Kuşatma altındaki Gazze'de yaşanan vahşete dikkat çekmek için 44 ülkeden 470 aktivistin 42 tekneyle yola çıktığı Küresel Sumud Filosu, uluslararası sularda İsrail savaş gemilerinin baskınına uğramıştı. İsrailli komandolar teknelere el koyarken, aktivistler de 'terörist' muamelesi yapılarak gözaltına alınmıştı. İşkenceleriyle ünlü Negev Çölü'ndeki Ketziot Cezaevi’nde tutulan 36'sı Türk 137 aktivist İstanbul'a gönderilirken aralarında Greta Thunberg, oyuncu Liam Cunningham, 15 Türk'ün olduğu 163 kişi hâlâ gözaltında...
TUZAK BELGEYİ İMZAYA RET
Uluslararası sularda gözaltına alınarak İsrail'e götürülen aktivistlere, 'ülkeye yasa dışı yollarla girdiklerini ve gönüllü olarak sınır dışı edilmek istediklerini' beyan eden belgeye imza atmaları istendi. 15 Türk 'uluslararası sularda zorla alıkonulduklarını ve İsrail'in otoritesini tanımadıklarını' belirterek belgelere imza atmayı reddetti. Belgeyi imzalamadıkları için gözaltında tutulan ve işkenceye maruz kalan Türk aktivistlerin ülkeye dönmesi için diplomatik çabalar sürüyor. İspanya Hükümeti ise 'Uluslararası sularda yetki gaspı' suçunu işleyen İsrail için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne önleyici bir şikâyette bulunacağını açıkladı.
VİCDANLAR AYAKTA
Kahire’de ateşkes müzakerelerine katılan İsrail, Gazze’yi havadan, karadan bombalamaya devam ediyor. Soykırımcının saldırıları dünyanın pek çok yerinde lanetlenirken Brezilya’nın Sao Paulo kentinde bir araya gelen on binlerce kişi İsrail ile diplomatik ilişkilerin kesilmesini istedi.
PLAN SONRASI İLK MÜZAKERE MASASI
ABD, İsrail ve Hamas heyetleri, 'Gazze'de ateşkes, esir takası ve İsrail ordusunun kademeli olarak bölgeden çekilmesi' konularını görüşmek için Kahire’de bir araya geldi. Görüşmelerde geçtiğimiz ay İsrail’in Doha’daki suikast girişiminden kurtulan Hamas yetkilisi Halil el - Hayya da yer alıyor.
GRETA SERBEST
İsrail'in türlü işkencesine maruz kalan İsveçli aktivist Greta Thunberg, 170 aktivistle birlikte Yunanistan'a sınır dışı edildi.

AKTİVİSTLER İMZA BASKISINA DİRENDİ
Sumud Filosu’ndaki aktivistler, kendilerine zorla sınır dışı emri imzalatmak isteyen İsrailli yetkililere, işkencelere rağmen direndi. Zorla getirildiklerini vurgulayan aktivistler sınır dışı işleminin hukuksuz olduğunu belirtti. Ayrıca İsrail’in Gazze üzerinde hiçbir egemenlik yetkisi olmadığını savunarak işgalcilerin otoritesini tanımadıklarını fiilen ilan etmiş oldular.
Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na uluslararası sularda müdahale eden İsrail güçleri, gözaltındaki aktivistlere deport belgelerini imzalatmak için insanlık dışı yöntemlere başvurdu. Aktivistlerin tamamı, İsrail makamlarının kendilerine imzalatmak istediği “İsrail’e yasa dışı giriş yaptım, deport edilmeyi kabul ediyorum” ibareli belgeleri reddetti. İsrail’in Gazze üzerinde herhangi bir egemenlik yetkisi bulunmadığını savunan aktivistler, İsrail otoritesini tanımadıklarını ve “uluslararası sularda zorla alıkonulduklarını” belirterek bu belgelere imza atmayı reddetti. Böylece, İsrail otoritesini tanımadıklarını fiilen ilan etmiş oldular. Fransız milletvekili Rima Hassan ve Avrupa Parlamentosu üyesi Emma Fourreau da benzer şekilde İsrail’in hazırladığı belgeleri imzalamadı. Hassan, “aktivistlerin uluslararası sularda zorla getirildiğini” savunarak, sınır dışı işleminin hukuksuz olduğunu belirtti. İsrail, aktivistlerin sınır dışı edilmesi için her birine “deportation order” (sınır dışı emri) belgesi sundu. Bu belgede aktivistlerden, İsrail’e yasa dışı yollarla girdiklerini kabul etmeleri, deportasyonu gönüllü olarak kabul ettiklerini beyan etmeleri ve 72 saatlik itiraz haklarından feragat etmeleri isteniyor. Belgeyi imzalayanlar 72 saat içinde ülkelerine gönderiliyor; imzalamayanlar ise Ramle veya benzeri gözaltı merkezlerinde tutuluyor ve göçmenlik mahkemesine çıkarılıyor. Uzmanlar, İsrail’in uygulamasının “uluslararası sularda yetki gaspı” anlamına geldiğini belirtiyor. Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne (UNCLOS) göre Gazze açıklarında hiçbir ülkenin denetim yetkisi bulunmuyor. Ancak İsrail, “Gazze ablukasının ihlal edildiği” gerekçesiyle gemilere el koyduğunu ve aktivistlerin “zorla İsrail’e getirildiğini” kabul ediyor. Uluslararası hukukçular ise bu durumun, zorla imzalatılan bir beyannameyle meşrulaştırılmaya çalışıldığını ifade ediyor. Belgenin içeriğinde şu ifadeler yer alıyor: “Ben [Ad Soyad], İsrail’e yasal olmayan yollarla giriş yaptığımı kabul ediyorum ve deport edilmeyi gönüllü olarak kabul ediyorum.” Aktivistler, bu beyanın gerçeği yansıtmadığını, çünkü İsrail’e kendi iradeleriyle değil zorla götürüldüklerini vurguluyor. Diğer yandan İsrail hapishanelerinde tutulan 42 Küresel Sumud Filosu gönüllüsü toplu açlık grevine başladı. Gönüllülerin isim listesi uluslararası kamuoyuyla paylaşıldı. Grevde yer alan isimler arasında Türkiye’den aktivist Sümeyye Sena Polat da bulunuyor.
TEK TİP ELBİSEYLE SINIR DIŞI
Tel Aviv yönetimi, Gazze Şeridi’ne uygulanan yasa dışı ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak isterken İsrail ordusunun saldırısına uğrayan Küresel Sumud Filosu’ndan alıkonan 171 aktivisti daha sınır dışı etti. İsrail Dışişleri Bakanlığının, Amerikan X sosyal medya platformundaki hesabından yapılan yazılı açıklamada, Küresel Sumud Filosu’ndan alıkonan 171 aktivistin Yunanistan ve Slovakya’ya gönderildiği belirtildi. ınır dışı edilenler arasında İsveçli çevre aktivisti Greta Thunberg’in de bulunduğu kaydedildi. Açıklamada, Thunberg’in de yer aldığı bazı aktivistlerin hava limanında sınır dışı edilirken çekilen fotoğraflarına da yer verildi. Thunberg ve fotoğraflarda yer alan diğer aktivistlere tek renk elbise giydirilmiş olması dikkati çekti.
İSPANYA YİNE DEVREDE: BASKINI ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ’NE GÖTÜRÜYORLAR
İspanya, Küresel Sumud Filosu (GSF) olayıyla ilgili olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) önleyici bir şikâyette bulunacağını açıkladı. İspanya tarafından yapılan açıklamada, “Uluslararası sularda bireylere yönelik herhangi bir saldırı, hem ulusal hem de uluslararası hukukun ve özgürlük hakkının ihlalidir” ifadeleri kullanıldı.
