Şirketlerde, işçiler, bankadan daha fazla kredi çekebilmek için işverenlerinden maaşlarını yüksek gösterecek bir yazı isteyebiliyorlar. Teoride çok da doğru olmayan, pratikte sıkça rastlanan bu durumda işveren, işçinin, gerçek maaşının üstünde bir maaş aldığını ifade eden bir yazı yazıyor, işçi de bu yazı ile bankaya gidip kredi alabiliyor.
İşveren imzalı maaş yazısı yetmiyor
İşçi, bu belgeyi aldığında istediği gerçekleştiği için hiçbir sıkıntı olmuyor fakat işler bozulduğunda, daha doğrusu işten çıkma ya da çıkarılma sürecinde ortaklık bozuluyor. İşçi, işverenden para alabilmek için bu belgeyi mahkemeye kadar taşıyor. Ama bu noktada işçi bir kuralın farkında olmadan hareket etmiş oluyor: Yargıtay, belgenin üzerinde işverenin imzası olsa bile, bankadan kredi çekmek için düzenlenen maaş yazısındaki ücrete tek başına güvenmiyor.
Yargıtay’ın bu konuyla ilgili kararı şu şekilde:
“Somut olayda mahkemece, davacı işçini ücretinin aylık net 1.200,00 TL olduğu kabul edilmiş ise de, ücretin miktarı hususunda tarafları dinlettiği tanıkların beyanları çelişkili olup tam bir kanaat uyandırmamaktadır.
Aylık ücretin 1.200,00 TL olduğuna dair Denizbank Isparta Şubesi’ne hitaben yazılan yazıda bankadan yüksek kredi çekmek için verilmiş olduğu yolundaki savunma dikkate alındığında tek başına ücreti doğrulayacak nitelikte değildir.
Mahkemece işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından özellikle ilgili meslek odasından emsal ücretin ne olabileceği araştırılarak sonuca gidilmesi gerekirken eksik araştırma ile davacının aylık ücretinin net 1.200,00 TL olduğunun kabulü hatalı olup bozma nedenidir.”
Dolayısıyla, işverenin, işçi kredi alabilsin diye hazırladığı belge, tek başına ücreti doğrulayacak nitelikte olmadığı için işverenin aleyhine de kullanılamıyor.
