Trump’ın Gazze Barış Planı’na göre soykırımcı İsrail katliamlarını durduracak, sınır kapıları açılarak Gazze’ye günlük 600 yardım tırının girişi sağlanacak, İsrail ordusu ‘Sarı Hat’ olarak adlandırılan bölgeye çekilecekti. Önce sınır hattına çekilmiş gibi yapıp ardından bu hattı genişleten İsrail ordusu ateşkesten 2.5 ay sonra bile katliamlarını sürdürdü. 414 Filistinli katledildi. Sınır kapılarını açmamak için türlü bahaneler uyduruldu, insani yardımlar da hiçbir zaman anlaşmada yer alan sayıya ulaşamadı.
ACİL İLAÇ YA DA GAZZE DIŞINDA TEDAVİ
Gazze’deki Nasır Hastanesi, ilaç sıkıntısı nedeniyle ebeveynlerinin gözü önünde acı çeken ve ölümle pençeleşen çocuklarla dolup taştı. Filistinli 5 yaşındaki Elin Ebu Heddaf kız kardeşinin ölümüne tanık oldu. Şimdi böbrek kanseriyle mücadele ediyor. Ateşkeste İsrail kurşunuyla yaralanan 4,5 yaşındaki Cinan Ebu Amra omurilik tedavisi görüyor. Heddaf ve Amra gibi çok sayıda çocuğun ilaç sıkıntısı nedeniyle durumu ağırlaştı. Ya Gazze dışına çıkarılmaları ya da acil ilaca ulaşmaları gerekiyor.

GAZZELİ ÇOCUKLARI KİM KURTARACAK?
35 ülke garantörlüğünde yaklaşık 2,5 ay önce imzalanan ateşkese uymayan İsrail, ilaç ve gıda girişine hâlâ izin vermiyor. Dünya her zamanki gibi katliamı sadece seyrederken Gazze’de tedavi olamayan çocuklar, hastane köşelerinde ölümle pençeleşiyor.
İsrail’in iki yıldan bu yana Gazze’de sürdürdüğü soykırımı sona erdirmek için Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde 13 Ekim’de düzenlenen ‘Barış Zirvesi’nde; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi, Katar Emiri Temim bin Hamed es-Sani ve ABD Başkanı Donald Trump ateşkes anlaşmasına dair niyet belgesine imza attı. 35 ülke de anlaşmaya destek verdi. İsrail ordusunun anlaşmanın ilk aşaması uyarınca Gazze’ye günlük 600 yardım TIR’ının girişine izin vermesi, “Sarı Hat”a çekilmesi, saldırıları tamamen durdurması, sınır kapılarını açması gerekiyordu. Belirlenen sınırlara çekilen İsrail ordusu, sonrasında sürekli bu hattı genişletti. Üstelik Filistinlilere saldırmaya da devam etti. Ateşkes sonrasında yaşanan bu saldırılarda 414 Filistinli hayatını kaybederken, 1142’si yaralandı.
BÜYÜK TRAJEDİ
Sınır kapıları açılmadığı gibi insani yardımlar da hiçbir zaman üzerinde anlaşılan sayıya ulaşmadı. Hal böyle olunca soykırımın durmasını ve Gazze dışında tedavi olmayı ya da ihtiyaç duydukları ilaca ulaşmayı bekleyen binlerce Filistinlinin hayali gerçekleşmedi. Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi çocuk bölümü, yaşanan ilaç sıkıntısı nedeniyle ebeveynlerinin gözlerinin önünde acı çeken çocuklarla dolu. 5 yaşındaki Elin Ebu Heddaf’in babası Eyser Ebu Heddaf, 23 Ağustos 2025’te eşini ve 2,5 yaşındaki kızı Süha’yı İsrail’in öldürdüğünü söyledi. Acılı baba, kızının trajediye tanık olduğunu, sonrasında büyük bir travma yaşadığını aktardı: “Annesi ölünce hastalandı. Böbrek kanseri. Aorta damarı ile göğsünde de bir kitle var. Böbreklerinden acil ameliyata alındı. İki tane dren taktılar. Gazze’deki hiçbir hastanede tedavi imkanı yok. Dışarı çıkışına onay verilmesini bekliyoruz.”
SINIR KAPILARI AÇILMALI
Nasır Hastanesi’nde karaciğer büyümesi semptomları gözlemlenen, sadece oksijen tüpleriyle nefes alabilen çocuk sayısı da çok fazla. Karınları aşırı şişkin, sürekli damar yolu açıldığı için kollarında morluklar olan miniklerden biri Lana Zurub. Kızına fanconi sendromu (böbrekteki süzme tüplerinin bozulması sonucu emilimin düzgün yapılamamasıyla seyreden nadir bir hastalık) teşhisi konduğunu aktaran Hedil Zurub “Durumu saldırılar başladığında yaşanan ilaç sıkıntısı nedeniyle ağırlaştı. Erkek çocuğumda da aynı hastalık vardı. Soykırım sürecinde onu kaybettik. Lana 2,5 aydır hastanede. Yurt dışında tedavi amacıyla 1,5 yıldır bekliyoruz. Şu ana kadar hiçbir cevap alamadı. Sınır kapısının açılması ve sorunumuzun çözülmesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
YAKIT DA YOK
İsrail’in hayati öneme sahip tesislerin çalışması için gerekli yakıt girişini engellemeye devam etmesi nedeniyle Gazze’de salgın hastalık riski de artıyor. Gazze Belediyeler Birliği “Ciddi bir yakıt krizi söz konusu. Özellikle acil durumlara ve kışın vatandaşlara temel hizmetlerin sunulmasına doğrudan etki ediyor. Su ve kanalizasyon pompalarının çalışmaz hale geldi. Salgın hastalık riski çok fazla. Çöpler birikti, kaldıramıyoruz. Eldeki mevcut ekipman, molozları kaldıracak ve yolları açacak kapasitede değil. Asgari düzeyde insani yardım ve sağlık hizmetlerinin devamlılığını sağlamak maksadıyla sınır kapılarının derhal açılması ve yeterli yakıt tedarikinin sağlanması şart” çağrısı yaptı.
