Hamas, işgal altındaki Batı Şeria’da İsrailli yerleşimcilerin Filistinli çiftçilere yönelik saldırılarının “örgütlü terör” politikasının bir parçası olduğunu açıkladı.
Hamas’ın Telegram hesabından yapılan açıklamaya göre, hareketin yöneticilerinden Abdurrahman Şedid, saldırıların “ilhak ve zorla göç ettirme planının bir parçası” olduğunu belirtti.
Şedid, “Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerinde özellikle zeytin hasadı döneminde artan bu vahşi saldırılar, toprağı, insanı ve yaşamın tüm unsurlarını hedef alan sistematik bir terör politikasıdır.” ifadelerini kullandı.
“AMAÇ, HALKI TOPRAKLARINDAN UZAKLAŞTIRMAK”
Hamaslı yetkili, bu saldırıların Gazze’deki “soykırımın ardından Filistinlilere yönelik kapsamlı saldırıların bir uzantısı” olduğunu savundu.
Şedid, hedefin “yerleşim alanlarını genişletmek, korku yaymak ve halkı topraklarından uzaklaştırmak” olduğunu vurguladı.
Filistinlileri, köy ve kasabalarında halk komitelerini güçlendirerek topraklarını savunmaya çağıran Şedid, insan hakları kuruluşlarına da “İsrailli yerleşimcilerin suçlarını belgeleyip işgalci devleti hesap vermeye zorlayın” çağrısında bulundu.
7 BİNDEN FAZLA SALDIRI, ONLARCA CAN KAYBI
Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Ayrım (Utanç) Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi verilerine göre, İsrailli yerleşimciler Ekim 2023’ten bu yana 7 bin 154 saldırı gerçekleştirdi.
Bu saldırılarda en az 33 Filistinli hayatını kaybetti, 33 bedevi topluluğu yerinden edildi.
Konsey Başkanı Muayyed Şaban, 21 Ekim’de yaptığı açıklamada, bu saldırılar nedeniyle zeytin hasadı sezonunda yaklaşık 795 zeytin ağacının tahrip edildiğini belirtti.
Şaban, bu yılı “on yılların en zor zeytin sezonu” olarak tanımlayarak, İsrail’in “askeri bölge” ilanlarıyla tarım arazilerini Filistinlilerden kopardığını söyledi.
ZEYTİN ÜRETİMİ YÜZDE 15’E DÜŞTÜ
Filistin Tarım Bakanlığı, zeytin sezonunun ülke ekonomisi için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı. Binlerce ailenin geçimini zeytincilikten sağladığı belirtilirken, bakanlığın saha verileri bu yılki üretimin normal seviyenin yalnızca yüzde 15’i civarında olduğunu ortaya koydu.
