'Bölücü kebapçı' sözüne Bayramoğlu'ndan tepki: Kontrol altına alamayınca 'terörist' diyorlar

Yıldıray Oğur ve Gazeteci Yazar Ali Bayramoğlu Bi'KARAR Ver programında siyasilerin sistem değişikliği çalışmaları ve Türkiye'de tekrar gündeme gelen 'Yetmez ama Evet' tartışması konuşuldu. Gazeteci Yazar Ali Bayramoğlu, 2010 anayasa değişikliği referandumuna değinerek, "O metin yine karşıma gelse 'Evet' derdim" dedi. Bayramoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "bölücü kebapçıların işsizlikte payı vardır” sözünü ise zihniyetin dışa yansıması olarak değerlendirdi.

Yıldıray Oğur ve Ali Bayramoğlu Türkiye gündemini konuştu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Teröre yardım ve yataklık yapan bölücü kebapçıların işsizlikte payı vardır" sözlerini değerlendiren Bayramoğlu, "Faizi indirince dolar artıyor. Bu enflasyona yansıyor. Enflasyonu üretenleri 'kebapçılara' bağlanmak akıl dışı. Bahçeli'nin söylemini alan bir kitle var" diye değerlendirdi.

"KONTROL ALTINA ALMAYINCA TERÖRİST İLAN EDİYORLAR"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada enflasyona değinerek, işsizliğin sebebinin 'Bölücü kebapçı ' olduğunu söylemişti.

Bahçeli'nin, “Vatandaşlarımızın günlük iaşe çabasını istismar edip pireyi deve yapanlara da terörün acıklı maliyetini hatırlatmak görevimizdir. Teröre yardım ve yataklık yapan bölücü kebapçıların işsizlikte payı vardır” ifadelerinden sonra muhalefet partilerinden tepkiler gelmeye başladı. Konuyla ilgili değerlendirme yapan Gazeteci Yazar Ali Bayramoğlu, "Bu bir zihniyetin dışa yanması" ifadelerini kullandı.

Bayramoğlu, "Bu çok Sovyetik bir şey. Bir ideal piyasa tanımlıyorsun. Orada bir takım üretim faktörleri var. Orada öyle çalışmadıkları zaman kontrol altına alıyorsun ve kontrol altına alınamayınca terörist ilan ediyorsun. Başarısız oldukça daha da otoriter olacak bu mantık" dedi.

"HDP'SİZ BİR MUHALEFET SORUN OLUŞTURABİLİR"

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ile DEVA Partisi'nin 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' çalışmasının 3'üncü toplantısı TBMM'de gerçekleştirildi. Toplantıda HDP'nin olmaması dikkat çekerken, Bayramoğlu, HDP'nin toplantıda olmamasının aslında siyasi anlamda var olduğunu göstergesi olarak ifade etti. Bayramoğlu şunları kaydetti:

"Bundan şunu görüyoruz, iki kamp yarışacak. Muhalefet ne için yarışacak sorusuna cevap vermemişti. Bu toplantıyla belirlenecek bir adayın temel kriterlerinin neler olacağının belirlenmesinde de bir rol oynayacağı düşünüyorum. Siyaset hareketlendi. Toplantıda HDP'nin yokluğu HDP'siz bir muhalefet dizaynı olarak karşımıza çıkarsa ortaya bir sorun çıkarır. CHP işin amiral gemisi olarak kendini görüyor. Partisel diplomasi anlamında çok başarılı. İYİ Parti açıkçası siyasetsiz bir parti. Siyaset önermeyen mevcut siyaseti karşı çıkan biraz apolitik bir tavrı var. Mesela İYİ Parti, HDP ile masaya oturamayız diyorlar ama CHP, HDP ile masaya otururuz dediklerinde bir şey diyemiyorlar. Ama Akşener'de bir Demirel mayası var. Vatandaşla samimi ilişki kuruyor. Bundan dolayı da partinin oy oranları yükseliş durumunda."

"MUHAFAZAKAR KESİM ERDOĞAN'I ALFA KARAKTER OLARAK GÖRÜYOR"

Türkiye'deki muhafazakar kesimin siyasi partilerdeki karşılığına değinen Bayramoğlu, muhafazakar kesimin büyük bir bölümünün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı alfa karakter olarak gördüğünü ifade etti. Bayramoğlu, "28 Şubat'tan bu yana ulaşılan kültür, AK Parti ve Erdoğan'ın dokusunu oluşturdu. Erdoğan muhafazakar Cumhuriyet'inin kurucusu durumunda" ifadelerini kullandı.

"O METİN YİNE ÖNÜME GELSE 'EVET' DERDİM"

2010 yılında yapılan Anayasa referandumunda 'Yetmez ama evet!' kampanyası yürüten çevrelerin önde gelen isimlerinden olan yazar Orhan Pamuk ve sosyolog Nilüfer Göle, Fransa'da düzenlenen "Batı karşısında Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye" konulu panele katıldı. Pamuk kendisine yöneltilen "2010 yılında Anayasa referandumuna 'Yetmez ama evet!' deyip oy vererek, Türkiye'nin bu günlere gelmesine katkı yaptınız. Pişman mısınız?" sorusunu cevaplamazken, Nilüfer Göle ise "O dönemde, Türkiye'nin AB üyeliğine inanıyorduk. Büyük bir coşku, mutluluk içindeydik. Bazı şeyleri değiştirebileceğimizi düşünüyorduk" açıklamasında bulunmuştu. Bu olaydan sonra 'Yetmez ama Evet' tartışması tekrar Türkiye gündemine geldi. Bayramoğlu, bu tartışmayı siyasetsizlik olarak değerlendirdi.

Bayramoğlu şunları kaydetti:

"Türkiye ciddi bir okuma yapmış olursa siyaset olarak ne kadar geride olduğumuzu görür. Ön yargı ve öngörü aynı şey değildir. Bunu entelektüel bir suç olarak görüyorlar. Bu siyasetin reddidir. Bir demokrasi umudunun, bir değişim hamlesinin peşinden gidip, baskılara karşı cephe aldılar. Hata yapmışlar mıdır? Tabii. Koşan herkes düşer. Ama temel olarak baktığımız zaman, ben bu insanlar karşısında bizim pozisyonumuzu siyasi pozisyon olarak tanımlıyorum. O metin o koşullarda tekrar benim önüme sunulsa yine 'Evet' derdim"

Yıldıray Oğur ise 2010 referandumu sonrası Türkiye'de ordunun işlevsiz hale geldiğini söyledi.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN