Kendilerine günlük yaşantımızda sıkça yer verdiğimiz pek çok besin maddesi, varsayıldığından daha çeşitli avantajlara sahiptir. İşte bu noktada, bilim insanlarının birbirinden merak uyandıran araştırmalarının ortaya çıkardığı bilgileri sizlerle paylaşacağız.
Organik bir mısırın üzerindeki sıraların adedi, hemen hemen daima çift sayıdadır. Bu değer zaman zaman değişse de genellikle 16'dır.
WASABİ
Suşi ile tüketilen yeşil renkli acı sosun wasabi olduğunu düşünüyorsanız, büyük ihtimalle yanılgı içerisindesiniz. Çok yüksek bir olasılıkla, içerisine yeşil gıda boyası eklenmiş bir tür yaban turpu tüketiyorsunuzdur. Orijinal wasabi'nin kilogram fiyatı 160 dolardır ve yalnızca en seçkin Japon restoranlarında bulunabilir.
DOMATES
Bir zamanlar insanlar, domatesin toksik bir madde olduğunu varsayıyordu. 18'inci yüzyılda İngiltere'de domates, "ölümcül elma" olarak adlandırılırdı çünkü aristokratlar domates yediklerinde sıklıkla hastalanır ve hayatlarını kaybederlerdi. Fakat bu durumun nedeni yalnızca domates değil, aristokratların kullandığı kaplardı. Domatesin asidik yapısı, kurşun ve kalay alaşımlı bu tabaklardaki kurşunu açığa çıkarıyor ve zehirlenmeye yol açıyordu.
KETÇAP
1800'lü yılların başlarında, domates ve ketçabın iyileştirici bir etkisi olduğu inancı yayılmıştı. Hatta 1830'ların civarında ABD'nin Ohio eyaletinde bir hekim, domatesin sindirim problemleri ve ishali tedavi edebileceğini iddia etmiş ve bu iddiasını bir tür ketçap tarifleriyle desteklemiştir.
KRİTON
Çocukken aşırı şeker tükettiğimizde dişlerimizin çürüyeceği söylenirdi, fakat dişler için çok daha hasarlı bazı gıdalar mevcuttur. Örneğin, kraker... Çünkü asidite, dişler üzerinde şekerden daha yıkıcı bir etkiye sahiptir. Tükettiğiniz krakerler, çiğneme esnasında dişlerinize yapışır ve bakterilerin uzun süre boyunca huzurla yaşaması için çok elverişli bir ortam sağlar.
MUSKAT CEVİZİ
Eğer iki yemek kaşığından daha fazla muskat cevizi tüketirseniz, mide bulantısı, baş dönmesi, beynin işlevlerinin yavaşlaması ve halüsinasyonlarla karşılaşma riskiniz bulunur.
DONDURMALAR
Meyve bazlı buzlu dondurmalar, 11 yaşında bir çocuk tarafından tesadüfen bulunmuştur. 1905 yılında Frank Epperson isimli bir çocuk, bir gece boyunca dışarıda unuttuğu gazoz ve su dolu bir bardağı ertesi sabah donmuş halde bulmuş ve bu karışımın son derece lezzetli olduğunu keşfetmiştir. Yaz aylarında San Francisco'da satmaya başladığı bu buluş, kısa süre sonra tüm dünyaya yayılmıştır.
ANANAS
Ananas yedikten sonra başka bir yiyecek tükettiğinizde tat alamıyorsanız, dilinizdeki tat alma hücrelerinin zarar görmüş olması mümkündür. Ancak endişelenmeyin, çünkü bu etki sadece birkaç saat sürer. Bunun sebebi, ananasın içerisinde bulunan ve proteinlerin çözülmesinde rol oynayan bromelain bileşiğidir.
ACI BİBER
Acı biber yediğiniz zaman ağzınızın yanması somut bir reaksiyon değil, mental bir tepkidir. Biberlerin içinde bulunan kapsaisin bileşiği, sinirlerinizdeki acı algılayıcıları etkiler ve acı hissetmenize neden olur.
Beyniniz bir şeylerin ağzınızda yanmaya başladığını varsayar ve vücut ısısını düşürmek için terlemeyi tetikler, dolayısıyla yüzünüz kızarır. Ancak aslında ne bir yanma ne de sıcaklık artışı söz konusudur.
2015 yılında Harvard Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, neredeyse her gün baharatlı ve acı yemekler tüketen bireylerin ölüm riski, haftada bir kez bu tür gıdalar tüketenlerden %14 daha düşüktür.
Ancak bu, baharatlı yiyecekler yemenin ömrünüzü uzatacağı anlamına gelmez. Sadece baharat tüketmeyenlere kıyasla çeşitli hastalıklar sebebiyle hayatınızı kaybetme ihtimaliniz daha azdır.
Birtakım sebze ve meyvelerin soy bağları sizi hayrete düşürebilir. Mesela, elma, armut ve erik, gülle beraber aynı soydan gelmiştir. Lahana ile turp da birbirine kan bağı ile bağlıdır. Ancak belki de en dikkat çekici olanı yer fıstığıdır. Yer fıstığı, bakliyat ailesinin bir ferdi olarak bilinir.
Almanya'daki Bayreisches Geoinstitut'undaki bilim adamları, fıstık ezmesinin içinde bulunan olağanüstü yüksek miktarlı karbon sebebiyle elmasa dönüştürülebileceğini ortaya çıkardılar.
Tek gereken, fıstık ezmesinin içinde bulunan karbondioksit moleküllerinden oksijeni ayırıp, geriye kalan karbonu son derece yüksek basınca maruz bırakmaktır.
