BAE pragmatizmi

Basra Körfezi’ndeki küçük ülkelerin gücü ve etkinliği hakkında, maruz kaldığımız uluslararası ajans haberleri ve yüzyıllar içinde oluşan önyargılar haricinde fazla bilgiye sahip değiliz. Ancak Arap Yarımadası’nın en azından petrol zengini ülkelerinde son yıllarda gelişen yeni ulusal ve ekonomik bilinç, hem Ortadoğu’da hem de dünyada ezberleri bozacak bir dinamizme sahip. Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) genel algımızda hala Basra Körfezi’nin hesapsız petrol zengini Arapları klişesi ve bunun yaptığı oryantalist çağrışımların izlerini taşıyor. Ancak Türkiye için de vazgeçilmez ticaret partneri haline gelen bu ülkeleri, hem kendi iç dinamikleri hem de sundukları potansiyel açısından irdelemek gerekiyor.

BAE Türkiye’de iç politikanın (önce hükümet, sonra hükümet karşıtları tarafından) ve gösterişli sosyal medya paylaşımlarının malzemesi olması nedeniyle, gerçek potansiyeli hakkında sınırlı bilgi sahibi olduğumuz bir körfez ülkesi. Oysa son yıllarda bölgesel güç ve global aktör olma yönünde çok önemli adımlar adıyor.

Özellikle Turmp’ın seçilmesi sonrasında bu liderlerle kurduğu güçlü bağları da arkasına alan BAE’nin etkisi daha da hissedilir oldu. Trump, seçilmesinden sonra içinde Benjamin Netenjahu, Emmanuel Macron, Narendra Mori, Giorgia Meloni ve Wlodimir Zelenski gibi ‘’ayrıcalıklı’’ devlet ve hükümet başkanlarını Beyaz Saray’a kabul etti. Trump’ı seçildikten sonra makamında ziyaret etme ayrıcalığına sahip kişilerden birisi de devlet ya da hükümet başkanı olmamasına rağmen BAE Ulusal Güvenlik Danışmanı Tahnoon Bin Zayet Al Nahyan’dı.

***

Al Nahyan Beyaz Saray’daki Oval Ofice’de Trump ile 18 Mart’ta yaptığı görüşmede BAE’nin gelecek on yıl içinde ABD’de bin dört yüz milyar dolar yani 1.4 trilyon dolarlık yatırım yapacağını taahhüt etmişti. Yatırımlar yapay zeka, yenilenebilir enerji, çip üretimi ve değerli madenler alanında olacak. Trump gelecek hafta yapacağı körfez ziyaretinde BAE’ye de uğrayacak ve elbette bu yatırımları da konuşacak.

BAE’nin başkenti Abu Dabi aynı zamanda bir veri depolama merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Microsoft Abu Dabi’de kurulacak bir veri merkezine 1,5 milyar dolarlık yatırım yapacak. Bunun karşılığında Trump’la birlikte yılbaşı kutlayacak kadar yakın olan Dubaili işadamı Hussain Sajwanin ABD’de kurulacak yeni veri merkezlerine 20 milyar dolarlı yatırım yapacak.

BAE’nin Gazze konusunda Trump’la aynı görüşleri paylaşması, ABD’nin İran ile atom görüşmelerine başlaması için BAE’nin arabuluculuk yapması, BAE Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed Al Nahyan’ın 4 Nisan’da İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar ile buluşması gibi gelişmeler iki ülkenin ne denli bir yakınlık içinde bulunduğunun önemli işaretleri.

***

BAE, yenilikçi teknolojilerde dünyanın en fazla yatırımını yapan ülkeler arasında bulunuyor. Bu ülkede yeni inşa edilen bir solar enerji tesisi 6 gigawatt enerji üretiyor ve 19 gigawatt enerjiyi her an kullanılmak üzere depolayabiliyor. Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santralinin 8 türbininin kurulu gücü 2,4 gigawatt olduğu hesaplanırsa bu yatırımın boyutları daha iyi anlaşılır. Söz konusu tesisin bedeli 6 milyar dolar. Ancak BAE 2030 yılına kadar 19,8 gigawatt yenilenebilir enerji üretmek için toplam 54 milyar dolarlık yatırım yapacak.

ABD’de yapay zeka alt yapısı için Trump tarafından açıklanan ve 500 milyar dolar değerinde olan ‘’Stagate’’ projesinin de ortaklarından birisi BAE olacak. BAE ayrıca Fransa’da kurulacak Avrupa’nın en büyük yapay zeka merkezine de 50 milyar dolarlık bir yatırımla iştirak edecek. Global hedefleri arasında AB ile ilişkileri de koyan BAE, AB ile serbest ticaret anlaşması görüşmelerine başladı.

BAE zaman zaman Türkiye ile de karşı karşıya geldiği Afrika’da da global aktör olmak için milyarlık yatırımlardan kaçınmıyor. Afrika’da çoğu yenilenebilir enerji alanında 2019-2023 yılları arasında 110 milyar dolarlık yatırım yaptı. Sadece 2022 yılında yapılan yatırım ise 50 milyar dolar. Yenilenebilir enerjinin yanında limanlar, tarım ve madencilik de önemli bir kalemi oluşturuyor. BAE’nin Afrika’ya son yıllarda yaptığı yatırımlar Çin, İngiltere, ABD, Fransa ve Türkiye’den kat kat fazla.

***

Yirmiden fazla Afrika ülkesi yenilenebilir enerjiye geçiş projelerine BAE aracılığı ile yapıyor. BAE’li liman işletmeleri ayrıca Afrika’da 13 liman işletiyor. BAE, Afrika’da önemli bir enerji ve lojistik ağı kurmuş vaziyette ve kıtada Çin’i geriletmeyi başaran yegane güç haline geldi.

Yeni ticaret koridorları da BAE’in global stratejik hamlelerinden önemli rol oynuyor. Hindistan, Ortadoğu ve Avrupa arasında kurulması planlanan IMEC isimli ekonomi koridoru projesinin en önemli taşıyıcısı BAE. Ayrcıa BAE’den başlayıp Irak, Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaşan Devolepmend Road isimli projenin de en önemli yatırımcısı yine bu ülke. Henüz proje aşamasındaki bu girişimlerin gerçekleşmesi önemli ölçüde BAE’ye bağlı.

Stratejik ve ekonomik imkanlarını geliştirme peşinde olan BAE ayrıca BRICS’e de üye olarak geniş bir alanda ekonomik ve siyasi etkinlik sağlayabilmenin yolunu açtı. Bunun ötesinde 28 ülke ile savunma anlaşmaları imzalayan Emirliklerin Afrika’nın 6 ülkesinde içinde kendi askerlerinin bulunduğu askeri üssü var.

***

BAE’nin bilimden ekonomiye, çevreden sağlığa, dijital dönüşümden savunmaya kadar yaptığı tüm yenilikçi yatırımları burada sıralamak mümkün değil. Kısaca özetlemek gerekirse petrol sonrası da refahını korumak için kendisini şimdiden hazırlamış durumda.

Türkiye’nin (sadece hükümet olarak değil kamuoyu olarak da) Kemalist mesafe ve muhafazakar nostalji arasındaki iki uç noktada yüz yıllar içinde oluşan rasyonellik dışı Arap/Körfez algısını hızla yenileme ve potansiyeli keşfetme vakti geldi geçiyor.

YORUMLAR (10)
10 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.