İstanbul Esenyurt' bulunan 3 tekstil fabrikasının bacalarından özellikle akşam saatlerinde yoğun dumanlar yükseliyor. Mahalle sakinleri, dumanın yoğunluğundan ve kötü kokusundan şikayetçi. Bazıları, gözlerini ve boğazlarını yaktığını belirtiyor. Halka gaz maskesi dağıtılması gerektiğini belirten mahalle sakinleri, fabrikaların çevreye verdiği zararı dile getirerek bu duruma isyan etti.
İstanbul Esenyurt Kıraç mahallesinde bulunan üç tekstil fabrikasının akşam saatlerinde çevreye yaydığı yoğun dumanlar, mahalle sakinlerinin büyük tepkisini çekiyor. Dumanın yoğunluğu ve kötü kokusu nedeniyle vatandaşlar sağlıklarından endişe ediyor. Gözlerini ve boğazlarını yakan duman, görüş mesafesini de azaltıyor.
Fabrikaların yanındaki çocuk parkının da kullanılamaz hale geldiğini belirten aileler, çocuklarıyla birlikte parkta rahatça vakit geçiremediklerini dile getirdi. Konu hakkında yetkililerden çözüm bulunmasını isteyen mahalle sakinleri, sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için fabrikaların çevreye saldığı zararların önlenmesi gerektiğini ifade etti.
"YETKİLİLER GELDİĞİNDE FİLTRELERİ TAKIYORLAR"
Birçok yere başvurduklarını ancak bir çözüm bulunamadığını söyleyen Esenyurt Osmangazi Mahallesi Muhtarı Mustafa Aslan, "Ben yetkililer denetim için geldiklerinde filtreyi taktıklarını, gittiklerinde ise çıkarttıklarını düşünüyorum. Duman'ın halk sağlığına zarar vermediğini söylüyorlar. Vatandaşın dumandan gözleri yaşarıyor, nasıl halk sağlığına zarar vermez. Bu dumana nasıl temiz deniliyor anlamış değilim. Mahallenin üstünü acı bir duman sarıyor" şeklinde ifade etti.
"ZEHİR EVLERİMİZİN İÇİNE GİRİYOR"
Kıraç Mahalle sakinlerinden Serengül Şener, "Resmen zehir soluyoruz. Evlerimizin pencerelerini açamıyoruz. Bu yaz evlerimizde sıcaktan boğulduk. Bu parkı biraz nefes alalım diye yapmışlar ama geldiğimiz gibi eve koşa koşa geri dönüyoruz. Dumandan boğazlarımız yanıyor. Ben KOAH hastasıyım, nefes alamıyorum. Yeter artık buna bir çare bulsunlar. Çoluk çocuk zehirleniyor. Dumanın aşırı derecede kötü kokusu var. Zehir evlerimizin içine giriyor" şeklinde tepkisini gösterdi.
"30 YILDIR FABRİKALARLA KOMŞUYUM ASTIM HASTASI OLDUM"
Astım hastası olduğunu ve 30 yıldır fabrikalarla komşu olduğu söyleyen Meryem Aydın, "Nefesim açılsın diye dışarıya çıkıp yürüyüş yapmak istiyorum ama yapamıyorum. Dumandan dolayı hemen tıkanıyorum. Ben dumandan dolayı astım hastası oldum. Sesimin halini duyuyorsunuz, biraz daha konuşursam sesim tamamen kesiliyor. Duman zehirledi bizi. 30 senedir bu duman problemi var" diyerek ifade etti.
"NE YATABİLİYORUZ, NE DE KALKIP OTURABİLİYORUZ"
Çocuklarıyla parkta vakit geçiremediğini belirten Elif Tunalı ise, "Kokudan ne yatabiliyoruz, ne de kalkıp oturabiliyoruz. Parka gelip oturup çocuklarımla vakit geçiremiyorum. Zaten göz gözü görmüyor. Hep kokudan hem de görüntüden çok rahatsız oluyoruz. En azından evimizin penceresini açıp dışarı bakabilelim istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"KENDİMİZİ KİMYA SAVAŞINDAYMIŞIZ GİBİ HİSSEDİYORUM"
Mahalle sakinlerinden Rıdvan Zakiroğlu, "Bence mesai saati bittikten sonra özellikle akşam saatlerinde bu dumanı havaya salıyorlar. Kendimizi kimya savaşındaymışız gibi hissediyorum. Halka gaz maskesi dağıtsınlar rahatça o şekilde nefes alabilelim. Bu zehir gözlerimizi yakarken nefes aldıkça da ciğerlerimize doluyor ve gırtlağımızdan aşağısını yakıyor" diye konuştu.
İDDİALARI KABUL ETMEDİLER
Her iki tekstil fabrikasının yetkilileri de dumanın kendilerinden değil diğer fabrikalardan salındığını söyleyerek iddiaları kabul etmiyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan onayları olduğunu söyleyen fabrika yetkilileri, şikayetler üzerine daha önce de ölçümler yapıldığını ve filtrelerin iddia edildiği gibi denetim yapıldığında takılıp çıkarılmasının teknik olarak mümkün olmadığını belirtiyor. Bir diğer tekstil fabrikası ise iddialara cevap vermiyor.
"BİRKAÇ DEFA İŞLETME SÜREÇLERİ DURDURULDU"
Öte yandan Esenyurt Belediyesi konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, fabrikalarda su buharı ağırlıklı emisyon çıkışlarının olduğunu belirtti. Ayrıca, "Ölçüm şartları sağlanmadığında bacaya bağlı hattın durdurulacağı yazılı veya sözlü olarak işletmelere iletilmişti. Bu kapsamda daha önce birkaç defa işletme süreçlerinin durdurulması sağlanmıştır" ifadeleri yer aldı.
