Hemen herkesin hayatında büyük acılarla biten ayrılıkları ya da ebedi aleme göçün yarattığı telafisi imkansız kalp ağrılarını dindirmek için bir veda şarkısı vardır.
Hayatımın her anında müzikle derin bağlar kurmaya çalışan birisi olarak, önceliğim caz olmakla birlikte klasik müzik ruh dünyamı zenginleştiren sonsuz bir ırmak gibi aktı içimde her zaman.
Şu günlerde ramazanın manevi iklimini benim için daha da zenginleştiren ilahiler ve klasik müzik dinliyorum.
Bir kez olsun insan yüreğine dokunmayı unutmuş zalimlerin, vicdan yoksunu otokratların istilasına uğradığımız bir dünyada teselli bulmak için iyi ki şarkılar ve şiirler var elimizde.
Farklı duygulara ve dünyalara götürseler de yaşadığımız kaosa inat “N’oldu bu gönlüm…” ilahisiyle “Time To Say Goodbye” şarkısını birlikte dinleyip kendime müthiş bir dünya yaratıyorum.
Hacı Bayram Veli’nin şu ilahisiyle kimin kalbi uçuşa geçmeyebilir ki…
"/N'oldu bu gönlüm n'oldu bu gönlüm
Derd-u gam ile doldu bu gönlüm
Yandı bu gönlüm yandı bu gönlüm
Yanmada derman buldu bu gönlüm/"
Bu uhrevi melodiler, yaşadığımız dünya gerçekliğinin ötesini çağrıştırdıkları derin bir teselli duygusu sunar. Ruh dünyamızı zenginleştiren bu melodilerin hassas notaları havada dalgalandıkça, yaralı kalplerimiz göksel duyguların kucağında zengin bir şifa iklimiyle yeni bir hayat bulur adeta…
Manevi iklimin zirvesinde dolaştığımız Ramazan ayı gibi diriliş zamanlarında bazen bir ilahinin kalbimizi titreten melodileriyle, bazen de bir opera şarkısıyla kalp yolculuklarına çıkarız. İşte Andrea Bocelli’nin “Time To Say Goodbye” şarkısı bunlardan biridir.
Andrea Bocelli'nin "Con Te Partirò" (Elveda Deme Zamanı) adlı eseri, kalbin yolculuğunu ve yeni bir başlangıçtan önceki vedayı anlatan bir İtalyan baladıdır. Bocelli'nin güçlü tenor sesi, şarkının dramatik orkestrasyonuyla birleşince, adeta dokunaklı bir ayrılış ve umutlu bir dünya yaratır içimizde.
Çoğu zaman dünyanın sonunun geldiği hissine kapıldığımız anlarda, içimizde negatif duygu patlamaları yaşarız. Kuşkusuz böyle zamanlarda herkesin farklı şarkı tercihleri olacaktır. Ama ben, Andrea Bocelli ve Sarah Brightman’ın birlikte söylediği o efsanevi şarkı “Time To Say Goodbye”ı tercih ediyorum.
“Time To Say Goodbye” şarkısı, yıllar geçse de unutulmayacak kadar güçlü bir etkiye sahip. Sözlerinde “Vedalaşma zamanı geldi, her yeni başlangıç bir başka sonun habercisidir” ifadesi yer alıyor. Bu sözler, hayatın döngüsüne ve her şeyin bir sonu olduğuna işaret ederken, aynı zamanda yeni başlangıçların da mümkün olduğunu hatırlatır.
Şarkının müziği ise, sözleri kadar etkileyicidir. Andrea Bocelli ve Sarah Brightman’ın güçlü vokalleri, şarkıyı dinleyen herkesin içini titreten bir etki yaratır. Şarkı, insanlara hayatın değerini hatırlatırken, aynı zamanda acı dolu vedalaşmaların da hayatın doğal bir parçası olduğu hissini yaratır.
Adeta insanüstü bir yeteneğe sahip olan Andrea Bocelli’yi 2014 yılında Ülker Arena’da canlı performansıyla dinlediğimde, o inanılmaz ses hakimiyetine hayran kalmıştım. Hiç mübalağa etmiyorum, bir koltuğa oturup gözlerinizi kapatın ve Bocelli’nin “Per Amore” şarkısını huşu içinde dinleyin. Eğer bu muhteşem sese eşlik edebilecek derecede bir kadın sesini de duymak isterseniz, Sarah Brightman’la yaptığı “Time To Say Goodbye” düetiyle zihninizde yarattığınız cennete yolculuğa çıkabilirsiniz…
Bir de Pavarotti'nin yardım konserleri çerçevesinde 1994'teki, Pavarotti-Andrea Bocelli düeti var ki dinlediğinizde başka bir aleme uçar yüreğiniz… Bu konserde, tüm zamanların en iyi iki tenor sesi, bir Napoli aşk şarkısında buluşuyor. İkili arasında mükemmel bir uyum, genç Bocelli'nin sesinin lirik güzelliği Pavarotti'nin güçlü sesiyle birleşiyor.
Şarkıyı dinlerken David Morabito'nun “Balıkçının Gecesi” adlı romanından uyarlanan 'The Night of the Fisherman' filmindeki özlem dolu kayıp bir aşk şarkısının içinde bulursunuz kendinizi…
Galiba bu muhteşem ses için Celine Dion’un hayranlık ifade eden şu sözlerini hatırlamak gerekiyor: "Tanrı'nın şarkı söyleyecek bir sesi olsaydı, Andrea Bocelli'ye çok benzerdi."
İlk bakışta bu cümleler bazılarımız için yadırgatıcı gelebilir. Ancak kabul etmek gerekiyor ki klasik müzik, caz ya da rock müzik dallarında efsane olmuş büyük sanatçılar için insanlar hayranlıklarını ifade ederken, bazen sınırı aşan cümleler kurabiliyorlar. Dolayısıyla bu durumu, tamamen insani bir refleks olarak değerlendirmek gerekiyor.
