasının güvenilirliği açısından bu kararın olumsuz etki yaratacağından endişeliyim." açıklamasında bulundu.

İBRAHİM TURHAN KİMDİR?

Peki 2008-2011 yılları arasında da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkan Yardımcısı olarak görev yapmış olan İbrahim Turhan kimdir? İşte Turhan hakkında detaylar...

51 yaşındaki İbrahim Turhan 1968 yılında İzmir'de doğdu. Evli ve 3 çocuk babası olan Turhan, İzmir Saint-Joseph Fransız Erkek Ortaokulu ve Galatasaray Lisesinden birincilikle mezun oldu.

Boğaziçi Üniversitesi İİBF İşletme Bölümünü 1987 yılında Türkiye birincisi olarak kazandı. Marmara Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Enstitüsü Uluslararası Bankacılık alanında yüksek lisansını ve doktorasını tamamladı.

Cenevre Üniversitesi Institut Europeen (IEUG) ve Loughborough Üniversitesi bünyesinde misafir araştırmacı olarak bulundu.


Yeditepe Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü ile Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik Bölümünde yöneticilik yaptı.

1 Nisan 2004 tarihinde TCMB Banka Meclisi Üyeliği, 7 Haziran 2006 tarihinde Para Politikası Kurulu Üyeliğine seçildi. 8 Mayıs 2008 tarihinde TCMB Başkan Yardımcısı olarak atandı.

2008-2011 yılları arasında G-20 toplantılarına Türkiye'yi temsilen katıldı. 1 Ocak 2012'de İMKB'ye Başkan olarak atandı.

30 Aralık 2012'de İMKB ile İstanbul Altın Borsası ve İzmir Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsasının birleşmesiyle oluşturulan Borsa İstanbul AŞ'nin Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü oldu. Bu süre zarfında birçok uluslararası kurum ve kuruluşun yönetim ve danışma kurulu üyeliğinde bulundu.

SİYASETİ BIRAKTI

İbrahim Turhan geçtiğimiz yıl AK Parti İzmir Milletvekili iken, siyasete veda edeceğini duyurmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'na ve İzmir halkına teşekkür eden Turhan, şu ifadeleri kullanmıştı:

“Bugün gerçekleştirilen Ak Parti İzmir Kongresi ile Şubat 2015'te yine İzmir'de başladığım aktif siyasi faaliyet dönemimin sonuna geldim. Üzerimde bir emanet olarak taşıdığım milletin vekaleti görevini gerektiği gibi yapmak ve tertemiz bir biçimde bitirmek hamdolsun nasip oldu. Başta Sn.Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve beni siyasete davet ederek millete bu görevde hizmet etmeme vesile olan o günkü Genel Başkanımız- Başbakanımız Ahmet Davutoğlu olmak üzere bu süreçte destek olan tüm teşkilat mensuplarına ve İzmirli hemşehrilerime şükranlarımı arz ediyorum.”

19-07/06/ibrahim-turhan-334

İBRAHİM TURHAN'IN MERKEZ BANKASI KARARINA YÖNELİK AÇIKLAMALARI

İbrahim Turhan'ın Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın görevden alınmasıyla ilgili Twitter hesabından yaptığı açıklamanın tamamı ise şu şekilde:

"Bugün itibarıyla Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 35’inci maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2’nci maddesi gereğince görevden alındığı Resmi Gazetede yayınlandı. 

Merkez bankalarının başkanlık konumu çok kritiktir. Görevden alınan ve yerine atanan kişilerden bağımsız olarak, bu değişikliğin gerçekleşme yöntemine ve zamanlamasına benim aklım ermiyor. Bunun ciddi zararlar verebileceğinden endişe ediyorum. Başkanların görev süresi bitmeden görevden alınamaması, merkez bankası bağımsızlığının önemli bileşenlerindendir. Ayrıca ekonomi yönetiminde öngörülebilirlik ve kurumsallaşma açısından da kritik önem taşır. Bütün dünyada da böyle algılanır. 

375 sayılı Kanun Hükmünda Kararname; “Cumhurbaşkanınca süreli atanan üst kademe kamu yöneticileri, ilgili kanunlarda öngörülen görevden alma gerekçeleri yanında kurumsal hedeflere ulaşılamaması nedeniyle de süreleri tamamlanmadan görevlerinden alınabilirler.” diyor. Oysa TCMB Kanununun 28’inci maddesi; “Başkan(Guvernör) ANCAK, 27nci maddedeki yasakların gerçekleşmesi ve bu Kanunla kendisine verilen görevlerin devamlı surette ifasını imkansız kılacak durumların ortaya çıkması hallerinde, atanmasındaki usule göre görevinden af olunabilir” der. 

Özel kanun niteliğindeki 1211 Sayılı TCMB Kanunu görevden af edilmeyi sadece iki şarta bağlamışken KHK Hükmüyle Merkez Bankası başkanını görevden almak hukuken de yanlıştır. Bildiğim kadarıyla görevden alınan son başkan 12 Eylül rejimi döneminde İsmail Hakkı Aydınoğlu olmuştu. Kurumsallaşma ile ilgili bu hesaptan değişik zamanlarda paylaşımlarımız olmuştu.

Tekrar vurguluyorum; içeriğinden ve kişilerden bağımsız olarak, Merkez Bankası başkanının bu yöntemle değiştirilmesi kurumsallaşmaya, kurumsal kapasiteye ve bağımsızlığa büyük zarar verir. Merkez Bankası politikaları ile ilgili eleştirilerimi uzun süredir sözlü, son üç yıldır da yazılı olarak ifade ediyorum.

2011 Ağustos’tan beri ekonominin gerçekleri ile uyumlu, Merkez Bankası bağımsızlığının gerektirdiği ve sürdürülebilir para politikası izlendiğini düşünmüyorum. 2016’nın sonundan 2018 Eylül’üne kadarki uygulamalarla ilgili eleştirilerim ise bu hesapta açıkça yer alıyor. Buna rağmen Merkez Bankası kurumsallığı, bağımsızlığı ve para politikasının güvenilirliği açısından bu kararın olumsuz etki yaratacağından endişeliyim. 

25 Temmuz’da gerçekleştirilecek PPK toplantısı öncesinde, görev süresinin dolmasına 9 ay kalmış başkanın “kurumsal hedeflere ulaşılamaması nedeniyle” görevden alınması para politikasının bundan sonraki seyri açısından da büyük sıkıntı oluşturacaktır. Merkez Bankasının temel amacı olan fiyat istikrarını sağlama ve kalıcı kılma konusundaki performansı da, Hükümetle birlikte belirlenen enflasyon hedefine ulaşmadaki performansı da ortada. 

Para politikasındaki başarısızlığın en önemli nedeninin faiz konusunda mâruz kaldığı politik baskılar olduğunu biliyoruz. Bugünkü kararın Merkez Bankası'nın kurumsal hedeflerine ulaşmasına ne ölçüde katkı (!) sağlayacağını maalesef hep birlikte göreceğiz."

DİĞER GELİŞMELER İÇİN TIKLAYIN

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN