Şeker (diyabet) hastalarını bekleyen sinsi tehlike! Görmenizi kaybetmemek için bu uyarıya kulak verin

Şeker (diyabet) hastalarını bekleyen sinsi tehlike! Görmenizi kaybetmemek için bu uyarıya kulak verin

Diyabet hastalarının kabusu haline gelen görme kayıpları hakkında uzmanlardan kritik uyarılar geliyor. Kan şekeri düzensiz seyreden milyonlarca kişide, göz arkası kanamaları ve retina hasarı riski her geçen gün artıyor. Erken teşhis hayat kurtarırken, ihmal edilen kontroller karanlık bir sona neden olabiliyor. İşte detaylar...

Türkiye'de yaklaşık 12-14 milyon kişiyi etkileyen hiperglisemi tablosu, görme kaybı riskini artıran en önemli faktörlerin başında geliyor.

Yüzyılın en büyük kronik sağlık sorunu kabul edilen diyabet, özellikle Tip 1 diyabet ve Tip 2 diyabet hastalarında ciddi organ hasarlarına zemin hazırlıyor.

Obezite oranlarının artması ve hareketsiz yaşam tarzı nedeniyle, artık çocuklarda ve gençlerde de bu kronik hastalıklar sıklıkla görülüyor.

Kontrolsüz seyreden kan şekeri, vücutta kalıcı hasarlar bırakıyor.

DİYABET GÖZÜ NASIL ETKİLER?

Diken'den Mesude Demir'in haberine göre, sadece kan şekerini değil, vücudun birçok sistemini bozan diyabetten en çok gözler ve böbrekler etkileniyor.

Diyabetik hastaların yaklaşık yüzde 30'unun gözlerinde hasar oluştuğu biliniyor.

Göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Yusuf Durlu, diyabetle geçen süre uzadıkça tahribat riskinin arttığını belirtiyor.

Amerikan Retina Uzmanları Birliği üyesi olan Doç. Dr. Yusuf Durlu, diyabetin gözleri nasıl vurduğuna dair önemli bilgiler paylaşıyor.

TÜRKİYE'DE KAÇ DİYABET HASTASI VAR?

Ülkemizde yaklaşık 4 milyon kişide diyabete bağlı retina hastalığı olduğu tahmin ediliyor.

Bu oldukça yüksek bir rakam olarak dikkat çekiyor.

Hastaların büyük bir kısmı ne yazık ki durumun farkında değil.

Doç. Dr. Yusuf Durlu, diyabete bağlı retina hastalığının ABD'de çalışma çağındaki nüfusta kalıcı körlüğe yol açan en yaygın neden olduğunu vurguluyor.

Yapılan birçok çalışma, özellikle 20-65 yaş aralığındaki bireylerde körlüğün en sık nedeninin diyabet olduğunu gösteriyor.

ŞEKER HASTALIĞI KÖRLÜK YAPAR MI?

Sigara ve alkol kullanımı, kontrolsüz diyabet ve buna eşlik eden sistemik hastalıklar retina hasarının seyrini olumsuz etkiliyor.

Hastada obezite, hipertansiyon, kalp damar hastalıkları, kansızlık veya yüksek kolesterol varsa risk katlanarak artıyor.

Üç aylık kan şekeri ortalamasını gösteren hemoglobin A1c değeri 7'nin üzerindeyse, diyabete bağlı retina hastalığı çok daha erken ortaya çıkıyor ve tablo ciddi seyrediyor.

HAMİLELİKTE ŞEKER HASTALIĞI GÖZE VURUR MU?

Diyabet hastası olan hamileler de büyük risk grubunda yer alıyor.

Doç. Dr. Yusuf Durlu, hormonal değişimler nedeniyle hamileliğin retina hastalığı için tetikleyici bir unsur olduğunu belirtiyor.

Buradaki asıl konu gebelik şekeri değil, halihazırda Tip 1 diyabeti olup hamile kalan kadınlardır.

Bu süreçte retina hastalığı tetiklenebildiği için durum daha ağır ilerliyor.

Bu nedenle hamile kalan Tip 1 diyabet hastalarının retina kontrollerini çok daha sık ve erken dönemde yaptırması gerekiyor.

DİYABET HANGİ GÖZ HASTALIKLARINA NEDEN OLUR?

Hastalık süresi 10 yılı geçtikten sonra gözde hasar oluşma riski belirginleşiyor.

Tip 1 diyabet hastalarında retina ve sarı nokta bölgesindeki hasar daha hızlı ilerliyor.

Diyabet sadece retinayı etkilemekle kalmıyor, katarakt oluşumu da bu hastalarda daha erken yaşlarda ve sık görülüyor.

Şeker hastalığı göz kaslarının sinirlerini etkileyerek felçlere, çift görmeye, şaşılığa ve göz kapağı düşüklüğüne neden olabiliyor.

Ayrıca göz yaşı bezlerinin çalışmasını bozarak kuru göz hastalığına, göz içi kanamalara ve ileri evrelerde göz tansiyonu olarak bilinen glokoma yol açıyor.

GÖZ ARKASI KANAMASI BELİRTİLERİ NELERDİR?

Hastalarda görme azalması genellikle yavaş bir seyir izliyor.

Ancak bazı durumlarda ani görme kayıpları da yaşanıyor.

Bazı hastalarda göz arkasında ciddi hasarlar oluşsa bile kişi herhangi bir görme şikayeti yaşamayabiliyor.

Görme kaybı başlayan vakalarda genellikle sarı nokta bölgesinde kalınlaşma yani ödem tespit ediliyor.

Bu nedenle diyabet hastalarının takiplerinin, diyabet uzmanının yanı sıra mutlaka bir göz doktoru tarafından da yapılması büyük önem taşıyor.

DİYABETİK RETİNOPATİ TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Tüm diyabet hastalarının tanı aldıkları andan itibaren, daha sonra ise yılda en az bir kez damlalı göz dibi muayenesi yaptırması gerekiyor.

Erken teşhis, düzenli kontrol ve doğru tedavi yöntemleriyle ciddi görme kayıplarının önüne geçiliyor.

Detaylı göz muayenesi sonrasında sonuçlar normal çıksa bile fundus kamerayla dijital retina görüntülemesi yapılması hasta takibi açısından fayda sağlıyor.

Retinada kanama, yağ birikintisi, yeni damar oluşumları veya sarı noktada kalınlaşma tespit edildiğinde sarı nokta tomografisi ve göz anjiyosu yapılması gerekiyor.

GÖZ ANJİYOSU NASIL ÇEKİLİR?

Göz anjiyosu iki farklı yöntemle uygulanıyor.

İlaçlı göz anjiyosunda koldaki toplardamardan floresein maddesi veriliyor ve 10 dakika boyunca fundus kamerayla çekim yapılıyor.

Altın standart olarak kabul edilen bu yöntemin sonuçlarına göre tedavi planı şekilleniyor.

Modern bir teknoloji olan ilaçsız göz anjiyosu (OKTA) ise diyabetik retina hastalığını çok erken dönemde saptamayı sağlıyor.

Hastaya ilaç verilmediği için herhangi bir yan etki riski bulunmuyor.

Bir diğer tanı yöntemi olan optik koherens tomografi (OCT) ise radyasyon içermiyor ve ışık huzmesiyle göz arkasından kesit alarak detaylı inceleme imkanı sunuyor.

ZAYIFLAMA İLAÇLARI GÖZE ZARAR VERİR Mİ?

Diyabetik retina ve sarı nokta hastalığında, zaman kaybetmeden uygulanan göz içi iğne tedavileri ve argon lazer yöntemleriyle görme kaybı engelleniyor.

Hastaların görme yetisinde azalma olmasını beklemeden yılda en az bir kez muayene olması hayati önem taşıyor.

Doç. Dr. Yusuf Durlu ayrıca kritik bir uyarıda bulunuyor.

Diyabete eşlik eden obezite tedavisinde kullanılan GLP-1 reseptör agonistlerinin kullanımı erken retina hasarını artırabiliyor.

Zayıflama amacıyla bu ilaçları kullanan diyabet hastalarının bu olumsuz etkiyi mutlaka bilmesi gerekiyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN