Mehmet Akif Hamzaçebi: Dolandırıcıları İnfaz Kanunu ile çıkaranlar, esnafı Çek Kanunu ile mağdur etti | Özel Röportajlar

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, KARAR TV'de çarpıcı açıklamalarda bulundu: İnfaz Kanunu ile dolandırıcılar affedildi. Fakat Çek Kanunu nedeniyle borcu olan esnaf mağdur edildi. Bu yüzden hapse atılmış, çok sayıda mağdur esnaf vatandaşımız var.

MELEK GEDİK | KARAR

KARAR TV ekranlarına konuk olan CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Elif Çakır ile Yıldıray Oğur'un sorularını cevapladı.

Esnafın sıkıntılarını dile getiren Hamzaçebi "İnfaz Kanunu ile dolandırıcılar affedildi. Fakat Çek Kanunu nedeniyle borcu olan esnaf mağdur edildi. Bu yüzden hapse atılmış, çok sayıda mağdur esnaf vatandaşımız var. Bu konu ile ilgili Meclis'te çalışmalarımız var, Çek Kanunu ile mağdur olmuş insanlarımızın samimiyetine çok inanıyorum. Yaşadıkları kolay değil" diye konuştu. 

"EĞER TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ İSELER..."

Boğaziçi Üniversitesi'ne AK Parti'ye yakınlığı ile bilinen Prof. Dr. Melih Bulu'nun atanmasına gösterilen tepkilerin haklı olduğunu, öğrencilerin sadece akademik kimliğe sahip bir rektör istediklerini belirten Hamzaçebi "Öğrencilere yapılan muameleyi son derece sert buluyorum. Üniversite kapısına kelepçe takmak, polislerin öğrencilere karşı tutumu oldukça sert. Tabii ki polis herhangi bir olay yaşanması için önlem alabilir.

Fakat bırakın öğrenciler, akademisyenler istedikleri gibi görüşlerini ifade etsinler. Pankart çıkartsınlar, slogan atsınlar. Bundan kaçınmamak lazım. Şimdi öğrenciler için terör örgütü üyesi ifadesi kullanılıyor. Eğer bu kişiler terör örgütü üyesi ise... Peki, bugüne kadar neden yakalanmamışlar? Terör örgütü üyesi olanları, devletimiz çok sıkı takip ediyor. Gözaltına alıyor, mahkemeye sevk ediyor. Ne zaman birileri eyleme niyetlense hemen terör örgütü üyesi yaftası yiyor" dedi. 

01-002.jpgBoğaziçi Üniversitesi'ne Prof. Dr. Melih Bulu'nun atanmasını eleştiren CHP'li Mehmet Akif Hamzaçebi "Sayın Rektör, bu zamana kadar akademik kariyerinden ziyade siyasi kimliği ile öne çıkmış. AK Parti'nin Sarıyer teşkilatını kurmuş, milletvekili aday adayı olmuş" dedi.

"EKONOMİ BOZULDUKÇA KUTUPLAŞMAYI ARTIRIYORLAR"

Ekonomi bozuldukça iktidarın kutuplaşma siyaseti güttüğünü ve toplumun sürekli bölündüğünü vurgulayan Hamzaçebi, bu durumun anketlere yansıdığını da söyledi. Kutuplaşmanın seçim kazandıramayacağını ifade eden Hamzaçebi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP lideri Bahçeli'nin son bir haftada yaptığı 3 görüşme ile ilgili de görüşlerini paylaştı.

Sık görüşmelerinin normal olmadığını belirten Hamzaçebi şunları kaydetti:

"BAHÇELİ ERDOĞAN'IN ELİNİ DARALTIYOR OLABİLİR"

"Tabii ki bir haftada 3 görüşme normal değil. Günlük meseleleri konuşmak için normalde bir haftada 3 gün bir araya gelinmez. Ekonomik ortam seçime müsait değil. Şu anlamda görmüyorum; iktidarlar en iyi oldukları anda seçime giderler. Giderek oy kaybediyorsanız, seçime gitmezsiniz. Anketler özellikle AK Parti'nin oy kaybettiğini gösteriyor. Kazanamayacağınız bir seçime girmek istemezsiniz, girmezlerse daha 3 yıl gibi bir zamanları oluyor. Buna ihtimal vermiyorum ancak elbette bu görüşmelerin muhtemel seçim için... Zamanında seçim olmayacak fakat ben bu yıl bir erken seçim beklemiyorum.

Önümüzdeki yıl olabilir. Siyasette 24 saat bile çok uzun zaman derler, her an her şey değişebilir ama görünen tabloda bu yıl bir erken seçim söz konusu değil. Sayın Bahçeli de bir genel başkan olarak kendi partisinin başarısını gözetecektir elbette. Belki bazı konulardaki açıklamaları, Sayın Erdoğan'ın elini daraltıyor olabilir. Sayın Erdoğan'ın açılım yapmak istediği konularda Erdoğan'ın elini daraltıyor olabilir."

"KILIÇDAROĞLU BU KONUDA NET VE SAMİMİ"

Yeniden alevlenen başörtüsü tartışmaları için de Hamzaçebi şu ifadeleri kullandı:

"Bu tartışmaları ülke olarak geride bıraktık diye düşünüyoruz. Sayın Kılıçdaroğlu'nun Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olmasından sonra parti çok ciddi, tutarlı ve samimi bir politika ortaya koydu. Bir dönem başörtülü kızlar üniversitelere giremiyordu. Bunlar bu ülkenin, toplumun ve milletin çocukları... Ve bununla Türkiye yıllarını kaybetti. Kılıçdaroğlu, 'Genel Başkan olduğumda başörtüsü sorununu çözeceğiz' dedi. Ve bu sorun çözüldü. Ne Anayasa ne de yasa değişikliği yapıldı. Böyle bir sorun kalmadı.

Sayın Kılıçdaroğlu bu konuda samimi. Muhafazakar kesimler ona güveniyor, temaslarımda da böyle görüyorum. Fikri Sağlar'ın açıklamalarında da çok net bir cevap verdi. Parti içinden bir tablo aktarayım size. Mitinglerimize, toplantılarımıza bakıldığında başörtülü insanlarımız büyük bir çoğunlukla yer alıyor. Eskiden bunlar çok az sayıdaydı. Hiç yoktu dememiz de yanlış olur. Mesela Deniz Baykal, çarşaflı kadınlara rozet taktığında memleketim Trabzon'da bu hiç yadırganmadı. O zaman ilçe kadın kollarının yarısından fazlası başörtülüydü. Örgüt toplantılarında da tesettürlü kadınları görürsünüz. Bu tartışmalar ülkenin gündeminde olmamalı. Biz bu meseleyi geçtik, bitti."

02-001.jpgMerkez Bankası'nın rezervleri ile ilgili Meclis'e önerge verdiklerini belirten CHP'li Mehmet Akif Hamzaçebi, bu işten hem eski Hazine ve Maliye Bakanı'nın hem eski Merkez Bankası Başkanı'nın sorumlu olduğunu söyledi.

BORÇLU ESNAFIN 'ÇEK' İSYANI

Karşılıksız çekler nedeniyle birçok esnafın mağdur olduğunu ve binlerce esnafın bu nedenle hapis cezası aldığını hatırlatan Hamzaçebi, 5941 sayılı Çek Kanunu ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Hamzaçebi şunları kaydetti: "Kural şudur; ekonomik suça ekonomik ceza verilir. Bu da Avrupa Konseyi'nin 4 No'lu direktifi der ki; hiç kimse sözleşmeden doğan bir yükümlüğünü yerine getirmemiş olmaktan dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz. Biz de 2001 yılı Anayasa değişikliğinde, Anayasa'nın 31. maddesine aynen yerleştirdik. Çek bir sözleşmedir. Mal ya da hizmet aldınız, çek verdiniz. Diyelim ki o çek ödenmiyor. Alacaklı isterse ödenmediğini tespit edip yargı yoluna başvurur. Mahkeme önce para cezası verir fakat bu da ödemezse hapis cezasına dönüşür. Bu şekilde, 5 yıla kadar hapis cezasına dönüşmüş olan cezalar var... Karşılıksız çıkan çekler nedeniyle.

"BİNLERCE ÇEK MAĞDURU ESNAF VAR"

24 Mart 2020'de, pandeminin başında bir İnfaz Kanunu kabul edildi. Çek mağdurları için de bir madde konuldu ve dediler; sizlere 3 ay gibi bir süre veriyoruz. 26 Haziran 2020'ye kadar uzatıldı, sonra bu süreyi bir yıla çıkaran bir yasa konuldu. Böylece 26 Mart 2021'ye kadar uzatıldı. Ne uzatıldı? Karşılıksız çekler için bir ödeme planı yapıldı. 15 taksitle ödersen bu hapis cezasından kurtulacaksın. Tabii bu ilk başta makul gibi geliyor. Peki ama dolandırıcılar affedildi mi? Affedildi, 5 yıl hapis cezası olan dolandırıcı bir gün bile hapis yatmadan salıverildi İnfaz yasası uyarınca. Bu adamın ne günahı var? Borcunu ödeyememiş. Bunların arasında dolandırıcılar olabilirmiş. Tamam da dolandırıcıyı affettin. Sınırlı sayıda kötü niyetli var diye bunları mahkum edebilir misin? Sayısal olarak binlerce insan var, bu esnaf suçlu değil borçlu."

Esnafın çek sorunu nedeniyle itibarını kaybettiğini ve samimiyetlerine inandığı dile getiren Hamzaçebi, bu konu ile ilgili Meclis'te çalışma yaptığını anlattı:

"Eşitlik gereği bu vatandaşlara da aynı düzenlemeyi yapmak lazım. Meclis'te bu konuda kanun teklifim var, araştırma önergem var. 26 Mart 2021'ye kadar zamanımız var. Meclis'te konuyu tekrar gündeme getireceğim. Yasalaştıracağımıza inanıyorum."

Hamzaçebi'nin açıklamaları şöyle:

 

"Sayın Rektör, bu zamana kadar akademik kariyerinden ziyade siyasi kimliği ile öne çıkmış. AK Parti'nin Sarıyer teşkilatını kurmuş, milletvekili aday adayı olmuş. Öğrenciler aslında siyasal bir kimlik istemiyorlar, sadece akademisyen kimliği ile öne çıkmış bir isim istiyor. 

 

Ekonomi ile ilgili şu an herhangi bir reform yapılmadı. Hazine ve Maliye Bakanı ile Merkez Bankası Başkanı değişti sadece. Bu değişiklikler olunca insanlarda da 'Bakalım ne olacak' beklentisi oluştu. 

 

Türkiye'nin kısa vadede paraya ihtiyacı var. Fakat para yok. Kaynağa ihtiyaç var. Sadece yüksek faizle Türkiye'ye kaynak çekemezsiniz. Ekonomi için de hukuk lazım. Merkez Bankası rezervlerinin erilmesi ile ilgili Meclis'te araştırma verdik. Fakat reddedildi. Ne Hazine ve Maliye Bakanı ne de Merkez Bankası Başkanı bu işten kurtulabilir.

 

Bütçe görüşmeleri hem iktidarın hem muhalefetin sınavıdır. Bu ülkenin ihtiyaçlarını karşılayacak bir bütçe yok ortada.

 

Lütfi Elvan, Devlet Planlama Teşkilatı'ndan gelmiş bir isim. Umarım başarılı olur, ekonomideki sorunları bilebilecek bir isim. Türkiye'de yolsuzluk olmaz mı? Tabii ki var fakat gazetelerin manşetlerinde yok. Gazetelerin başlıklarını başka şeyler süslüyor."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN