Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu'nun sunduğu Ortak Akıl'da seçim barajının yüzde 7'ye düşürülmesi ve TÜİK'in açıklamış olduğu 21.7 büyüme oranları konuşuldu.
İktidarın yüzde 7 seçim barajı teklifinin ardından, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli seçim barajının tescillediğini açıkladı. Bu açıklamanın ardından, yüzde 7'lik seçim barajının siyasi partilere etkisi konuşulmaya başlandı.
Karar Yazarları Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu'da yüzde 7'lik seçim barajı tartışmalarını Ortak Akıl masasında değerlendirdi. Akyol, seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesinin iktidar tarafından demokratik şov olduğunu vurguladı. Akyol, ”Burada önemli olan barajın ittifak içerisinde geçerli olacak mı, olmayacak mı? İttifak içinde seçim barajı olursa bu MHP için yüzde 7 barajının anlamlı hale geldiğini gösteriyor. İttifak içerisinde baraj aranmayacaksa yüzde 7 barajının bir şov tarafı var. Ve HDP ile ilgili bir yön olduğunu söyleyebilirim. Barajın 7'ye düşürülmesiyle HDP oylarında azalma olacaksa, Doğu ve Güneydoğu'da AK Parti'nin bir kaç milletvekili çıkarmasını sağlayacaktır. Büyük parti ve küçük parti arasında tercih yapan sistemler arasında bu iktidar hiçbir şey yapamaz” dedi.
Barajsız parlamenter sistemin olamayacağını vurgulayan Akyol, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilecekse dağınık bir yelpazeyi istemek doğru değil dedi.
"YÜZDE 7 BARAJIYLA MHP'NİN PRESTİJİ KURTARMAK İSTENİYOR"
Karaalioğlu, “Yüzde 7'yle MHP'nin prestijini kurtaracak bir düzenlemeye karar verilmiş. İttifak içinde baraj ve daraltılmış bölge olmasa, MHP'nin prestiji kurtarılır, HDP'nin oyları dağılır AK Parti'ye gider” dedi.
"KILICDAROĞLU'NUN AÇIKLAMASI ÜZÜCÜ"
Kılıçdaroğlu'nın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde her partinin kendi adayını çıkarabileceği açıklamalarına değinen Karaalioğlu, açıklamanın çok önemli olduğunu söyledi.
Akyol ise bu açıklamanın üzücü olduğunu vurguladı. Akyol, "Bu açıklama, en çok oyu CHP alacaktır demek. Millet İttifakı'nın üzerinde anlaştığı bir aday yok. Ortak bir adayla girilmesinden yanayım. Hem merkez sağdan hem merkez soldan oy alabilecek bir aday konulması iyi olur"
"BU SİSTEM HER GÜN SEÇİMİ DÜŞÜNDÜRÜYOR"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye üzerindeki etkilerine değinen Karaalioğlu, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde her gün seçimi düşünmek zorundasınız. Erdoğan'da her gün seçimi düşünüyor. Bu sistemle hem kendi başına hem Türkiye'nin başına böyle bir sıkıntı yarattı" dedi.
Karaalioğlu, "Erdoğan bu şartlarda seçime gidemeyeceğini biliyor. Seçime gideceği gün ekonomiyi toparlamaya çalışıp, eski günlerden bahsedip böyle seçime gidecek. Ve Türkiye vakit kaybetmeye devam edecek" dedi.
Akyol, Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin bir yılı dolduğunda Ömer Çelik bazı yerler de kireçlenme sistemini kullanmıştı. Üzerinden 6 ay geçmişti hala ortaya bir revizyon koyamadılar. Bu sistem daha 3. yılında seçim satım ihlaline girdi. Aksaklıkları açıkça ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı'nın aşırı yetkileri, kurumları yok etti. Bahçeli, Türkiye Merkez Bankası'nın bağımsızlığını anayasaya koyalım demişti. Bu ne demek oluyor, şimdiki halini sindirememiş demektir" diye konuştu.
"KOALİSYONLARA MECBUR EDEN BİR SİSTEM"
Karaalioğlu, "Bu sistemin en birinci vaadi 'koalisyondan kurtulacağız' olmuştu. Şuan tam koalisyon modelindeyiz. Cumhurbaşkanlığı Sistemi, koalisyonlara mutlak mecbur eden bir sistem. Şu an en temel iddialarını kaybetmiş bir sistemde yaşıyoruz" diye konuştu.
Akyol ise sistemin öngörüsüzlükle oluşturulmuş ve hiçbir zihni yapılanma ile hazırlanmamış olduğunu ifade etti.
"TÜRKİYE'NİN İHTİYACI OLAN BÜYÜME DEĞİL"
TÜİK'in büyüme rakamlarına değinen Karaalioğlu, "Reel rakamlar açıklanmış. Bizde rakam cinlikleri alışkanlık oldu. Bu yılın Ocak, Şubat ve Mart ayı için artışında binde 9 bir büyüme olmuş. TÜİK'in açıkladığı rakam Türkiye'nin ihtiyacı olan büyümenin altında" dedi.
TÜİK'in rakamlarla oynanmasına Yunanistan'la örnek veren Akyol, "Yunanistan'ın sonu çok kötü oldu" diye konuştu.
İktidarın tek ekonomik modelinin inşaat olduğunu söyleyen Karaalioğlu, ülke kaynaklarının da bu sektörde heba edildiğini belirtti.
