Bu vitaminler ölüme bile götürüyor: Gıda takviyelerindeki tehlikeye dikkat!

Bu vitaminler ölüme bile götürüyor: Gıda takviyelerindeki tehlikeye dikkat!

Pandemi dönemiyle birlikte birçok kişi vitamin takviyelerini hayatına soktu. Bilinçsiz kullanımın tehlikeli olduğuna vurgu yapan uzmanlar ciddi sağlık sorunlarına dikkat çekti. Uzmanlar, özellikle A ve E vitaminlerindeki tehlikeyi işaret ederek A vitaminin hamilelerde fetüs gelişimine ve anne sağlığına zarar vereceğini; E vitaminin ise ölüm riskini artırabileceğini söyledi.

Pandemiyle beraber sağlıklı yaşam daha dikkat edilir hale geldi. Bu süreçte gıda takviyeleri ise ilk başvurulan oldu. Uzmanlar belli besin maddelerinin yetersizliğine ya da bazı sağlık sorunlarına çözüm olarak gıda takviyelerinin kullanımını tavsiye etse de araştırmalar bazı sentetik vitaminlerin faydadan çok zarar getirdiği görüşünde.

Vatan'ın haberine göre, ABD'nin Massachusetts eyaletinin Boston şehrinde bulunan Brigham ve Kadın Hastanesi'nde önleyici tıp bölüm başkanı olarak görev yapan Dr. JoAnn Manson, "Herkes çok sağlıklı olmasını sağlayacak sihirli hapın peşinde ama aranan şey gıda takviyeleri değil. Çünkü takviyelerin faydaları çoğu zaman risklerinin önüne geçmiyor" dedi.

Elbette bu bazı kişilerin hayatlarının belli bir döneminde ilave besin maddelerine ihtiyaç duymadıkları anlamına gelmiyor. Ne var ki çoğu kişi gerçekte ihtiyaç duymadıkları pek çok takviyeyi de alıyor. Bunların başında da vitamin takviyeleri geliyor.

Harvard Üniversitesi T. H. Chan Kamu Sağlığı Okulu'nda epidemiyoloji ve beslenme profesörü olan Dr. Walter Willett, National Geographic'e yaptığı açıklamada, "Spesifik bir nedeni olmadıkça insanlara vitamin takviyeleri kullanmalarını tavsiye etmiyorum" dedi.

B VE C VİTAMİNİNİN FAZLASI İDRARLA ATILIYOR

Bilindiği üzere vitaminler suda çözünebilenler ve yağda çözünebilenler olarak ikiye ayrılıyor. Bu vitamin grupları vücutta farklı şekillerde emiliyor.

Suda çözünebilenler grubunda C vitamini ve B vitaminleri yer alıyor. Bu vitaminler vücuda alındıklarında hızla parçalanıyor, işleniyor ve metabolize ediliyor. Daha da önemlisi suda çözünebilen vitaminler daha sonra kullanılmak üzere vücutta depolanmıyor.

Tufts Üniversitesi bünyesinde bulunan Jean Mayer USDA Beslenme Araştırmaları Merkezi'nin kardiyovasküler beslenme biriminin direktörü olarak görev yapan Dr. Alice Lichtenstein, "Suda çözünebilen vitaminlerin fazlası idrarla vücuttan atılır" dedi.

Diğer yandan yağda çözünebilen vitaminler yani A, D, E, K vitaminleri, gelecekte kullanılmak üzere karaciğerde ve yağ dokularında depolanıyor.

Bu sayede yaz aylarında güneşe çıktığımızda ürettiğimiz D vitaminini, kışın karanlık günleri için saklayabiliyoruz. Ancak bu durum aynı zamanda bu vitaminlerin aşırı birikiminin zehirli düzeylere ulaşabileceği anlamına geliyor.

ÖZELLİKLE A VE E VİTAMİNİNE DİKKAT

Bu nedenle Ulusal Bilimler, Mühendislik ve Tıp Akademileri'nin belirlediği bir "tolere edilebilir üst alım sınırı" (UL) bulunuyor. UL, çeşitli vitaminlerin sağlığa olumsuz etkiler yaratmadan tüketilebileceği güvenli üst eşikleri ifade ediyor.

New Hampshire Beslenme ve Diyetetik Akademisi Başkanı ve uzman diyetisyen Jen Messer, "Yağda çözünebilen vitaminlerin UL'si suda çözünebilenlere kıyasla çok daha düşüktür. Bu da tüketimleri esnasında tedbirli olmayı gerektirir" diye konuştu.

Uzmanlar yağda çözünebilen dört vitamin arasında özellikle A ve E vitaminlerinin risklerine dikkat çekiyor.

A vitamini görme duyusu, büyüme, üreme ve bağışıklık sağlığı açısından çok önemli. Dana ciğeri, tatlı patates, ıspanak, havuç, bal kabağı gibi besinlerde doğal olarak bulunuyor. Erkeklerde 900 mikrogram, kadınlarda ise 700 mikrogram olan günlük tavsiye edilen miktarlarda tüketildiğinde, A vitamini güvenli ve gerekli kabul ediliyor.

Bu vitaminin günlük alım üst düzeyi 3.000 mikrogram olarak belirlenmiş olmakla birlikte bu dozajın gıdalar, takviyeler ve retinol içeren kremler ve losyonlar gibi tüm kaynaklardan alınacak toplam miktar olduğunu göz önünde bulundurmakta fayda var. (Karşılaştırma yapmak için belirtelim. Örneğin 85 gramlık bir porsiyon kızarmış dana ciğeri, 6.582 mikrogram A vitamini içeriyor.)

A VİTAMİNİ FETÜS VE ANNEYE ZARAR VEREBİLİR

Cleland Clinic Tamamlayıcı Tıp Merkezi uzmanlarından Dr. Yufang Lin, UL'yi aşmanın tehlikeli olduğunu belirterek, "tek bir doz bile toksisiteye katkıda bulunabilir" dedi. A vitamini zehirlenmesi eklem ağrıları, karaciğer hasarı ve doğum kusurları gibi sonuçlara yol açabiliyor.

Messer, "A vitamini fetüsün normal gelişimi için gerekli ancak fazlası hem anneye hem de gelişim halindeki fetüse zarar verebilir. Gözlerde, kalplerde, organlarda ve merkezi sinir sisteminde doğum kusurları ortaya çıkması riskini artırabilir" diye konuştu.

Manson ise düşük miktarlarda alınması ve hamileliğin söz konusu olmaması halinde bile A vitamini takviyelerinin cilt tahrişine ve kemik kırığı riskinde artışa neden olabildiği yönünde kanıtlar olduğunu vurguladı.

Bu yıl başlarında yayımlanan bir araştırma da akne ve sedef tedavisinde kullanılan retinol içerikli kremlerin A vitamini zehirlenmesine yol açabileceğini ortaya koydu.

A VİTAMİNİ ZEHİRLENMESİNİN SONUÇLARI

A vitaminin multivitaminlerin formülüne dahil edilmesi konusu da geçmişte tartışmalara neden oldu. Lichtenstein, "Multivitamin takviyelerinin içindeki A vitamini miktarıyla yaşlı kadınlardaki kemik kaybı arasındaki olası bağlantı bir noktada kaygı yarattı" dedi.

Bu nedenle günümüzde multivitamin ürünlerinin çoğunda A vitamini sadece betakaroten formunda yer alıyor. Araştırmalar betakarotenin vücutta A vitaminine dönüştüğünü ancak diğer A vitamini türlerine kıyasla daha az riskli olduğunu gösteriyor.

Öte yandan bazı araştırmalar dengeli beslenme yoluyla vücuda alınan A vitamininin belli kanser türlerinin riskini azalttığını gösteriyor. Ancak ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri Gıda Takviyeleri Dairesi'ne göre, takviye şeklinde vücuda alınan A vitamini belli kanser türlerinin oluşma riskini tam aksine artırabiliyor. Bunun sebebi A vitaminin hücre büyümesi ve farklılaşmasında önemli bir rol oynuyor olması.

"A vitamini zehirlenmesinin erken belirtileri arasında en başta cilt kuruluğu, mide bulantısı, baş ağrısı, yorgunluk, karaciğer büyümesi ve saç dökülmesi sayılabilir."

E VİTAMİNİ DAHA DA TARTIŞMALI

E vitamini ise A vitaminine kıyasla daha da tartışmalı bir yağda çözünen gıda takviyesi. E vitaminin en güçlü doğal kaynakları, buğday ruşeymi yağı, avokado, balık, yağlı tohumlar ile badem, fındık, yerfıstığı gibi kuru yemişler olarak biliniyor. Güçlü bir antioksidan olan E vitamini, hücreleri serbest radikallerin etkilerinden koruyor, cilt ve göz sağlığına fayda sağlıyor.

Ancak Harvard Üniversitesi T. H. Chan Kamu Sağlığı Okulu Beslenme Birimi'nin tavsiye notlarında, E vitaminin sentetik formununun güvenliği konusunda akademisyenler arasında tartışmalar olduğu belirtilerek şu ifadelere yer veriliyor:

"E vitamini takviyelerinin sağlığa olumsuz etkilerine ilişkin nadir bildirimler nedeniyle bilim insanları bu takviyelerin zararlı olabileceğini ve ölüm riskini artırabileceğini tartışmaktadır."

E VİTAMİNİNİN 8 AYRI FORMU VAR

Tartışmanın ve kafa karışıklığının en önemli sebeplerinden biri, E vitaminin birden fazla formunun bulunması ve bu formların bazılarının yeterince incelenmemiş olması.

Lin, "E vitamininin doğada 8 farklı kimyasal formu var. Ancak E vitamini takviyelerinin çoğu sentetik alfatokoferol içeriyor" dedi. Alfatokoferol formundaki E vitamininin, diğer formlara kıyasla daha fazla risk taşıyor gibi göründüğünü ifade eden Lin, "Yani E vitamini takviyesi almaktansa E vitamininden zengin gıdalar tüketmek daha iyi" diye konuştu.

Zeratsky de aynı fikirde olduğunu belirterek, "Bence E vitamininin farklı formlarının vücudumuzdaki etki ve etkileşimlerini daha iyi anlamaya ihtiyacımız var" dedi.

FAYDALARIYLA VE RİSKLERİNİ KARŞILAŞTIRMAK GEREK

Maryland Üniversitesi'ne bağlı Upper Chesapeake Sağlık Kliniği'nde bariatrik diyetisyen olan Jessika Rose da yüksek dozda E vitamini takviyesinin kanın pıhtılaşmasını engelleyip iç kanamalara yol açabileceğini söyledi.Amerikan Kalp Derneği tarafından yayımlanan bir araştırma, tüm bu olası zararları nedeniyle, kanser, eklem iltihabı ve katarakt gibi kornik hastalıklara karşı koruma amaçlı yüksek dozda E vitamini takviyesi alımını tavsiye etmiyor.Messer, "Nihayetinde olası risklerle faydalar arasındaki dengenin değerlendirilmesi gerekiyor" dedi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN