7 Haziran seçimleri 13 yıllık iktidar döneminin ardından AK Parti’yi zorunlu bir Check-Up’a tabi tuttuğu gibi, muhalefeti de ciddi bir parlamenter ahlak testinden geçirdi.

7 Haziran öncesi Türkiye'yi AK Parti'den kurtarmak için yeri göğü inleten muhalefet partilerinin şu günlerde fiyakası fena halde bozulmuş durumda. Seçimin hemen ertesinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun icat ettiği 'yüzde 60 fantezisi' bir işe yaramadığı gibi başta CHP olmak üzere MHP ve HDP'nin de güvenilirlik kredibilitesini sıfırlamış bulunuyor.

Düşünün ki seçim meydanlarında neredeyse vaat edilmedik hiçbir şey bırakmayan muhalefet partileri, seçim sonrasında da tıpkı eski Türkiye'de olduğu gibi kapalı kapılar ardında gizli pazarlıklar yaptılar ama Meclis başkanı seçmeyi bile beceremediler. Pazarlıkları ifşa olunca da kapı önlerinde birbirlerinin kirli çamaşırlarını asmaya başladılar...

Şimdi seçmenler, "Türkiye'yi AK Parti'den kurtaralım" sloganıyla meydanlarda zımnen bir ittifak kuran CHP, MHP ve HDP'nin AK Partisiz nasıl bir iktidar oluşturacaklarını merakla bekliyor.

Gerçi çok fazla beklemeye gerek yok, iktidarın ateşten gömleğini giymeye niyetleri olmadığı için çoktan kaçış planı yapmaya başladılar bile... Sandıktan çıkan koalisyon mesajı meydanlardaki coşkulu iktidar hayallerini bozduğu için de vakit kaybetmeden 'erken seçim'şarkılarına başladılar.

İyi güzel de millet erken seçim için oy vermedi ki... Kaçmaktan başka bir çarenizin olmadığını biliyoruz ama hele şu AK Parti olmadan ülkeyi nasıl yöneteceksiniz önce onu bir görelim. Anlaşılan o ki meydanlardaki o coşkulu halinizden eser kalmamış ve de suskunluğa gömülmüş durumdasınız. Aslında koalisyon zarureti ortaya çıkmamış olsaydı, her şey çok güzel olacaktı. Ama durum anlaşılmıştır, erken havlu atan muhalefetin koalisyon kurmaya niyeti olmadığı gibi takati de bulunmamaktadır. Bahçeli son bir hamle ile “Fedakarlık yapmaya hazırız” dedi ama koalisyon kurmak için de PKK’nın kendini lağvetmesini şart olarak ileri sürdü. Yani demek istiyor ki, PKK silah bırakmazsa biz yokuz. Eğer ortada bir hükümet olmadan PKK silah bırakacaksa, o zaman size ve hükümete niye ihtiyaç var?

Oysa Başbakan Ahmet Davutoğlu grup toplantısında yaptığı konuşmada bir kez daha 7 Haziran sandığında millet neyi işaret etmişse onu samimiyetle yapmaya hazır olduklarını söyledi. Kısacası seçimlerden bu yana siyasi partilerin ve liderlerinin tavırlarından, açıklamalarından anladığımız şudur; Başbakan Davutoğlu’ndan başka ortalarda koalisyon isteyen bir Allah’ın kulu bulunmamaktadır...

Ama neyse CHP ve MHP’nin telaşlanmasına, yüzde 60 bloğu bozuldu diye alelacele koalisyondan kaçmasına gerek yok. Zira Kandil’deki PKK baronları ilaç gibi bir erken seçim açıklaması yaparak yüzde 60 bloğunu oluşturan CHP, MHP ve HDP’yi rahatlattı. Yani Kandil diyor ki: Hemen erken seçim yapılsın... Gördüğünüz gibi telaşa kapılmanıza gerek yok, Kandil de sizinle geliyor...